Dikkatli tradutor Português
19,604 parallel translation
İmlanızda çok dikkatli olmalısınız.
Têm de ter muito cuidado com a ortografia.
Dikkatli ol.
Tenha cuidado.
- Dikkatli ol.
- Tem cuidado.
- Dikkatli olacağına söz ver tamam mı?
Mas promete-me que vais ter cuidado, sim?
Dikkatli ol, çok fazla krem görüyorum orada.
Cuidado. Tem muito creme.
Dikkatli olmak gerek.
E tem cuidado.
Dikkatli ol, Matt.
Cuidado, Matt.
Roxxon'un inşaat yatırımlarını daha dikkatli inceledim.
Investiguei melhor o investimento da Roxxon em construção.
Dikkatli olmalısın.
- Tem cuidado.
Bu yüzden beni dikkatli dinle.
Ouça-me com muita atenção.
Dikkatli ol Karen.
- Cuidado, Karen.
Lütfen, dikkatli olacağına söz ver.
Por favor. Promete que vais ter cuidado.
Ama dikkatli olun.
Mas tenham cuidado.
Öyle arkadaşlarım varken biraz dikkatli olurdum ben.
Bom, com amigos assim, eu escondo as facas.
Dikkatli olmalıyım.
Eu tenho que ter cuidado.
Dikkatli izledin ya?
Apanhaste tudo?
Yerinizde olsam misafir yatak odasında dikkatli olurdum.
Eu teria cuidado com essa coisa no quarto de hóspedes.
Dikkatli ol Junior, kiminle uğraştığını bilmiyorsun.
Cuidado, Junior, não sabes com quem estás a brincar. O quê?
- Dikkatli olun, acayip keskin.
Cuidado. Ela é muito afiada.
Sence bugün bir maymun AIDS taşıyabilir mi? Hayvanat bahçesi veya Afrika rezervinde bir maymunu tedavi etsen, normal cerrahlık yapan doktor kadar dikkatli misin? Bilmiyorum.
Achas que hoje em dia um macaco pode contrair SIDA? Se tratares um macaco num zoo ou numa reserva africana, tens o mesmo cuidado que terias no teu consultório? Não faço ideia.
Dikkatli ol.
Cuidado.
Siktiğimin polisleri, dikkatli olmak gerek.
Tenho de ter cuidado.
Cesur olduğun gibi dikkatli de ol.
"Tem coragem, mas cuidado."
Çok dikkatli yapılması gerek.
Tem de ser cirúrgico.
Dikkatli ol tamam mı?
Tenham cuidado, sim?
Ben... burada aşırı dikkatli olmam gerekiyor.
Eu... Tenho de ter muito cuidado.
- Dikkatli ol.
- Cuidado aí.
Dikkatli davranın beyler.
Tenham cuidado, senhores.
- Dikkatli ol tamam mı?
- Tem cuidado, okay?
Ülkeye gelmemizi nasıl karşılayacaklar bilmiyorum, o yüzden birlikte çalışma konusunda dikkatli olmanızı istiyorum.
Não sei como eles vão reagir ao chegarmos ao seu País, por isso quero que todos sejam cautelosos e cuidadosos na nossa abordagem quando estivermos a trabalharmos com eles.
- Dikkatli olman gerekiyor.
Preciso que tenha cuidado.
Efendim, eğer dikkatli davranmazsak Amerikalı aileler yabancı basınla konuşacak.
Senhor, se não formos cuidadosos, as famílias dos Americanos vão falar com a imprensa estrangeira.
Çok dikkatli ol.
Com muito cuidado.
Pekâlâ, dikkatli olun.
Estejam atentos.
Kroft, dikkatli olun.
- Tenham cuidado, Kroft.
- Hadi, hadi, hadi! - Dikkatli olun, dikkatli olun.
Protejam, avancem, protejam, avancem.
Dikkatli olun.
Devagar.
- Dikkatli olun.
Tenham cuidado.
Herkes dikkatli olsun!
Tenham cuidado!
Dikkatli ol Ephraim.
Tenha cuidado, Ephraim.
O zaman kullanmalısın. Ama dikkatli olmalısın. Efendi arzularını biliyor.
Deve aproveitar, mas, está ciente que o Mestre conhece o seu desejo.
- Dikkatli.
- Cuidado.
- Efendim, dikkatli ol.
- Senhor, cuidado.
Jamie, o adamlara karşı dikkatli ol!
Jaime, tem muito cuidado com essa gente.
Sana o adamlara karşı dikkatli ol dedim, Jaime.
Disse-te para teres cuidado com essa gente, Jaime.
Tamam. Dikkatli ol, dikkatli.
Cuidado, cuidado...
Neyse, yolda giderken dikkatli ol.
- Preocupa-te é em manteres-te limpo.
SHM'yi donatın ve dikkatli olun.
Quero o Centro de Informações de Combate pronto, atenção total.
- Dikkatli ol. - Tabi.
Tem cuidado.
Dikkatli olun.
Cuidado.
Dikkatli ol ufaklık.
Cuidado, pequenina.
dikkatli bak 33
dikkatli ol 1949
dikkatlice 34
dikkatli olun 615
dikkatli kullan 28
dikkatli olacağım 16
dikkatli olurum 24
dikkatli dinle 35
dikkatli olsan iyi olur 29
dikkatli bakın 19
dikkatli ol 1949
dikkatlice 34
dikkatli olun 615
dikkatli kullan 28
dikkatli olacağım 16
dikkatli olurum 24
dikkatli dinle 35
dikkatli olsan iyi olur 29
dikkatli bakın 19