Ne yaptığını biliyor tradutor Português
1,105 parallel translation
- Faxx ne yaptığını biliyor.
- Ela sabe o que faz.
Paulie, ne yaptığını biliyor musun?
Paulie, sabes o que fizeste?
- Ne yaptığını biliyor musun Jack?
- Sabes o que fizeste?
Biz konuşurken ağabeyinin ne yaptığını biliyor musun
Você sabe o que o seu irmão está fazendo nesse exato momento?
Southampton'da ne yaptığını biliyor musun?
Sabe o que fazia ele em Southampton?
Hayır. Al ne yaptığını biliyor.
Não, ele sabe o que está a fazer.
O adinin bana ne yaptığını biliyor musunuz?
Sabe o que aquele patife me fez, não sabe?
- Leland ne yaptığını biliyor mu?
- Leland, sabe o que fez?
Ne yaptığını biliyor musun?
Sabes o que fizeste?
Bu insanların ne yaptığını biliyor musun? - Ne? - Onlar bizden bahsediyor.
Sabes de que estão a falar aquelas pessoas?
Ne yaptığını biliyor.
Ele sabe o que faz.
Dinle, ne yaptığını biliyor musun?
Tens a certeza que sabes o que estás a fazer?
- Ne yaptığını biliyor.
- Sabe o que faz.
Ne yaptığını biliyor.
Sabe o que faz.
Markinson'ın Askeriye'deki 26 yılının ilk 17'sinde ne yaptığını biliyor musun?
Sabes o que ele fez nos fuzileiros durante 17 anos?
Sen ne yaptığını biliyor musun?
Sabes o que fizeste?
Ama sen Baines'in ne yaptığını biliyor musun?
Mas você sabe o que Baías está fazendo?
- Carter ne yaptığını biliyor mu?
- O Carter sabe o que fez?
Hitler'in Yahudilere ne yaptığını biliyor musun?
- Sabe o que Hitler faz com vocês?
Ne yaptığını biliyor musun?
Tem ideia do que fez?
- Sakin ol. - Ne yaptığını biliyor.
- Acalme-se - ela sabe o que faz
O ne yaptığını biliyor.
Ele sabe o que está fazendo.
Ama senin kim olduğunu, para kazanmak için ne yaptığını biliyor mu?
Ele sabe quem tu és e como ganhas a vida?
Babanın para kazanmak için ne yaptığını biliyor musun?
Sabes como o teu pai ganha a vida?
- Alvin, ne yaptığını biliyor musun?
- Alvin, sabes o que estás a fazer?
Ne yaptığını biliyor musunuz?
Sabem o que ele faz?
O ne yaptığını biliyor!
Ele sabe o que está a fazer.
Ne yaptığını biliyor musun?
Sabe o que fazer.
Ne yaptığını biliyor ama şansını zorluyor.
Ele sabe o que faz, mas arrisca-se demasiado.
- Orada ne yaptığını biliyor musun?
Sabem o que ela está a fazer?
- Ne yaptığını biliyor musun?
- Sabes o que estás a fazer?
Ne yaptığını biliyor musun?
Sabe o que está fazendo?
Yıldız Filosu, ne yaptığını biliyor.
A Frota sabe o que tens andado a fazer.
- Ne yaptığını biliyor musun? !
- Sabes o que estás a fazer?
- Hayvanat bahçesinde ne yaptığını biliyor musun?
- Faz ideia do que ele estava a fazer no zoo?
Ne yaptığını biliyor.
Ela sabe o que faz.
Babanın burada ne yaptığını biliyor musun?
Sabes o que é que ele faz?
- Bana ne yaptığını biliyor musun? - Anlaşılan hakem iki takımı da kulübelerine yolluyor.
O árbitro decidiu finalmente mandar as duas equipas para o banco.
Biraz vurmuşsun. Ama asıl ne yaptığını biliyor musun?
Talvez tenhas, mas digo-te o que fizeste de certeza.
Demek istediğim, acaba doğmadan önce Cynthia'nın ne yaptığını biliyor mudur?
Digo, se ela sabe o que fez a Cynthia antes dela nascer.
Şurası çok açık. Bu rahip ne yaptığını iyi biliyor.
O instante é perfeito, este padre sabe o que faz.
Kaptan ne yaptığını biliyor.
O comandante sabe o que faz.
Ben'in ne iş yaptığını biliyor musun?
Sabe qual é a ocupação do Ben?
En iyi başlangıç ne olur biliyor musun? Benim komitede yaptığın şeyler için seni tebrik etmem. Özellikle azınlıklar arasında duyulan minnettarlığın altını çizerim.
Começo já hoje dando-lhe os parabéns pelo magnífico trabalho e agradecendo-lhe em nome das minorias.
Ne yaptığınızı biliyor musunuz?
Sabem o que fizeram?
Onun gerçek hayatta ne yaptığını kim biliyor.
Sabes o que ele fazia na vida real?
Ona ne yaptığınızı biliyor musunuz?
Olhe o que lhe estão a fazer! Não!
Carolyn'e gözkulak olmasını rica ettim, ne de olsa bu işlerde acemi değil. Ne yaptığını iyi biliyor.
Pedi à Carolyn que estivesse alerta e ela tem experiência nisto.
Yoldayken arabanızın bozulmasının en kötü yanı..... bir erkek olduğunuz için, arabadan inip ne yaptığınızı biliyor gibi davranmak zorunda olmanızdır.
O pior de um carro se avariar é ficarmos na estrada. Somos homens, e é claro que temos de sair do carro e fingir que sabemos o que se passa.
Ne yaptığını sen biliyor musun?
Sabes o que é que ele fez, Frank?
Yaşlı adam ne yaptığımı biliyor ama senin yaptığını bilmiyor.
O velho sabe o que fiz, mas não sabe o que fizeste.
ne yaptığını biliyorum 69
ne yaptığını biliyorsun 22
ne yaptığını biliyor musun 80
ne yaptığını sanıyorsun 404
ne yaptığını bilmiyorum 22
ne yaptığınızı sanıyorsunuz 81
ne yaptığını zannediyorsun 36
ne yaptığını 24
ne yaptığını sanıyorsun sen 95
ne yaptığınızı bilmiyorsunuz 16
ne yaptığını biliyorsun 22
ne yaptığını biliyor musun 80
ne yaptığını sanıyorsun 404
ne yaptığını bilmiyorum 22
ne yaptığınızı sanıyorsunuz 81
ne yaptığını zannediyorsun 36
ne yaptığını 24
ne yaptığını sanıyorsun sen 95
ne yaptığınızı bilmiyorsunuz 16
ne yaptığının farkında mısın 66
ne yaptığını bilmiyorsun 49
ne yaptığını görüyor musun 19
ne yaptığını gördün mü 46
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
ne yaptığını bilmiyorsun 49
ne yaptığını görüyor musun 19
ne yaptığını gördün mü 46
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyorsunuz ki 33
biliyor musunuz 1377
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
biliyorum efendim 52
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyorsunuz ki 33
biliyor musunuz 1377
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
biliyorum efendim 52
biliyorum anne 31
biliyordum 1178
biliyorum bunu 16
biliyor musun al 19
biliyoruz 271
biliyorsun ki 112
biliyorsundur 23
biliyorsun ya 20
biliyor musun baba 17
biliyorsun değil mi 147
biliyordum 1178
biliyorum bunu 16
biliyor musun al 19
biliyoruz 271
biliyorsun ki 112
biliyorsundur 23
biliyorsun ya 20
biliyor musun baba 17
biliyorsun değil mi 147