Hareket etmiyor tradutor Português
396 parallel translation
Çok hızlı hareket etmiyor, değil mi?
Também não andam muito depressa.
- Hareket etmiyor.
- Ele não se mexe...
Otobüs hareket etmiyor.
O autocarro não vai partir.
Köpekler yeterince hareket etmiyor.
Estes cães necessitam exercício.
Otomobil hareket etmiyor.
O carro se não pode mover.
Kaybolmak isterim, ama ineğim hareket etmiyor.
Sim entendi. Mas como quer...?
Hiç hareket etmiyor, bir yanı çok ıslak.
Está tão quieto e todo molhado de um lado.
Onlar öfke ve merhamet gibi insani duygularla hareket etmiyor.
Não são motivados por emoções humanas, como ira e misericórdia.
Emir almadan kimse hareket etmiyor.
Ninguém avança sem ordens.
- Tehdit edici hareket etmiyor.
- Não faz movimentos ameaçadores.
Neden hareket etmiyor?
Mas porque é que ele não se mexe?
Lumo onu çabucak çıkardı ama hareket etmiyor.
O Lumo tirou-o logo de lá, mas ele não se mexe.
- Hareket etmiyor.
- Não se está a mexer.
Hareket etmiyor, efendim.
Não o podemos mover, sir.
Bu tarafı hareket etmiyor.
Deste lado, não mexe.
Dur orada, kimse hareket etmiyor.
Quietos no passeio, ninguém se mexe!
Kumanda merkezi hiç ama hiç muntazam hareket etmiyor.
Näo, a chefia está desleixadinha, se está.
Hareket etmiyor.
Deixou de mover-se.
Flaplar... flaplar hareket etmiyor!
Os flaps... os flaps não se mexem!
Kelly'nin ön tekerleği hareket etmiyor.
A roda da frente do Kelly não está a mexer-se.
Artık hiç hareket etmiyor.
Mal se mexe.
— Boktan şey hareket etmiyor...
Mas o cabrão não se mexe.
Şuna bak, basamağı itiyorum ama hareket etmiyor sadece biraz yerinden oynuyor.
Veja, empurro os degraus e nem se movem. Nada acontece.
- Haydi, gazla! - Gazla. - Hareket etmiyor!
- Não anda.
- Baş ufki dümenler hareket etmiyor.
- Hidroplanos estão em ação!
Kollarım neden hareket etmiyor?
Porque é que os meus braços não se movem?
- God, durum nedir? - Hiçbiri hareket etmiyor.
- God, qual é a nossa situação?
Hava hareket etmiyor.
O ar parou de circular.
Hareket etmiyor.
Ele está imóvel.
Seninle vedalaşma fırsatı bulamadığım için üzgünüm. Ses senin havaya fırladığın hızla hareket etmiyor da.
Desculpa, não tive oportunidade para me despedir, mas o som não sobe bem à altura a que foste atirada!
Neden hareket etmiyor?
Porque é que isto não arranca?
- Hareket etmiyor, Bobby.
- Não está nada, Bobby. Não está...
Hareket etmiyor.
Não há quem o tire daqui. Está quase a vir-se!
Hareket etmiyor!
Não tem vida!
Odo, ya da oradaki her neyse, şu an için hareket etmiyor.
O Odo, ou seja lá o que for, parou de se movimentar, para já.
Bu böcekler artık hareket etmiyor.
Os bichinhos já não se mexem.
- Ve hareket etmiyor.
- Não se mexe.
Kimse hareket etmiyor konuşmuyor ve yaralanmıyor.
Ninguém se mexe, ninguém fala e ninguém sairá magoado.
Baksana, artık hareket etmiyor.
Agora ficou quieto...
Sence de Rayburn biraz zor hareket etmiyor mu?
O Rayburn parece um bocado preso de movimentos.
Boynum hareket etmiyor ; ama hala daha gülümsememi kaybetmedim.
O meu pescoço pode não funcionar, mas não perdi o sorriso.
Yavaş hareket etmiyor, değil mi?
Ele não perde tempo, hein?
- Hareket etmiyor.
- Não se está a mover.
Görüyor musun dinozor kuyruğu hareket etmiyor artık.
Vês? A cauda do dinossauro já não está a andar à roda.
Hareket etmiyor, anneciğim.
- Não se está a mexer, Mamã.
Nedense ayaklarımı hareket etmiyor gibi görünüyordu.
- Caos!
Işık titreşiyor ama hareket bile etmiyor.
As luzes estão a piscar mas não se estão a mexer.
Hareket etmiyor.
Não se movem.
Barry'nin hucreleri bile bu kadar hizli hareket etmiyor.
Logo veio Gwen que se tinha divorciado 4 vezes. - Não teve sorte. Igual a eu.
Sinyal artık hareket etmiyor.
O sinal parou.
Doğru hareket etmiyor.
Não nos movemos como devíamos.
etmiyorum 100
etmiyor 21
hareket 82
harekete geç 30
hareketli 18
hareket etme 223
hareket etti 32
hareket et 117
hareket ediyor 87
hareket edemiyorum 48
etmiyor 21
hareket 82
harekete geç 30
hareketli 18
hareket etme 223
hareket etti 32
hareket et 117
hareket ediyor 87
hareket edemiyorum 48