English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ I ] / Iki hafta mı

Iki hafta mı tradutor Português

850 parallel translation
- Bir iki hafta mı vermiştin?
- Disseste uma semana ou duas?
Bir iki hafta mı?
Uma semana ou duas?
Bir iki hafta mı?
Umas semanas?
Kanalı geçmek iki hafta mı aldı? Nasıl olur beyler?
Duas semanas para cruzar o canal!
Bir veya iki hafta kalırdım, belki de tüm yaz boyunca, fakat size şunu söyleyeyim :
Ficaria uma, duas semanas. ou até mesmo todo o Verão. mas, como lhe disse :
- İki hafta mı?
- Dois semanas completas?
- İki hafta mı? İki hafta.
Duas semanas.
Bense iki hafta çalışıp 50 hafta tatil kazandım.
Eu trabalhava duas semanas e tinha 50 semanas de férias.
Ev sahiplerime bildirmem gerekir ki, iki hafta uzaklarda olacağım.
Devo avisar os meus anfitriões que estarei fora por duas semanas.
İki hafta içinde, düşmanın hatlarımızı yarıp bizi Fransa içlerine doğru sürdüğünü... görmeye kendinizi hazırlayın.
Em duas semanas, prepare-se para ver o inimigo romper as nossas linhas e avançar pelo interior da França.
Sanırım iki hafta, en fazla üç.
Em duas semanas, imagino. Três no máximo.
Santos motorları çalıştırabilirse bu büyüklükte bir gemiyi çekmemiz iki hafta sürer. Ama payımı düşünecek olursam onu Anchorage'a tek başıma çekerim.
Se o Santos conseguir pôr os motores a trabalhar, levamos no mínimo duas semanas a rebocar um navio deste tamanho, mas pela parte que me toca, levava-o ás costas para Anchorage.
Kahramanımız koltuğunu bırakalı iki hafta oldu.
Passaram-se duas semanas desde que.... o nosso protagonista abandonou o emprego
Önümüzdeki bir iki hafta heyecanlı geçecek gibi hayatım.
Parece o início de umas semanas emocionantes, nâo, querida?
Johnny ile evleneli üç hafta olmuştu ki, sefere çıkmak zorunda kaldı ve iki ay sonra Savaş bölümünden....... o ve küçük P-51 denizaltısının battığına dair bir telgraf aldım.
Estávamos casados há três semanas quando o Johnny teve de partir. Dois meses depois, recebi um telegrama do Ministério da Defesa a dizer que eIe e o pequeno P-51 dele...
Çantamı iki hafta sonra kayıp eşya bürosundan teslim aldım, ama mektup içinde değildi.
Recuperei a mala umas duas semanas depois, nos perdidos e achados, mas a carta não estava lá.
Ama iki hafta sonra kayıp eşya bürosundan geri aldım.
Mas recuperei-a nos perdidos e achados, umas duas semana depois.
Ama Bay Gannon, Bu erzak için ben iki hafta çalıştım.
Mas, Sr. Gannon, Trabalhei dois meses para isto.
Şehir dışında karım ve oğlumla olmak için iki hafta izin istiyorum.
Quero duas semanas de férias para ir ter com a minha mulher e o meu filho.
Ve Bay Brady'e, beğense de beğenmese de iki hafta izin aldığımı söyle.
Diga ao Mr. Brady que tirarei duas semanas de férias, quer ele queira ou näo.
İki hafta önce sizi yerleştirmeden önce Bay Fogg garip birisi olduğu konusunda sizi uyarmıştım.
Quando o coloquei com o Sr. Fogg algumas noites atrás... Avisei-o de que ele era um excêntrico.
Her zamanki gibi iki hafta değil de dört hafta mı sürecek?
- Como? Em vez de 2 durará4 ou6semanas.
Umarım Macaristan'da iyi vakit geçiriyorsundur ama gideli epeyce olduğuna göre Viyana'ya bir iki hafta için dönmeyi düşünmez miydin?
Espero que estejas a ter uma boa estadia na Hungria, mas considerando o tempo que estiveste fora, podes voltar a Viena por algumas semanas?
Arkadaşım Terry O'Bane'i anımsıyorum ve Othello ile Iago rollerinin yerlerini değiştirirdim geceleri dönüşümlü olarak iki hafta boyunca.
Lembro-me de ter trocado com o meu amigo Terry O'Bane os papéis de "Othello" e Iago em noites alternadas durante duas semanas em certa altura.
Ondan ötürü iki hafta felçli olarak yatakta yattım.
Passei duas semanas em uma cama paralisada por causa disso.
İki hafta önce olsa onu pataklardım.
Há duas semanas, ter-lhe-ia batido.
