English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bu gerçekten güzel

Bu gerçekten güzel tradutor Português

519 parallel translation
Şef bu gerçekten güzel.
Chefe... Isso é mesmo algo.
Bu gerçekten güzel, oğlum.
Isso é mesmo bom, filho.
İşte bu gerçekten güzel.
Isso é uma notícia fantástica.
Bu gerçekten güzel, tatlım.
Isso é mesmo bom, querida.
Bu gerçekten güzel bir ceza.
É um belo castigo.
Bu gerçekten güzel.
É muito bonito.
Bu gerçekten güzel.
É lindo.
Bu gerçekten güzel olacak.
Esta vai ser boa.
Bu gerçekten güzel bir soru.
Boa pergunta.
Evet, bu gerçekten güzel.
Sim, muito bonito.
Bu gerçekten güzel bir çığlıktı!
Que grito tão bonito!
Bu gerçekten güzel.
- Isso é péssimo, sim.
Bu gerçekten güzel.
Isto é espantoso.
Güzel. Bu kez gerçekten hiç beklemediği bir karşılama görecek.
Desta vez terá umas boas vindas, que não espera.
Bunu gerçekten gelecek kuşaklar için korumalıyız ama, bu güzel bir kristal parçası ve takımı bozmaktan nefret ederim.
Devíamos guarda-lo para a posteridade. Mas o cristal é tão bom, que não vou estragar o conjunto.
Doktor, bu gerçekten de çok güzel bir hayvan.
Doutor, realmente, é um belo animal.
Bu akşam buraya gelebilmeniz gerçekten çok güzel bir şey, Bayan Ogi.
Foi uma gentileza ter vindo esta noite, Menina Ogi.
Keşke hiç geri dönmeseydim. Oh, ama, Mary, Bu topraklar güzel.Gerçekten.
Desejava nunca ter voltado.
Biliyorsun, bu lavabolar gerçekten çok güzel.
Sabe, estes lavatórios são belíssimos.
Bu şişeler gerçekten güzel.
- Estas garrafas são lindas.
Bu arada, kolunuzdaki gerçekten de güzel bir saat Bay Bond.
A propósito, traz um relógio particularmente bonito, Sr. Bond.
- Biliyorsun, bunu söylemeliyim. Mesleğinin ışığında, gerçekten bu gerekmiyor ama çok güzel bir... -... yüzün var.
Eu não queria, devido à sua profissão, mas... você tem um bom rosto.
Ve bu küçük bayan gerçekten çok güzel.
Você tem aqui uma mulherzinha muito gira.
Her kimse, sıradaki bu güzel bayana bayılacaksınız haydi ona hoş geldin diyelim, çünkü gerçekten nefesinizi kesecek!
Vão adorar esta senhora, não importa o nome mas vamos aplaudir, porque ela vos vai excitar até à medula.
Bu güzel yeri görmeyi gerçekten çok ister.
Ele iria gostar bastante de conhecer este sitio.
Bu gerçekten çok güzel Boxey.
Está bastante bom, Boxey.
Bu şiir benim için güzel ve önemli birşeyler hakkında ve gerçekten kafamı çok karıştıran şeyler.
Isto é um poema sobre algo que é muito importante para mim e que me confunde muito.
Bu gerçekten çok güzel.
Muito boa.
- Evet, bu gerçekten çok güzel.
- Sim, é lindíssimo!
Dostum, bu güzel, gerçekten güzel.
Muito gira, muito mesmo.
Konumumuzu bilmek, gerçekten güzel Bu güzel yaşamı takdir ediyorum doğrusu.
É bom saber que nos dão valor por pormos a nossa vida em risco.
Hey, Bu gerçekten çok güzel olmuş dostum.
É muito fixe, meu.
Willy, bu çiçekler gerçekten çok güzel.
Willie, estas flores são tão bonitas.
Bu gerçekten çok güzel. Bu defa ki senin babalığın kefaletini ödeyecek.
Charlie, mete-te no carro e volta para casa!
- Bu gerçekten çok güzel görünüyor.
- Tem um aspecto óptimo.
- Bu gerçekten lanet bir güzel.
- Este é bom com'ó caraças.
Parayı alınca gerçek levha gerçek kağıdımız olacak bu gerçek para demektir. Gerçekten de güzel.
Depois, teremos chapas a sério, papel a sério e isso significa dinheiro a sério.
Bu gerçekten çok güzel.
É tão bonita.
Bu gerçekten çok güzel olurdu.
Isso seria magnífico.
Baba, yemek yiyebilmek için hala yeterli paran olamamasına üzgünüz. Güzel, tamam. Bu şekerli su beni gerçekten doyurdu.
Sabes, Marcy, o sacana meteu-se mesmo à frente.
Şey bu çok güzel gece için teşekkürler, gerçekten.
Bem... Obrigado pela noite fantástica, sério.
Gerçekten yardım etmek isterdim. Dünya kupasına götüreceğim bu güzel kızla randevum var.
Spencer, gostaria mesmo de te ajudar, Mas é que tenho um encontro com uma miuda linda, que vou levar comigo ao World Series.
Çok güzel, ve bu çocuk bizim için Tokyo ile New York arasındaki ana bağlantıya giriyor, ve gerçekten ihtiyacımız olduğunda, bize bu bilginin aktarımında yedi saniyelik bir gecikme sağlayabiliyor.
Óptimo, e o que o rapaz conseguiu fazer é entrar na linha principal entre Tóquio e Nova Iorque, e quando realmente precisamos, consegue dar-nos um atraso de sete segundos na transferência desta informação.
Bu gerçekten de en güzel şarkı, Frankie ve Johnny.
Frankie e Johnny, não sei se é a canção mais be / a jamais escrita.
- bu resim ne kadar güzel, gerçekten güzel!
- Bela esta fotografia! Que simpática!
ışıklar açıkken ne kadar güzel olduğunu gerçekten göremiyorsun... bu şaşırtıcı değil mi?
Com as luzes acesas não dá para ver o quanto é bonito. Não é inacreditável?
Size de şu isimliklerden takabilirsem bu gerçekten çok güzel olacak.
É favor assinar a etiqueta. Assim é melhor.
Bu güzel. Gerçekten güzel.
É bom...
Gerçekten bu güzel.
Muito bem mesmo.
- Elbette hayır. - Güzel ; çünkü bu seni gerçekten hiç ilgilendirmez. Bunu biliyorum.
chegamos sem contratempos a Rekag-Seronia, onde dois membros da delegação de Alkar estavam esperando.
Bu çizimler gerçekten çok güzel.
Estes desenhos são realmente bons.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]