Iyi olacak tradutor Português
14,643 parallel translation
Gitsem iyi olacak.
- É melhor ir andando.
O iyi olacak mı?
Ele vai safar-se?
Dönüp kontrol etsem iyi olacak.
É melhor eu ir ter com ela. Não, eu vou.
O iyi olacak, değil mi?
Ela vai ficar bem, não vai?
Pantalon giysem iyi olacak.
Talvez seja melhor vestir umas calças.
Hemen yola çıksak iyi olacak.
Acho que era melhor passarmos por um drive-in.
Sana göstersem daha iyi olacak.
É melhor se te mostrar.
- Gitsem iyi olacak.
- Se calhar é melhor eu ir andando.
Kalksak iyi olacak.
Não sabes como me sinto.
Mezun olduktan sonra aile işini devam ettirip uyuşturucu üretimine geçeceksem artık işe koyulsam iyi olacak diye düşündüm.
Achei que se me vou meter no fabrico doméstico de drogas da família quando acabar o curso, devia... agarrar-me.
"Hiç daha iyi olacak mı?"
"Alguma vez irá melhorar?"
Evlilik herkes için değildir ama... benim için iyi olacak.
O casamento não é para toda a gente, mas funcionou bem para mim.
Bu durumda orta boy çekim yapsak daha iyi olacak gibi.
Dever ser melhor fazer um plano médio da situação.
Herkes aynı şeyde iyi olacak diye bir şey yok Mitchell.
Nem todo mundo é bom para as mesmas coisas, Mitchell.
Bence Mitch gayet iyi olacak.
Acho que Mitch vai ficar bem.
- Ben gitsem iyi olacak.
- Tenho de ir. - Vejam só as horas.
Bulaşıklara başlasam iyi olacak.
- Eu devia ir lavar a loiça.
- Neyse kitabıma dönsem iyi olacak.
Seja como for, eu devia voltar ao meu livro.
Bu iyi olacak.
Isto vai servir perfeitamente.
Eminim... Eminim iyi olacak. Ama her şeyin yolunda olup olmadığından emin olmak için en iyisi.
Tenho... tenho a certeza que ela vai ficar bem... mas é melhor certificarmo-nos que está tudo em ordem.
- Gitsek iyi olacak.
É melhor irmos.
- Tamam sürece dostum, serin olarak O iyi olacak, tamam mı?
Desde que ele seja porreiro, vai tudo ficar bem, certo?
O da iyi olacak.
Ela vai sair-se bem.
Her şey iyi olacak, Ruthie.
Vai correr tudo bem, Ruthie.
O, iyi olacak.
Ela vai ficar bem.
Her sey iyi olacak.
Ficará tudo bem.
- Su takviye kuvvet gelse iyi olacak.
- É bom que venham reforços amanhã.
Oto yıkamaya gitsek iyi olacak.
Se calhar, devíamos mandar lavar o carro.
Sadece anneni çok üzdüm ve bir süre için yalnız kalsa iyi olacak.
É que eu vou deixar a tua mãe muito triste no momento e preciso de lhe dar um espaço.
Geç oldu, eve gitsem iyi olacak.
É melhor eu ir para casa. Está tarde.
Bir süre odanda beklesen iyi olacak.
Volta para o quarto. Tira um tempo para ti.
- Uyusak iyi olacak.
- Devíamos nos ir deitar.
İster inanın ister inanmayın. Bugün, dünden de iyi olacak, ve dün b.ktan bir masaldı.
Acreditem ou não, hoje será ainda melhor que ontem e ontem foi épico.
Belki de takımımızın pek de göz önünde olmayan başarılarıyla başlasam iyi olacak.
Talvez eu devesse começar pelas realizações menos célebres do pelotão.
Burada daha çok vakit geçirsen iyi olacak.
Bem, devias passar mais tempo aqui.
İyi olacak.
Ela vai ficar bem.
- Bu çok güzel olacak. - İyi olacaksın, dostum.
Vais ver, vai ser bonito.
İyi olacak.
Vai correr tudo bem.
- Ona iyi anne olacak mıyım ki?
Achas que vou ser uma boa mãe?
Akşam yapsak daha iyi olacak.
Devíamos fazer isto à noite.
İyi olacak. Bu sadece bir tedbir.
- Ela está bem, é só por precaução.
Hey, bu vereceğin en iyi karar olacak. Oh, inanıyorum.
Esta será a vossa melhor decisão de sempre.
İyi olacak!
Isto vai ser giro!
İyi olacak oğlum.
Vai correr tudo bem, meu filho.
- Biz de gitsek iyi olacak.
Nós devíamos ir andando.
- İyi olacak mı?
Ela vai ficar bem?
Seçilecek en iyi kişi olacak. Ne olursa olsun benimle baban arasında kalsan kimi seçerdin?
Ia fazer do mundo um lugar feliz, na ilha, ia manter-te feliz, tendo a certeza que era o melhor homem para a tarefa, entre mim e o teu pai, quem escolherias?
- Ayrıca, İyi bir savunmanın maliyeti de yüksek olacak.
No entanto, uma boa defesa custa dinheiro.
Şapşal bir çocuk olduğunu biliyorum ama günün birinde iyi bir adam olacak.
Eu sei que ele é um rapaz tonto, mas um dia será um bom homem.
İyi tarafından bakarsak, bu yıl içinde 75 sayılık atış yapma şansın olacak.
Por outro lado, tem boas hipóteses de ganhar a maratona este ano.
Peki benim için iyi olacak bir şeyi neden kabul etsinler?
Porquê um acordo bom para mim?
iyi olacaksın 355
iyi olacak mı 34
iyi olacaksınız 40
iyi olacaktır 28
iyi olacak mısın 47
olacak 363
olacaksın 65
olacaktı 30
olacaktır 25
olacak iş değil 36
iyi olacak mı 34
iyi olacaksınız 40
iyi olacaktır 28
iyi olacak mısın 47
olacak 363
olacaksın 65
olacaktı 30
olacaktır 25
olacak iş değil 36
olacak şey değil 41
iyi o zaman 177
iyi olur 440
iyi ol 29
iyi olurdu 44
iyi oldu 55
iyi o halde 26
iyi olmuş 38
iyi oyundu 40
iyi olan kazansın 22
iyi o zaman 177
iyi olur 440
iyi ol 29
iyi olurdu 44
iyi oldu 55
iyi o halde 26
iyi olmuş 38
iyi oyundu 40
iyi olan kazansın 22