Her ne olduysa tradutor Português
427 parallel translation
- ( BETTY ) : Stanley, her ne olduysa söyle?
O que raio aconteceu?
Şey, her ne olduysa, biri ondan hoşlanmadı ve Neilson'u vurdu.
Bom, alguém não gostava disso e matou o Neilson.
Şey, her ne olduysa, görünüşünden anladığım kadarıyla günler önce doktor tarafından tedavi edilmeliydi.
Bem, fosse o que fosse, devia ter sido tratado por um médico, dias atrás, pelo aspeto.
Her ne olduysa, tek bildiğim bize kederden başka bir şey getirmediğiniz.
Seja o que fôr que tenha acontecido, o que sei é que nos trouxe ainda mais aflição.
Her ne olduysa, uyarısız olmamış.
O que aconteceu não aconteceu sem pré-aviso.
Burada her ne olduysa bu çocukların içinde kilitli duruyor.
O que aconteceu aqui está encerrado naquelas crianças.
Kaptan'a her ne olduysa Dr Lester'la yalnız kaldığı kısa süre içinde oldu.
O que aconteceu ao Capitão ocorreu no breve espaço em que esteve a sós com a Dra. Lester.
Evet, her ne olduysa annemi çok üzdü.
Tudo é horrível... apenas horrível.
Bundan sadece Paul'ün bizim sempatimize ve desteğimize ihtiyacı olduğunu göstermek için söz ettim. Çünkü ona her ne olduysa sadece kötü bir talihti.
Só o mencionei para mostrar que o Paul precisa da nossa solidariedade e apoio, porque o que lhe aconteceu foi azar.
Her ne olduysa Fay Wray'a
Que é feito de Fay Wray?
- Ne demek istiyorsun? - Bana daha önce her ne olduysa yeniden olabilir.
Seja o que for que me aconteceu pode acontecer outra vez.
Her ne olduysa içeridekiler çok korktular.
Fosse o que fosse, eles tiveram um medo de morte.
O tankın içinde her ne olduysa çok fazla enerji ortaya çıktı.
O que quer que tenha acontecido dentro daquele contentor libertou muita energia.
Her ne olduysa oldu, o iyi bir taşıyıcı ve iyi bir çocuktu.
Seja como for, era um bom "caddy" e um bom tipo.
Şu sendikacı kaybolduğu zaman. Ya da her ne olduysa...
Quando o tipo do sindicato se foi embora ou raptado ou que foi?
Her ne olduysa kendi bildiğin gibi anlatır mısın? Haber için değil.
O que tenha acontecido, em suas próprias palavras.
Bak dün gece her ne olduysa her noktasında numara yaptım.
Olha, o que quer que aconteceu ontem à noite, eu fingi sempre.
Orada her ne olduysa, sence neden oldu... Neden sadece sana oldu da bana olmadı?
O que quer que tenha acontecido lá... por que é que aconteceu contigo e não comigo?
Her ne olduysa, üzgünüm.
Fosse o que fosse, peço desculpa.
Ne var Jim, her ne olduysa korkunç görünüyorsun.
Jem... O que aconteceu? Estás com péssimo aspecto.
Ama her ne olduysa birden kontrolünü kaybetmiş.
De repente, perde o controlo.
Geçen yıl her ne olduysa, senin suçun değildi.
Não teve culpa do que aconteceu no ano passado.
Her ne olduysa bunu bulmalıyız Watson..
Temos de os encontrar, aconteça o que acontecer.
Her ne olduysa sonuçta soygun engellendi ve para kurtuldu.
Mas a verdade é que se evitou o roubo e o dinheiro foi recuperado.
Her ne olduysa, bunu Yamato kendi kendine yapmış.
No entanto aconteceu. A Yamato causou isto a ela mesma.
Şey, babama her ne olduysa,... olağanüstü diye düşünüyorum.
Não importa o que aconteça a papai, acredito que se sente estupendamente.
Burada başka her ne olduysa, hepsi gerçekti.
O que quer que aconteça aqui hoje é a verdade.
Her ne olduysa senin hatan değildi.
O que quer que aconteceu... a culpa não foi tua.
Her ne olduysa öğrenmek zorundayız.
