English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ D ] / Dünya kuvvetleri

Dünya kuvvetleri tradutor Português

51 parallel translation
Ama İdari Merkez'i araştırdığımda Dünya Kuvvetleri'nde o kimlik koduyla kayıtlı bir gemi olmadığını öğrendim.
Os códigos ID não coincidem com nenhuma nave registrada na Earthforce.
Dünya Kuvvetleri konusundaki fikirleri malum.
- E sabe o que ele sentia pela Força Terrestre. - Mas ele não te queria magoar com isso.
- Dünya Kuvvetleri'ne nasıl katıldınız?
Como acabou por se juntar à Earthforce?
Dünya Kuvvetleri'nden.
São da Earthforce.
Dünya Kuvvetleri buna gizli görev diyor.
A Earthforce chama-a de operação secreta.
Dünya Kuvvetleri AR-GE laboratuarlarından taptaze.
Os últimos modelos da Earthforce.
Dünya Kuvvetleri'nin buraya gelip işimi bozmaya hakkı yok.
A Earthforce não tem o direito de vir aqui e interromper a minha operação.
Savaşta Dünya Kuvvetleri'ne katıldığımda kısa bir süreliğine görüştük.
Quando me juntei à Earthforce durante a guerra, ele finalmente voltou. Por uns tempos.
Bay Garibaldi, bu gece burada haddinden fazla Dünya Kuvvetleri askeri var.
Sr. Garibaldi, parece haver um número anormal... de soldados terrestres aqui esta manhã.
Dünya Kuvvetleri Askerleri
Corpo de fuzas da Earthforce
Dünya Kuvvetleri'ne ait bir nakliye gemisini vurmak isterseniz bilemem.
A menos que prefira tentar... abater um transporte da Earthforce.
Dünya Kuvvetleri'ne katılan herkesin DNA diziliminin haritası çıkarılır ve kimlik belirlemek için kullanılır.
Sabe, a sequência de DNA de todos aqueles que se juntam à Força Terrestre é mapeada e marcada para identificação...
Dünya Kuvvetleri'nde miymiş?
Ele esteve na Força Terrestre?
Dünya Kuvvetleri'nden onurlu bir şekilde 9 Şubat 2253'te terhis olmuş.
Retirado com honras da Força Terrestre, em 9 de Fevereiro de 2253.
İlgili bir diğer habere göre Dünya Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Bill Harris yeni bulunan yabancı ırkın gezegen güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturabileceğinin altını çizdi.
Noutras noticias, o Chefe de Estado da Cúpula Terrestre Bill Harris anunciou... que uma nova raça extraterrestre, detectada recentemente... pode ser uma ameaça significativa para a segurança planetária.
Dünya Kuvvetleri Destroyeri Agamemnon kimliği belirsiz gemiye sesleniyor.
Daqui é o destroyer Agamemnon da Aliança Terrestre para nave não identificada.
Dünya Kuvvetleri raporlarına göre, gemi DGG Agamemnon tarafından Jüpiter'e kadar takip edildi ve orada yok edildi.
De acordo com a Earthforce, a nave foi perseguida até Júpiter... e foi destruída pela EAS Agamemnon.
- Geçen gün de dediğim gibi Dünya Kuvvetleri'nin içerisinde, üst düzey komuta personelinin içinde dahi hainler olduğuna dair raporlar alıyoruz.
- Como eu disse no outro dia... nós temos recebido relatórios acerca de que a Earthforce pode ter sido infiltrada... por traidores até aos níveis superiores de comando.
Dünya Kuvvetleri'ne ne zaman katıldın?
Quando aderiste á Força Terrestre?
Bir zamanlar Dünya Kuvvetleri'nin parlayan yıldızı olan Babil 5'teki elverişsiz yaşam koşullarıyla ilgili raporlar gelmeye devam ediyor. Edindiğimiz bilgilere göre, kaçak üssün insan halkı hâlâ yabancıların zalim baskısı altında yaşamaya mecbur ediliyor.
