Kızmak mı tradutor Português
77 parallel translation
Kızmak mı?
Zangado?
- Bana kızdın mı? - Kızmak mı?
- Não estás zangada comigo?
- Ona kızgın değilsin, değil mi? - Ona kızmak mı?
- Não está zangada?
Kendi annesine kızmak mı? Neden?
Chateada com a própria mãe, porquê?
- Kızmak mı?
- Importar?
Kızmak mı?
Como poderia estar?
Kızmak mı?
Zangada? Sente-se.
Kızmak mı? Kızmadım.
Não estou zangado.
- Kızmak mı? Heyecan doluyum.
Estou empolgado.
- Kızmak mı?
Furioso?
Sana kızmak mı?
- Zangado? Não.
Kızmak mı? Niye?
- Achas que devia estar?
Kızmak mı?
Zangada?
Kızmak mı?
Zangar-me?
Kızmak mı?
Zangado? Não...
- Kızmak mı?
- Zangada?
Kızmak mı?
- Zangar-me?
Kızmak mı?
P da vida? !
- Kızmak mı?
Me importar?
Kızmak mı?
Chateada?
Bunun için kızmak mı istiyorsun? Durma, kız.
Queres estar zangada com aquilo, fica zangada!
- Kızmak mı?
- Irritar-me?
Bana kızmak mı istiyorsunuz?
Quer sentir raiva de mim?
Kızmak mı?
Eu estou incomodado?
Kızmak mı?
Sarampo?
- Kızmak mı?
- Chateada?
- Kızmak mı?
- Zangada? - Nai.
Kızmak mı? Neye?
Com o quê?
Peki. Bana kızmak mı istiyorsun?
Certo.
Sana kızmak mı?
Zangar-me contigo?
- Kızmak mı?
Enlouqueci?
- Kızmak mı, hayır.
- Louca, não.
Bana kızmak mı istiyorsun? Tamam.
Queres ficar zangado comigo?
Pekâlâ ihtiyar, rahatla artık. Vücudundaki her kemiği kızmak zorunda kalsam bile sütünü sağacağım.
Vou ordenhá-la nem que tenha que quebrar-lhe... todos os ossos.
"Kızmak" mı?
Incomoda?
Kızmak mı, siz de benim kadar sıkıştırılmış olsaydınız siz de kızardınız.
Também se irritaria se o chateassem, como fizeram comigo.
Dostlarım, size kızmak istemem.
Não queria gritar convosco.
Kızmak yerine kendimi daha iyi açıklamalıydım.
Devia ter-me explicado melhor, em vez de me zangar.
Peter, kızmak istemem ama, bunun sebebi bizim de yardım etmemizdir.
Peter, sem ofensa, mas é porque todos ajudamos.
Gitmene izin verildiği için kızmak yok tamam mı?
Então... sem ressentimentos pelo despedimento?
Kızmalıyım ama kızmak için çok geç.
Eu sei que devia estar furioso, mas já é muito tarde para fúrias.
Sanırım sana kızmak, Rex'e kızmaktan daha kolay geldi.
Pensei que seria mais fácil estar zangada contigo do que com o Rex.
Kızmak yasaya aykırı mı?
É ilegal zangarmo-nos?
Buna kızmak yerine acaba haklı mı diye düşündüm.
Em vez de me sentir ofendida, fiquei a pensar se teria razão.
Hayatıma sızmak ve kararlarımı etkilemek için kızıma yakınlaşmalarından daha mantıklı bir yol aklıma gelmiyor.
Não consigo pensar numa forma melhor de infiltrar a minha vida e influenciar o meu juízo do que aproximando-se da minha filha.
İçeri sızmak benim uzmanlık alanım.
Infiltração é a minha especialidade.
Bir şey söyleceğim ama kızmak yok, tamam mı?
Não te zangues comigo, está bem?
Sana kızmak mı?
Está bravo comigo?
Kızmak mı?
Houve um evento para arrecadar dinheiro,... eu levei bolinhos e ela pedaços de bolo. ... está preocupada?
Sen bu haldeyken... eşyalarımı sattığın için kızmak biraz zor.
É difícil ficar com raiva de ti, mesmo a vender a minha mobília enquanto estás assim.
Rumple'ın kalesine, Lanetli Cadı tarafından tıkıldığı yere sızmak mı istiyorsun?
- Espera. Queres entrar sorrateiramente no castelo do Rumple, onde foi feito prisioneiro pela Bruxa Malvada?