Hareket ediyor tradutor Português
1,651 parallel translation
Hareket ediyor ve gülüyor görmek.
Saltar, rir.
Hampshire Ekspresi, beş dakika içinde hareket ediyor!
De saída em cinco minutos para Hampshire Flyer.
Sanki artık bir virüs değil de sistemin kendisiymiş gibi hareket ediyor.
É como se se tornasse o sistema.
Hareket ediyor. Hareket ediyor.
Ele está em movimento.
Gemi hareket ediyor.
A nave está a mexer.
Underdog... çok hızlı hareket ediyor.
O Underdog... vai depressa de mais.
- NasıI hareket ediyor bu?
- Willie, como faço isto?
Anladım bu bir jest fakat, Anne, bu çok hızlı hareket ediyor.
Entendo que é uma gentileza, mas mãe, isso está a ir longe demais.
Hareket ediyor.
Movem-se.
Hepsi birlikte hareket ediyor ve küresel ısınma meydana geliyor sadece bir gerçeklik değil, gelecek için bir endişe çünkü yapmakta olduğumuz şeyi arttırarak yapmaya devam ediyoruz.
Tudo se conjuga e torna o aquecimento global não só uma realidade, como uma preocupação para o futuro, porque continuamos a fazer o que estamos a fazer a um ritmo acelerado.
Bulutlar ne kadar sakin hareket ediyor.
Com quanta calma as nuvens se movem.
Evet, bak hareket ediyor.
- Sim, olha, está a mexer.
- Anne... - Sadece... Sadece savaş ve ölüm var ve insanlar deli gibi hareket ediyor.
- Há somente... essa guerra, e morte e pessoas agindo como loucas.
Kamera kendi kendine hareket ediyor.
A câmara move-se sozinha.
Tabut hareket ediyor diyorum sana!
O caixão mexeu-se, digo-te eu!
Hareket ediyor şuracıkta.
Alguém está a mexer-se ali dentro!
Tamam, hareket ediyor, yap hamleni.
Certo, ela está se a levantar. Faça a sua jogada.
Kuzenin oyalanarak hareket ediyor, insanlardan hoşnut değil.
O teu primo e aqueles tipos não me vão querer a "xericar" por lá.
Hareket ediyor.
- Ela ainda se está a mexer.
Söylemeye çalıştığım, Emma fantezilerine dayanarak hareket ediyor.
Quer dizer, a Emma age com base nas suas fantasias.
İki nolu drone, olay yerine hareket ediyor.
VANT número dois, mexa-se dois pontos.
Yarın itibariyle, yeniden yöneteceksin daha büyük ve daha iyi şeylere doğru hareket ediyor olacağız.
Amanhã, irá retomar o controlo e nós iremos passar para assuntos mais importantes.
... cezalandırılamayacak şekillerde bu işleri yürütüyorlar. Her biri koru ve hizmet et mantığıyla hareket ediyor.
Sob a alçada dos Serviços Secretos, que deviam proteger-nos e servir-nos.
Hareket ediyor!
está a mover-se!
Katil, ketaminin etkisinin geçeceğini biliyor, bu yüzden hızlı hareket ediyor.
Ele sabia que o efeito da quetamina estava a acabar. Teve de agir.
Bizden uzaklaşıyor, hala hareket ediyor.
Ainda está se distanciando de nós.
Hala aynı doğrultuda hareket ediyor...
Ainda andando, indo pra...
Tamam, millet! Paket hareket ediyor.
Muito bem, o pacote está em movimento.
Connor hareket ediyor.
O Connor está em movimento.
Devamlı hareket ediyor.
- Raio de coisa, não pára quieta.
Karanlık hareket ediyor.
A escuridão, está a mover-se.
Hareket ediyor, duruyor.
Mexe-se, pára.
Şimdi tekrar hareket ediyor Neden?
Agora está a mover-se outra vez. Porquê?
- O şey neyle hareket ediyor?
Essa coisa anda a verniz?
- Hareket ediyor.
Está-se a mexer... - Quem é?
Çok mantıklı hareket ediyor.
- Está a agir pela lógica.
Tek başına hareket ediyor demektir.
Só significa que agiu sozinho.
Çok hızlı hareket ediyor.
Está a andar depressa demais.
Dört uzuv da hareket ediyor.
Movimento nos quatro membros.
Sanırım hücresel bir seviyesi var ve suyu bulmaya çalışan bir su bitkisi gibi sezgileriyle hareket ediyor.
Acho que se move por instinto, e como se, a nível celular é parecido com uma planta trepadeira, - que tenta procurar água.
Eminim hızlı hareket ediyor ve mal mülk seviyordur.
Ele faz acontecer e gosta de tijolos e cimento.
Şuraya bak, şu ot yığını hareket ediyor.
Olha ali. Olha lá aquele monte de palha.
Aman Tanrım, hareket ediyor.
Oh, meu Deus, ele se mexeu. Está se a mexer.
Hareket ediyor!
Move-se!
Delta 9, salonda biri hareket ediyor.
Delta 9, há movimento na sala.
Hala hareket ediyor.
Ainda trabalha.
Bak, hareket ediyor.
Ele mexeu-se!
Sana söylüyorum, tabut hareket ediyor!
Ganhava 5 libras e 14 xelins por semana. Estou-te a dizer, o caixão mexeu-se!
- Diğeri de hareket ediyor.
- O outro também se está a mexer!
Bebek hareket mi ediyor?
O bebê está a mexer-se! ? Sim!
Morris, yeni olan bir hareket bulmak için yönlendiriciyi kontrol ediyor.
O Morris está a investigar actividade recente.
hareket ediyoruz 29
hareket ediyorlar 17
ediyorum 314
ediyor 38
ediyorsun 23
ediyoruz 18
hareket 82
harekete geç 30
hareketli 18
hareket etme 223
hareket ediyorlar 17
ediyorum 314
ediyor 38
ediyorsun 23
ediyoruz 18
hareket 82
harekete geç 30
hareketli 18
hareket etme 223