Enquanto continuam a chegar relatórios acerca das más condições... dentro do que em tempos foi um farol brilhante da Earthforce, a Babylon 5... mensagens clandestinas que saíram de lá indicam que os humanos continuam a ser sujeitos... a uma cruel opressão por grupos de extraterrestres que estão a bordo deste posto renegado.
Belki fark etmedin ama Dünya Kuvvetleri ipimizi çekmek üzere.
Caso não tenha reparado, a Earthforce está a apertar-nos por todos os lados.
Savaştan sonra Sheridan, Dünya Kuvvetleri yetkililerine teslim oldu. Yetkililer şu anda savaş esnasında ve savaştan sonra yaptıkları için suçlamalarda bulunup bulunmayacaklarını tartışıyorlar.
Após a batalha, o Sheridan rendeu-se às autoridades da Earthforce... que vão agora decidir se vão ou não apresentar acusações... contra as acções que ele tomou durante e antes da batalha.
Dünya Kuvvetleri'nin yarısı yanaklarından öpüp madalya takmak istiyor.
Metade da Earthforce quer-lhe dar uma palmada nas costas e a medalha de honra.
Gençken Dünya Kuvvetleri'ne katılmamın sebebi benden daha büyük bir şeyin inandığım bir şeyin parçası olmaktı.
Quando era um jovem... eu juntei-me à Earthforce... porque eu queria ser parte de algo maior do que eu era... algo em que eu podia acreditar.
Bu sebeplere Başkan Luchenko'nun emrimdeki personel için önerdiği cömert af teklifi de eklenince Dünya Kuvvetleri'ndeki görevimden istifa etmeyi uygun buldum.
E por essa razão... e pela generosa oferta de uma amnistia da Presidente Luchenko... para todos aqueles que serviram sobre as minhas ordens... eu anúncio a minha demissão da Earthforce.
Dünya Kuvvetleri için en büyük kimyasal silah üreticisisiniz.
Você é o maior fornecedor de armas químicas da Força Terrestre.
Dünya Kuvvetleri Teğmen James Stanton
TENENTE JAMES STANTON
Dünya Kuvvetleri beni 8 yaşımda askere aldı.
A Força de Gaia recrutou-me quando eu tinha oito anos.
Beni Dünya Kuvvetleri yarattı.
A Força de Gaia criou-me.
Ama Dünya Kuvvetleri saldırırsa, bu gezegendeki tüm yaşamı ben de dahil, yok edecekler.
Mas se a Força de Gaia nos invadir, destruirá toda a vida neste mundo, incluindo eu.
En iyi ihtimalle Dünya kuvvetleri saldırı noktasını sağlam bir şekilde ele geçirir ve biz de Dünya'dan bir ikmal hattı kurmuş oluruz.
Na melhor das hipóteses, as forças terrestres tomam posse do ponto de lançamento, e ganhamos uma linha de abastecimentos com a Terra.
Dünya kuvvetleri geri çekildiğinde MKCD tüm gemilerini yardım girişimine sürdü.
Quando as forças da Terra retiraram, a MCRM usou as naves todas para ajuda de emergência.
Bu hikaye, İkinci Dünya Savaşı esnasında... Kraliyet Hava Kuvvetleri ve Commonwealth, Mosquito mürettebatının... yaptığı kahramanlıklardan esinlenerek yazılmıştır.
Esta história inspira-se nas proezas da Força Aérea Real e das tripulações Mosquito da Commonwealth na II Guerra Mundial.
Biz insanlar, maddeyi tümüyle oluşturan atomları gördük.. ve bu dünya ile diğerlerini şekillendiren kuvvetleri
Nós humanos vimos os átomos que constituem toda a matéria, e as forças que esculpiram este mundo e os outros.
Dünya Savaşı'nın, Müttefik Kuvvetleri'nin Normandiya Çıkarması'ndaki başarısızlığıyla sona ermesinin üstünden yirmi yıl geçti.
Passaram 20 anos desde que terminou a 2ª Guerra Mundial com o... fracasso da missão dos Aliados na Normandia.
Saat 7.00'de, dünya çapındaki tüm Amerikan Silahlı Kuvvetleri Defcon Üç durumuna geçecekler.