De qualquer modo, teremos que encontrá-los.
Her ne olduysa hemen söyle.
Olha, seja o que for, é só me contar.
Şifreli mesajlara her ne olduysa, tüm depolama sistemine zincirleme etki yapmış.
O que houve com as mensagens codificadas afetou o sistema.
Her ne olduysa, bu gitgide Romulan saldırısı değil gibi görünmeye başladı.
Seja como for, tudo indica que não foi um ataque Romulano.
Her ne olduysa o yapmadı. Tristan için endişelenmeyin.
- Não viemos à procura do Tristan.
Dışarıda her ne olduysa, büyük bir kaza oldu.
Seja o que for que aconteceu, foi um grande mal-entendido.
Bak, her ne olduysa, sakın değiştirme.
Olha, seja lá o que for, não mudes nada.
Ona her ne olduysa?
Que lhe aconteceu?
Her ne olduysa senin tarafında olacağım.
Ele é o que lutou com uma patrulha inteira.
O gece her ne olduysa hatırlayamıyorum ve hiç olmamasını isterdim.
Passasse o que passei esta noite, não me decidi e não quería.
Kardeşine her ne olduysa, kesin o işte şeytanın parmağı vardır.
O que quer que tenha acontecido ao teu irmão, tenho a certeza que Satanás deu uma mãozinha.
Bak, olayları çözmeye çalıştığının fakrındayım ama bu sabah her ne olduysa önemi yok.
Sei que está a tentar perceber isto tudo... mas o que aconteceu hoje de manhã não interessa.
Her ne olduysa, Vir, senin hatan olmadığına eminim.
Bem, seja o que for, Vir, tenho a certeza que não é culpa tua.
Her ne olduysa, çalıştıkları esnada ellerindekileri bırakıp kaçmışlar.
É como se tivessem abandonado tudo e saído correndo.
Cuma gecesi her ne olduysa üzerime mi yıkacaksınız?
O quê que eu possivelmente posso ter feito que aconteceu na sexta feira à noite?
Her ne olduysa artık, ben ve kızımla bir ilgisi olduğunu sanmıyorum.
O que quer que tenha sucedido, não teria que ver comigo e com a minha filha.
Karısına her ne olduysa ki bunun bizim hatamız olmadığını vurgulamak isterim ondan sonra, başka şansımız kalmadı.
Independentemente do que aconteceu à mulher, que não foi culpa nossa, não vamos correr riscos.
Kazakistan'da her ne olduysa doğru sayıyı verecek kimse kalmadı.
Seja o que for que aconteceu no Cazaquistão, não sobrou ninguém para contar.
Meryeme her ne olduysa?
Que é que se passa com Maria?
Her ne bulduysa veya kulak misafiri olduysa, bunu bir banta kaydetti. Ortadan kaybolmadan hemen önce de, bantı bir kasaya kitledi.
Seja o que fôr que descobriu ou ouviu, passou tudo para um gravador, e escondeu as cassetes num cacifo mesmo antes de desaparecer.
Şöyle özetleyeyim. Gerçek şu ki, ne yazık ki, Garthe Knight, yani Wilton'ın tek oğlu, her nasıl olduysa yeniden ortaya çıktı. Hem de Afrika'da çarptırıldığı üç ayrı müebbet hapis cezasına rağmen.
Bem, no fundo, resume-se tudo, infelizmente, ao facto do Garthe Knight, filho único do Wilton, de alguma maneira, ter conseguido livrar-se de três sentenças perpétuas em Africa.
Her ne yaptıysan, neler olduysa seni seviyorum.
Seja o que for que fizeste, seja o que for que aconteceu amo-te.
Bak, orada ne olduysa, her ne gördüysen-- -
Olha, o que quer que tenha acontecido, que tenhas visto...
her neyse 2842
her ne ise 107
her ne olursa olsun 80
her ne kadar 48
her ne istersen 16
her neredeyse 27
her ne olursa 33
her neyse işte 22
her ne haltsa 24
her nasılsa 83
her ne ise 107
her ne olursa olsun 80
her ne kadar 48
her ne istersen 16
her neredeyse 27
her ne olursa 33
her neyse işte 22
her ne haltsa 24
her nasılsa 83