Bana inanmıyorsan tradutor Português
370 parallel translation
Bana inanmıyorsanız, gidin ve onlara sorun.
Se não acredita entre e pergunte-lhes.
- Peki deme. Eğer bana inanmıyorsan.
- Não diga Ok, se não me acredita.
Pekala, bana inanmıyorsan anahtarlarımı al, beni bir köpekmişim gibi kilitle!
Se não acredita, leve as minhas chaves, prenda-me como um cachorro!
Ve karısı binada mahsur kaldı. Ve hâlâ bana inanmıyorsanız öldürdükleri adam çatı katındaki odada. Yemin ederim baba!
E a mulher dele está presa no prédio e se ainda não acreditam em mim, o homem que eles mataram está lá em cima num armário.
Bana inanmıyorsanız kimliğimi gösterebilirim.
"Se não acredita em mim, mostro-lhe as minhas credenciais."
Bana inanmıyorsanız sorun değil.
Se prefere não acreditar em mim, não faz mal.
Bana inanmıyorsanız istediğinize sorun.
Não acredite em mim, perguntem a qualquer pessoa.
Eğer bana inanmıyorsanız size sebebini söyleyeyim.
Se não acreditam em mim, eu digo-vos por que vai ser assim.
Bana inanmıyorsanız, herhangi birinin kuşkuları varsa, Bayan Pryor'un izniyle, hemen şimdi burada bunu size kanıtlayacağım.
Se não acreditam em mim, se alguém tiver alguma dúvida, com a permissão da Sra. Pryor, provar-lhes-ei isso, aqui e agora.
Bana inanmıyorsan yukarı çıkıp bak.
Vai lá acima ver, se não acreditas em mim!
Bana inanmıyorsanız yatak örtülerini değiştirmeme yardım edin.
Se não acredita em mim, venha-me ajudar a fazer as camas.
Bana inanmıyorsan arkadaşlara sor. Hepsi de birbirinden kalite.
Uma melhor que a outra!
Bana inanmıyorsan... Öyleyse neden bu evi satıp başka bir yere taşınmayı planlıyorsun?
Se não acreditas, porque estás a vender a casa e te queres mudar?
Bana inanmıyorsanız papazı arayın..... hemen!
Se não acredita em mim, sugiro que ligue ao Sr. Vigário... Agora!
Bana inanmıyorsan, ona kendin sor!
Pergunte-lhe se não acreditar em mim.
Bana inanmıyorsan, babama sorabilirsin.
Pois eu sim. Se não me acredita? Pergunte ao papai.
- Eğer bana inanmıyorsan...
- Se não acredita em mim...
- Bana inanmıyorsan Yüzbaşı Tarrant'ı ara.
Ligue para o sargento Towne.
Bana inanmıyorsan, ilanı da götür ve kendi gözlerinle gör.
Pegue o folheto junto com você e veja por si mesmo, se você não acredita em mim.
İsyan hakkında bana inanmıyorsan, cevap ver : Neden Jakob'la o boksör yasaktan sonra dışarı çıkıyor? O da mı bu işte?
Se não acredita, nisto da rebelião, responda a isto... que fazem Jakob e o pugilista vagueando depois do toque de recolher?
Bana inanmıyorsan kendin kontrol et.
Se não acreditas em mim, vai confirmar.
Eğer bana inanmıyorsan gözlerine inan.
Meu rapaz não acreditas? ! ?
Bana inanmıyorsanız 9. kişi siz olabilirsiniz.
Se você não confiar em mim poderá ser o nono.
Bana inanmıyorsanız, okulu arayın.
Cheque com eles se não me acredita.
Bana inanmıyorsan, araştır.
Verifica.
Yani bana inanmıyorsan onlara sor.
Se não acredita, pergunte-lhes a eles.
Bak, bana inanmıyorsan anneme sorabilirsin.
Se não acredita em mim, pergunte à minha mãe.
Bana inanmıyorsanız, tabağınızdaki kemik artıklarına bakın.
Vejam os ossos Se não acreditam em mim.
Senin kaderinde ölüm var, eğer bana inanmıyorsan, git aynaya kendine iyice bir bak.
O seu destino é a morte e, se não acreditar em mim, vá ver-se ao espelho.
Eğer bana inanmıyorsan beni hemen öldür. Bu iş de bitsin.
E se não acreditas em mim, porque não me matas e acabas com isto?
Eğer bana inanmıyorsan git kendin bak.
Vá até lá fora e veja por si, se não acredita em mim. Posso tomar remédio, por favor?
Bana inanmıyorsan git sor.
Se não acredita em mim vá lá e pergunte.
Eğer bana inanmıyorsan gidip Charlie'ye sor, tamam mı?
Se não acredita em mim, pergunte ao Charlie.
Bana inanmıyorsan altına bak.
Confia em mim, confere.
Eğer bana inanmıyorsan, terket beni!
Acredita em mim. Se não acreditares vai-te embora.
Eğer bana inanmıyorsanız, Bulduğum şu kitaba bakın.
Se não acreditam em mim, vejam só este livro que eu encontrei.
- Bana inanmıyorsan, sorun değil.
Não faz mal não acreditares em mim.
Çok lezzetli Bana inanmıyorsan, tabaklara sor...
Não me crês? Bem saboroso
Bana inanmıyorsan, sana ispatlayacağım.
E se não acreditas em mim, vou provar-te.
Bana inanmıyorsan, Morse'un bodrumundaki tarayıcıları tara.
Não acreditas em mim? Vê os Scanners que estão na cave do Morse.
Bana inanmıyorsan, Joyce'a sor.
Pergunta à Joyce se não acreditas em mim.
- Bana inanmıyorsanız berber Gas'a sorun.
Pergunta ao Gus, se não acreditas.
Bana inanmıyorsan, Newton'a danışabilirsin.
Não sou eu quem diz, podes ler Newton.
Bana inanmıyorsan teknesini kontrol et.
Cheque seu barco se não acredita em mim.
Eğer bana inanmıyorsanız, açın bakın.
E se não acredita em mim, pode ir procurar.
- Bana inanmıyorsanız Bayan Lingard'a sorabilirsiniz.
- Pode perguntar à Miss Lingard.
Bana inanmıyorsan kendin oku.
Lê-lo se não acreditas em mim.
Bana inanmıyorsanız camdan bakın.
- Olha.
Size yardım edebileceğime inanmıyorsanız neden bana geldiniz?
Porque é que veio ter comigo, se acha que não o posso ajudar?
Ama eğer bana inanmıyorsanız, buna inanın.
Mas se tu não confia mim, esta confiança.
Eğer bana hala inanmıyorsan, dinle :
Se ainda não acreditas, ouve-me :
bana inanmıyorsanız 18
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19
bana ver 290
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19
bana ver 290
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53