Işine bak tradutor Português
1,339 parallel translation
Kendi işine bak, oğlum!
Mete prego a fundo, rapaz!
Kendi işine bak sen.
Mete-te nos teus assuntos.
Sen kendi işine bak.
- Mete-te nos teus assuntos.
Sen kendi işine bak.
- Mete-te na tua vida.
Fakat Morgan işine bakıyordu ve Marconi'yi destekleme kararını çoktan vermişti.
Mas Morgan era um homem de negócios pragmático, e já tinha decidido financiar Marconi.
Sen kendi işine bak ihtiyar.
Não é da tua conta! Põe-te já a andar!
- Sen kendi işine bak!
- Mete-te na tua vida!
- Kendi işine bak!
Não é da sua conta.
Sen kendi işine bak!
Mete-te na tua vida!
Yani, kendi işine bakıyorsun, kendinle mutlusun.
Quero dizer, estás na tua, sentes-te bem na tua pele.
Hiçbir şey. Kendi işine bak.
Nada. não é da sua conta.
Sen kendi işine bak.
te coloque em seus putos assuntos.
- Sen git işine bak. - Peki.
Và fazer o que tem a fazer.
Sen kendi işine bak.
Mete-te na tua vida.
Hadi işine bak.
Vai mas é trabalhar!
Kendi işine bak.
Sê tu próprio.
- Sen kendi işine bak.
- Meta-se na sua vida.
- Sadece işine bak, tamam mı?
- Explica-lhes o procedimento.
- Kendi işine bak!
- Mete-te na tua vida!
Sen kendi işine bak!
Mete-te na tua vida.
Sen kendi işine bak
Porque é quenão te metes na tua vida?
Git işine bak, Archie.
Vai, Archie.
Sen kendi işine bak Machaty!
Não te metas, Machatý!
Sen işine bak, lanet kaltak!
Mete-te na tua vida, sua puta do caralho!
- Kendi işine bak.
- Mete-te na tua vida.
- Tıknaz, sen kendi işine bak!
- Cuide da sua vida.
kendi işine bak ve şu cipsini bitir.
"Mete-te nos teus assuntos e passa-me os Cheerios."
Kendi işine bak.
Mete-te na tua vida.
Çok sıcak, işine bak.
Está a aquecer, põe-te a mexer
Bir daha sana High Guard gemilerinden bahsedersem bana işine bak de
Da próxima vez que eu falar de uma nave da Guarda Superior desamparado, manda-me embora estavas a tentar ajudar.
- Sen kendi işine bak, Narwek.
- Deixa-te disso, Narwek.
- Kendi işine bak sen.
- Mete-te na tua vida.
Kapa çeneni ve işine bak.
- Não te metas!
Bir daha kendi işine bak.
Na próxima vez, mete-te na tua vida!
- Kendi işine bak, tamam mı?
- Mete-te na tua vida. - Vá lá... Eu sou casado, pá.
Kucağına düşen solucan deliği bilgisini at ve işine bak!
Pegue... os dados do buraco de minhoca e acabe com isso.
- Ben yaparım, sen kendi işine bak.
- Eu ligo. Trata da tua tarefa.
Şu ahşap işine bak.
Repara no trabalho da madeira.
Sen Kendi İşine Bak.
Mete-te Na Tua Vida.
İşine bak sen!
- Não chateies!
Bak, Ally'yi aile işine sokuyorsun.
Estás a trazer a Ally para o negócio da família :
- Sen kendi işine bak.
- Não te metas.
Sen işine bak.
Vou abrir as malas,
Bu onun işine olan sevgisinin göstergesiydi. Şuna bir bakın!
Olhem só!
Bak, annemin işine tepkisi için üzgünüm.
Desculpa a reacção da minha mãe ao teu trabalho.
Sen niye durup yüzüme bakıyorsun? Git çabuk işine.
Que fazes aí especado a olhar para mim?
Bakın şu allahın işine.
É o que se chama intervenção divina.
Sen kendi işine bak.
Pega nos sacos. Vamos.
Bak, zavallı fakirlerini... doyurma işine geri dön... ve işlerime karışma olur mu.
Vai alimentar os teus pobres e não te metas na minha vida!
İşine bak.
Continuem com seu trabalho.
O, kendi işine bakıyordu.
Estava ali, a cuidar da própria vida, e um tipo pega nele.
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakacağım 88
bakan 73
bak ne diyeceğim 537
bakar mısın 103
bakmadım 27
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakacağım 88
bakan 73
bak ne diyeceğim 537
bakar mısın 103
bakmadım 27