İki hafta önce Fred'den bir mektup aldım.
Há duas semanas, recebi uma carta do Fred.
Ama Koca Walter'la buraya ilk taşındığımız günü hatırlıyorum da evleneli sadece iki hafta olmuştu.
Mas lembro do dia em que eu e o velho Walter nos mudamos pra cá. Tínhamos duas semanas de casados.
- İki hafta önce ondan bir mektup aldım.
- Recebi uma carta dele há algum tempo.
- İki hafta sonra başlarım.
- Começo daqui a 1 5 dias.
İçerde bulunduğum üç yıI, yedi ay, iki hafta boyunca tattığım en olağanüstü şey bu zımbırtı.
Durante os três anos, sete meses e duas semanas que já estou preso esta é a coisa mais extraordinária que já provei.
Bir-iki hafta içinde, bu masanın üstüne 300.000 liret hatta fazlasını koyarım.
- Sr. Advogado, dentro de uma semana, 15 dias no máximo, ponho-lhe nesta mesa 300 mil liras. Até mais.
Bugün sorunu çözmek için insanoğluna herkes 2 hafta veriyor, iki haftalık ikazla yaşayamayacağım için yaşamaktan vazgeçtim.
Hoje, todos dão 15 dias para a raça humana. Não consigo viver com prazos finais. Então desisti de viver.
İki hafta önce onu geride bıraktığımızda, gayet iyiydi ekselansları.
Ele estava bem, majestade, há duas semanas atrás.
Ama onları iki hafta önce postaladım.
Mas os postei há duas semanas.
İki hafta önce bu düşünülemezdi. Ama iki hafta önce Joanna'yı tanımıyordum.
Há duas semanas isto seria inconcebível, no entanto, há duas semanas não conhecia Joanna.
Önümüzdeki iki hafta içinde yumuşak bir şeylere dokunmazsam, başım dertte.
Como que se eu não tocar algo suave logo, morro.
İki hafta tatile çıktığımızdan gömüvereyim, ne olur ne olmaz, dedim.
Por isso, como estávamos saindo de férias por duas semanas, achei melhor enterrá-lo, por precaução.
İki hafta boyunca kot pantolon giyip etrafta çıplak ayakla dolaşır... bolca resim yaparım.
Durante as duas semanas, uso calças de ganga, ando descalça... e pinto imenso.
İki hafta mı?
Apenas duas semanas?
Eğer zorunda kalırsam, sorgulama için seni her hafta iki gün alırım nezarete.
Se for preciso, detenho-o todas as semanas para 2 dias de interrogatórios.
Bu mektubu iki hafta önce yazmıştım.
Escrevi esta carta há mais de dois anos.
Eğer evli olsaydım ve buraya hafta bir iki kere gelebilseydim, eğlenceli olabilirdi.
No entanto, se casasse, podia vir aqui uma ou duas vezes por semana, e seria divertido.
İki hafta önce, Palermo'yu alınca, Stonewall Jackson'dan sonra... -... en büyük kahramandım.
Há duas semanas, em Palermo, disseram que eu era o maior general... desde Stonewall Jackson.
Affedersin, birader. İki hafta önce ısmarladım. Gelmiş mi bakabilir misin?
Desculpe, amigo encomendei isto há 2 semanas.
İki hafta tatile çıktığımızdan gömüvereyim, ne olur ne olmaz, dedim.
Por isso, como íamos de férias por duas semanas, achei melhor enterrá-lo, por precaução.
İlk iki hafta içinde, yarım milyon Rus askeri öldürülmüş bir milyona yakını da esir düşmüştü.
Meio milhão de russos foram mortos nos primeiros quinze dias e perto de um milhão, feitos prisioneiros.
Bir iki hafta sonra geri dönmesi için yalvardım.
Implorei-lhe que voltasse.
Kişi başı haftalık 225 gram şeker düşüyordu, her iki ayda bir, bir paket kurutulmuş yumurta, her hafta 225 gram peyir, 225 gram yağ, 100 gram civarı pastırma, ve yaklaşık yarım kilo et.
Cada pessoa recebia 230g de açúcar por semana, uma embalagem de ovos liofilizados de dois em dois meses, 230g de queijo por semana, 230g de banha, 120g de bacon e cerca de meio quilo de carne.
İki hafta sonra, pireli bir otel odasında uyandım.
Duas semanas depois, acordo num hotel piolhoso.
Bayanlar ve baylar kötü reytinglerden dolayı, iki hafta sonra bu programdan emekli olacağımı duyurmak istiyorum.
Senhoras e senhores, gostaria de anunciar que vou deixar este programa dentro de duas semanas, por causa dos baixos níveis de audiência.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]