Bir daha söylemeyeceğim tradutor Português
298 parallel translation
Bir daha söylemeyeceğim.
Não te aviso novamente.
Bir daha söylemeyeceğim, bayan.
Não volto a dizer, minha senhora.
Bir daha söylemeyeceğim.
Não volto a dizer-lho.
Bunu bir daha söylemeyeceğim. Arabadan çıkmanızı istiyorum.
Não vou voltar a pedir.
Bak Linda bir daha söylemeyeceğim.
Linda, não o vou diz novamente...
Hoşlandığım... Dinle, hıyar, bir daha söylemeyeceğim!
Gosto... ouve, palerma, não volto a repetir!
Bir daha söylemeyeceğim.
Não volto a avisar!
- Bir daha söylemeyeceğim!
- Não volto a dizer-te.
Laura, tatlım, bir daha söylemeyeceğim.
Laura, querida, não volto a chamar-te!
Sana bir daha söylemeyeceğim.
Eu não te direi nada nunca mais.
Bir daha söylemeyeceğim!
Não vou repetir.
O kelimeyi bir daha söylemeyeceğim.
Nunca mais direi isso.
Bunu bir daha söylemeyeceğim.
Não vou tocar mais no assunto.
Kahretsin, bir daha söylemeyeceğim!
Raios partam. é a última vez que vos digo.
Bir daha söylemeyeceğim.
Não vou lembrar-te isto outra vez.
Şu arabayı sokağın ortasından çek Charlie, bir daha söylemeyeceğim!
Anda na rua, Charlie! É a última vez que te aviso.
Bir daha söylemeyeceğim sana.
Não volto a dizer-te.
Sana bunu bir daha söylemeyeceğim sanırım ama daha iyisini yapabilirsin.
Nunca mais na vida te devo dizer isto, mas tu arranjas melhor.
- Bir daha söylemeyeceğim, Jack.
Não te vou repetir, Jack.
- Bir daha söylemeyeceğim.
Não to digo outra vez.
Bir daha söylemeyeceğim.
Só digo isto uma vez.
Üzgünüm, ama bunu bir daha söylemeyeceğim.
Lamento. Mas não vou lamentar por muito mais.
Oraya çıkmayacağım, ve o aptal sözleri bir daha söylemeyeceğim!
Não subo ao palco, e não direi aquela frase estúpida uma vez mais.
O aptal sözleri bir daha söylemeyeceğim.
Não repetirei aquela frase estúpida.
Bunu bir daha söylemeyeceğim sanıyordum.
Pensei nunca mais ter de dizer isso.
Bir daha söylemeyeceğim.
Não vou pedir de novo.
Dinle. Bir daha söylemeyeceğim.
Escuta, não torno a repetir :
- Bak beyinsiz bir daha söylemeyeceğim. Sözüme inan.
Merda, ainda te ponho em contacto com Deus.
Bir daha söylemeyeceğim.
Não se volta a falar disto.
Bir daha söylemeyeceğim.
Não volto a dizê-lo.
Çocuklar, bir daha söylemeyeceğim.
- Meninos, venham cá.
Pekala, artık bir daha söylemeyeceğim ve uyuyacağım, çünkü işe yaramayacağı kesin.
Já te disse para pensares no assunto. Porque não está a resultar.
Bir daha asla yalan söylemeyeceğim.
Não mais voltarei a mentir. Sinceramente, não mentirei.
Seninle bir daha tartışmayacağım ya da kötü söz söylemeyeceğim.
Tudo o que quero é ser boa para ti.
Daha başka bir şey söylemeyeceğim.
Não posso dizer mais do que isto.
Bir daha asla şarkı söylemeyeceğim.
Não volto a cantar.
Bir daha sana yalan söylemeyeceğim.
Não te minto mais.
Bir kez daha söylemeyeceğim!
Não volto a dizer.
Bir daha asla yalan söylemeyeceğim.
Nunca mais te voltarei a mentir.
Daha fazla bir şey söylemeyeceğim Bayan O'Neil.
Também não disse isso, Miss O'Neil.
Gelecek sefer bir daha restorana yemeğe gidersem, sakatat söylemeyeceğim. Boğazımdan geçmez çünkü.
Que na próxima vez que eu for a um restaurante não devo pedir moelas.
Grace, bir daha asla söylemeyeceğim.
Grace, não torno a repetir.
Asla söylemedim, bir daha da söylemeyeceğim.
Nunca disse e nunca vou repetir.
Sana yalan söylemiyorum ve bu dakikadan itibaren sana bir daha asla yalan söylemeyeceğim.
Eu não te estou a mentir. E juro que a partir de agora... nunca mais te vou mentir.
Ally, bir daha söylemeyeceğim.
Já não te peço mais.
Beni istediği kadar tehdit etsin, bir daha "All the Way" i söylemeyeceğim.
Ele pode ameaçar-me, mas não canto mais a "All the Way".
Sana bir daha asla ve asla yalan söylemeyeceğim.
Eu nunca mais voltarei a mentir-te.
Daha fazla bir şey söylemeyeceğim.
Mais não digo.
Bunu bir kere söyleyeceğim ve bir daha söylemeyeceğim.
Agora, eu só vou dizer isso somente uma vez.
Sana bir kere daha söylemeyeceğim. Bu akıllıca bir hareket değildi.
- Escolheste mal a pessoa.
Modül varsa, Apollo nun uydurma olduğu hakkında bir daha bir şey söylemeyeceğim.
Se lá existir um módulo eu não direi mais nenhuma palavra a respeito da farsa da Apollo
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha bak 16
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha bak 16
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha söyle 118
bir daha yap 42
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmayacağım 40
bir daha dene 80
bir daha düşün 29
bir daha ki sefere 39
bir daha yapmam 21
bir daha yap 42
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmayacağım 40
bir daha dene 80
bir daha düşün 29
bir daha ki sefere 39
bir daha yapmam 21
bir daha yapalım 21
bir daha düşündüm de 20
bir daha söylesene 19
söylemeyeceğim 91
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir daha düşündüm de 20
bir daha söylesene 19
söylemeyeceğim 91
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225