Gidelim mi tradutor Português
2,542 parallel translation
Gidelim mi?
Podemos ir?
Hafta sonu birlikte Yankee maçına gidelim mi?
Queres ver um jogo dos Yankees, este fim de semana?
Gidelim mi o zaman?
Bem... então podemos ir indo?
Gidelim mi?
- Estás pronta para ir?
Amcanı görmeye gidelim mi?
Vamos ver o teu tio?
Gidelim mi?
Vamos?
Gidelim mi?
Então vamos?
Gidelim mi? Evet, sanırım bu o... saat.
Sim, acho que está naquela... hora.
Bu hafta sonu için bir şeyler düşünüyorum. Dağlara temiz hava almaya gidelim mi? Sadece ikimiz.
Estava a pensar que este fim de semana podíamos ir até àquele sítio nas montanhas, só nós os dois.
Gidelim mi beyler?
Senhores, vamos.
Yatağımıza gidelim mi Rosie'ciğim?
Vamos para a cama, menina Rosie?
Selam. Gitmeye hazır mısın? Pretzels'a gidelim mi?
Estás pronta para ir ao Pretzels?
Evet, Subway'e gidelim mi?
Queres ir a um Subway? Não.
Gidelim mi?
Queres entrar?
- Artık gidelim mi?
- Podemos ir?
Kahvaltıdan sonra annemi ziyarete gidelim mi?
Visitamos a minha mãe depois de comer?
Barış, anneannene gidelim mi Barış?
Baris, podemos ir visitar a avó.
Ne var ne yok Bara gidelim mi?
Que fazes logo? Queres encontrar-te para tomar umas cervejas?
Tamam, artık toplantıya gidelim mi?
Pronto. - Vamos para a sala de reuniões?
Malcolm, bu akşam içmeye gidelim mi ne dersin?
Então, Malcom. Sei lá... Gostava de ir beber um copo, hoje à noite?
Gidelim mi?
Podemos?
Şampanya Odası'na gidelim mi?
O que me disses a irmos para o quarto Champagne?
Beraber gidelim mi?
Posso ir contigo?
Ne dersiniz bu şeyi iptal edip sinemaya gidelim mi?
O que me dizem? Cancelamos tudo e vamos ver um filme?
Gidelim mi?
O que vem agora?
İçmeye gidelim mi?
Queres ir beber um copo?
Gidelim mi?
Sair?
- Gidelim mi artık? Evet.
- Deviamos ir andando.
Tekrar gidelim mi Büyük Kanyon'a?
Podemos ir vê-lo? O Grand Canyon?
Bu hafta sonu brunch'a gidelim mi?
Queres ir lanchar este fim-de-semana?
Birlikte gidelim mi?
Queres vir?
- Gidelim mi?
Vamos?
Dondurma yemeye gidelim mi?
Vamos comer um gelado?
Pekâlâ, gidelim mi?
Sim, bem, vamos?
- Bir ara bir yerlere gidelim mi?
Queres sair um dia destes?
Lavaboya gidelim mi?
Queres para a casa de banho?
Tamam, çok iyi. Gidelim mi?
Boa, então vamos?
- Gidelim mi?
- Vamos embora?
Gidelim. - Bir şey söylemiş mi patron?
- Está a falar, chefe?
- Gidelim mi?
- Vamos?
Gidelim mi?
Estás pronto?
Yüzmeye gidelim mi oğlum, ha?
Vamos à natação?
Filme gidelim mi?
Queres ir ver um filme?
Çıkıp gidelim buradan. - Gerçekten mi?
Vamos bazar daqui.
Artık gidelim. Eve birlikte yürüyelim mi?
Bem, devíamos ir andando.
Senin eve mi gidelim benim- -
Su casa ou a mi...
Senin eve mi gidelim be- -
Su casa ou a mi...
Sonra sinemaya gidelim mi?
Queres ver um filme mais tarde?
Gidelim mi? Gitmek ister misin? Hayır!
Acho que não devia beber mais.
Ailece restorana gidelim mi?
- Sim.
Ne yani, göz göre göre tuzağın içine mi gidelim?
E então? Vamos cegamente em direcção a uma armadilha?