Görmedin mi tradutor Português
1,832 parallel translation
Kayıp bir çocuk gördün mü, görmedin mi?
Viu alguma criança perdida por aqui, ou não?
Yani Meredith'i görmedin mi?
Viu a Meredith?
Beni tanıdığın aylar boyunca hiç böyle davrandığımı görmedin mi?
Nestes meses que me conheces, nunca me viste agir assim?
Daha önce hiç plazma ekran telvizyon görmedin mi?
Nunca tinha visto um ecrã de um plasma?
- Peki nasıl öldü, görmedin mi?
- Como é que ele morreu, viste?
Bütün sezon nasıl oynadığımı görmedin mi?
Vês o que tenho aturado a época toda?
Uyuşturucuyu bırakan birini hiç görmedin mi?
Já viste alguém a passar por uma desintoxicação?
Carson'ı kimin öldürdüğünü görmedin mi?
Então não viste quem matou o Carson?
Ne? Yeni kayıt masasını görmedin mi?
Não viste a recepção nova?
Onu hiç görmedin mi?
Nunca viste aquilo?
Görmedin mi o çocuğa yaptığını.. üstünü başını yırtmış.
Viste o que ele fez àquele miúdo?
Görmedin mi çarpıp yön değiştirdi?
Viu que mudou de ângulo, cara?
Görmedin mi? Yön değiştirdi, dostum.
Viu isso, mudou de ângulo.
Görmedin mi onu daha?
Tu não o tens visto desde que ele saiu?
Onu demin içeri koşarken görmedin mi?
Não o viste? Ele acabou de entrar a correr.
Bırak onu! Ona ne yaptığını görmedin mi?
Viste o que ele estava fazer a ela?
Görmedin mi?
Não viste?
Uşakların sana nasıl baktıklarını görmedin mi.
Não vistes o modo que os servos dele olharam para ti?
- Görmedin mi? Kanallar söyledi.
Todas as emissoras anunciaram.
- Görmedin mi?
- Onde? - Vês?
- Görmedin mi?
Ainda não viu?
Sock, sen maaş çekini görmedin mi?
Sock, nunca olhaste para o teu recibo?
Telegraph'da bu ay yayınladığım seriyi görmedin mi?
Não viste o que publiquei no Telegraf?
Hiç büyük lig görmedin mi?
Nunca viste os lançadores?
Daha önce hiç kadın göğüsleri görmedin mi?
Nunca viste o peito de uma mulher antes?
Ve sabah içki ve çiçekle gelip onun cesedini bulana kadar onu görmedin mi?
Não a viste novamente até apareceres bêbedo e com flores e a encontrares morta esta manhã?
- Bana yaptığını görmedin mi?
- Viu o que ele me fez?
Tanrı aşkına, olanları görmedin mi?
Jesus, olha o que aconteceu.
Geldiğini görmedin mi?
Não o viste a vir?
Onu görmedin mi?
Não o viste?
Geldiğimi görmedin mi?
És maluco?
Beni bugün yeteri kadar görmedin mi zaten?
Já não viste o suficiente esta noite?
Yani, okyanusu daha önce hiç görmedin mi?
- Estás a dizer que nunca viste o oceano?
Gerçekten mi? Bunu kimin yaptığını görmedin mi?
E não viu que o fez?
Görmedin mi?
Não?
Görmedin mi?
Não reparaste?
Ama sen benimkini çoktan görmedin mi?
Mas não viste já as minhas?
Sahip olduğu yeri görmedin mi?
Tu estás louco. Já viste a cena dela?
Şişko pisliğin vücudunu görmedin mi?
Vês o tamanho daquele gordo?
Neha'nın ağladığını görmedin mi?
O quê? Idiota!
Balolara gelen inek tipli DJ'leri görmedin mi?
Tens visto os betos que passam música nos bailes?
Bunu görmedin mi?
Não vês isso?
Hadi ama hiç mi görmedin?
O quê? Vá lá, nunca viste uma?
Kızı görmedin mi?
- A miúda.
Görmedin mi?
Viu isso?
Bay Lao'nun konuştuğunu görmedin, değil mi?
Não viste o Sr. Lao a falar, pois não?
Deodorant sıktığımı, saçlarımı yıkadığımı ya da kedimi beslediğimi de görmedin, değil mi?
Nunca me viste a pôr desodorizante, a lavar o cabelo ou a dar comida ao gato, pois não? Mas eu faço tudo isso.
Bunu gerçekten görmedin mi?
De certeza que não viu aquilo?
Lisa'yı görmedin sanırım, değil mi?
Viste a Lisa?
Sordum biliyorum ama hastanede hayaletini görmedin, değil mi?
Sei que já te perguntei, mas não viste o fantasma dele no hospital, ou viste?
Bustamente'nin tüm zamanı burada geçer, ama onu hiç görmedin, değil mi?
Não pensei nisso. O Bustamante anda sempre por perto a toda a hora mas, nunca se vê, sabe?