Às 7 horas, as Forças Armadas dos EUA, em todo o mundo, deverão estar no nível DEFCON 3.
Deniz kuvvetleri, 2. Dünya Savaşı sırasında... uçaklara pervane yapmak için neslini kuruttu.
A Marinha americana quase as extinguiu a fazer cavilhas para as hélices durante a II Guerra Mundial.
- İyi şeyler beslemiyor onun başarıIı kampanyası için Hava Kuvvetleri Timofei'ye bir kamera ve dünya üzerinde herhangi bir yer için, iki bilet vermiş.
- Não me sinto bem. Para sua campanha bem sucedida, Áirfreedom deu a Timofei uma camera de vídeo e 2 passagens para qualquer lugar do mundo.
Yarbay Cameron Mitchell, Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri, Dünya.
Tenente Coronel Cameron Mitchell, Força Aérea dos EUA. Terra.
I. Dünya Savaşı'na kadar hava kuvvetleri kurulmamıştı.
A Força Aérea só foi formada na I Guerra Mundial.
Sanırım şuradaki büyük depolar, İkinci Dünya Savaşı'ndaki Deniz Kuvvetleri üssünün kanalizasyon tesisi.
E acho que aquelas cisternas enormes ali eram a planta dos esgotos para a base da marinha, na Segunda Guerra Mundial.
Hava Kuvvetleri senin çatışmada öldüğünü bildirdi ve Dünya'da hoş bir askeri cenaze töreni düzenlendi.
A Força Aérea pronunciou-te "Morto em Acção", e deram-te um belo funeral militar na Terra.
Deniz Kuvvetleri'nden ayrıldıktan sonra Dünya'yı gezdim.
Depois de sair dos Fuzileiros, viajei pelo mundo.
Goering, Birinci Dünya Savaşında bir savaş pilotuydu Nazi Partisinin kurucularından, Hava Kuvvetleri Komutanlığından. Hitler'in Almanca konuşanları bir araya getirmek için artık bahaneye ihtiyacı yoktu.
Göring, um ex-piloto de caça da Primeira Guerra, um dos fundadores do partido nazi é agora o Ministro do Ar, e um ogre tentando enganar as crianças checas.
Dünya Savaşı sırasında İmparatorluk Hava Kuvvetleri'nde pilotmuş.
Brian, por favor. Este é o meu primeiro Halloween, e está arruinado.
Hava Kuvvetleri bu Dünya dışı pisliklere çok fena acı çektirecek.
A Força Aérea está prestes a lançar o inferno nesses sacanas extraterrestres.
Dünya Savaşı'nda deniz subaylığı yapmış, çok ciddi yaralar alıp gazi olmuş ve Deniz Kuvvetleri'nden Kahramanlık Madalyası almıştır.
Oficial da Marinha na II Guerra Mundial, foi gravemente ferido e recebeu a medalha da Marinha e dos Fuzileiros por heroísmo.
50 yıl evvel, Formicler adındaki uzaylı kuvvetleri Dünya'ya saldırdı.
Há 50 anos atrás, uma força extraterrestre conhecida como'Formics'... atacou a Terra.
Dünya'nın haritasını çıkarıp şehri bulmamıza lazım olacak bu uydu ağı..... Kaena noktası, Oahu'daki Amerika Hava Kuvvetleri'nce kontrol ediliyor.
A rede de satélites que queremos para encontrar a cidade é controlada pela Força Aérea na base de Kaena Point, em Oahu.
Dünya liderleri halklarına sakin olma çağrısında bulundu. Kolluk kuvvetleri Lehnsherr saldırmadan...
Líderes de todas as comunidades pedem aos cidadãos para manterem a calma, enquanto polícia e militares se mobilizam para achar Lehnsherr...
Ben Mars Donanma Kuvvetleri'nin topçu çavuşu Roberta Draper olarak Dünya'dan iltica hakkı talep ediyorum.
Eu sou o Sargento Roberta Draper, do Corpo de Fuzileiros de Marte. Estou a solicitar asilo político à Terra.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]