English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ H ] / Herşey hazır mı

Herşey hazır mı tradutor Português

72 parallel translation
"Herşey hazır mı?"
"Tudo pronto?"
Herşey hazır mı?
Tudo pronto?
Herşey hazır mı?
Está tudo pronto?
- Herşey hazır mı, Reeves?
- Tudo está pronto, Reeves?
- Herşey hazır mı, Çavuş?
- Tudo pronto, Sargento?
- Herşey hazır mı?
- Tudo a postos?
Yaşlı meraklı külot için herşey hazır mı?
Tudo pronto para o farejador?
- Herşey hazır mı kaptan?
- Está tudo pronto, Skipper?
- Herşey hazır mı?
- Está tudo pronto?
- Herşey hazır mı? - Evet efendim.
Notícias do campeão?
Herşey hazır mı?
Está tudo preparado?
- Hemşire hanım, herşey hazır mı? - Evet.
Está bem, está totalmente entubado, enfermeira?
Yardım balosu için herşey hazır mı?
Estamos preparados para o baile de caridade?
- Herşey hazır mı? - Hemen hemen, efendim.
- O general Northwood já chegou?
- Herşey hazır mı?
- Tudo pronto?
- Herşey hazır mı, Coutta?
- Tudo em ordem, Coutta? - Tudo.
– Herşey hazır mı?
- Está tudo a postos?
- Evet, çok iyi. İçeride herşey hazır mı?
Já está tudo preparado?
Herşey hazır mı?
- Tudo a postos?
- Herşey hazır mı?
Está tudo?
Tören için herşey hazır mı?
Tens tudo para o ritual?
herşey hazır mı?
- Está tudo pronto?
Herşey hazır mı?
- Tens tudo?
Herşey hazır mı?
- Estamos bem?
Herşey hazır mı?
- Sim, mas eu...
Yu herşey hazır mı?
Yu... Está tudo pronto?
Bakan Chou, herşey hazır mı?
Secretário Chou, está tudo pronto?
Herşey hazır mı?
Todos preparados para descer?
İçerde herşey hazır mı?
Está tudo pronto lá dentro?
Herşey hazır mı?
Então, estamos prontos?
Herşey hazır mı?
- Tudo pronto?
Sende herşey hazır mı?
Está tudo em ordem aí?
Herşey hazır mı?
Preparada?
Eşyalarım toplanıp arabaya kondu ve rehabilitasyona gitmem için herşey hazır mı?
As minhas malas estão no carro prontas para me levarem para a reabilitação?
- Herşey hazır mı?
- Prontos?
tamam çocuklar herşey hazır mı?
Tudo bem. Preparem tudo, está bem?
Gitmeden önce, herşey hazır mı diye bir bakayım.
Antes de ir, vou preparar tudo para quando voltardes.
- Herşey hazır mı? - Tam istediğin gibi.
- Está tudo pronto?
Sana bir bebek bakıcısı ayarladım. - Herşey hazır.
Já te arranjei uma babysitter.
Herşey hazır Hiçbirşey bulamadım
Está tudo em ordem. Não encontrei problemas.
Herşey için hazırım.
Estou pronto para qualquer coisa.
Masayı hazırlamışsınızdır, mısır gevreği, kaşık, peçete, televizyon, gazete, herşey hazırdır.
Sabem, têm a tigela preparada, os cereais, a colher, o guardanapo, a televisão, o jornal, tudo pronto.
- Herşey hazır mı?
- O resto está pronto?
Sanırım annemin eğitim konusundaki takıntısından ve çocukluk ve ergenlik fikrinden dolayı, herşey sonra yaşayacağım bir hayat için hazırlık gibiydi.
Acho que foi por a minha mãe ser tão obcecada pela educação e pela ideia de que a infância e a adolescência eram sobre preparar para uma vida que iria começar mais tarde.
Frank, olacak herşey için hazırım seni seviyorum
Frank, estou mesmo muito orgulhosa de ti. - Eu amo-te. - Também te amo.
Herşey hazır. İki muhafız keykeli dışında hepsini boşalttım.
Abram alas, abram espaço aí.
- Evet efendim, herşey hazır. Güzel. Haydi bir göz atalım.
Suponho que a tempestade terá soltado a areia.
- Hey Joey, herşey hazır.Sadece bunların prize takılması lazım.
Já montei o equipamento de DJ.
Dana inciğinin üç saat kadar ağır ateşte pişmesi lazım. Onun dışında herşey hazır.
O Osso Buco precisa de guisar durante três horas.
Yarın için herşey hazır mı?
Está tudo pronto para amanhã?
Klüpte biraz takılın ve herşey hazır olsun uyar mı?
Pela exclusividade neste clube, pagarão £ 1500 por fim-de-semana.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]