English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ O ] / Onlara ne diyeceğim

Onlara ne diyeceğim tradutor Português

68 parallel translation
- Onlara ne diyeceğim...
Não sei o que vou dizer ao homem.
Onlara ne diyeceğim?
Que diabo lhes digo?
- Bekle. Peki onlara ne diyeceğim?
O que lhes devo dizer?
Onlara ne diyeceğim?
O que hei-de dizer-lhes?
Onlara ne diyeceğim?
O que queres que lhes diga?
Onlara ne diyeceğim?
E que lhes vou dizer a todos?
Güvenlik hakkında onlara ne diyeceğim Humphrey?
O que lhes vou dizer sobre as ressalvas, Humphrey?
Polis bilgi isterse onlara ne diyeceğim?
Se a policia está envolvida, não terei o direito de saber?
Onlara ne diyeceğim?
O que vou dizer-lhes?
Onlara ne diyeceğim?
E dizer o quê?
Şimdi onlara ne diyeceğim?
Quer dizer, adorei. - E agora que lhes vou dizer?
- Onlara ne diyeceğim?
- O que lhes vou dizer?
Peki, bu konu açıldığında, onlara ne diyeceğim?
Quando tocarem nesse assunto, o que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim?
O que é que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim?
- Que lhes chamo?
Onlara ne diyeceğim ki?
E o que eu lhes iria dizer?
L Onlara ne diyeceğim?
O que é que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim?
O que lhes digo?
- Onlara ne diyeceğim?
- O que vou dizer-lhes?
Onlara ne diyeceğim?
- Sim. O que é que lhes vou dizer?
- Onlara ne diyeceğim?
- O que é que lhes devo dizer?
Onlara ne diyeceğim?
Que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim biliyor musunuz?
E sabem o que eu vou dizer?
Onlara nasıl anlatacağımı bilmiyorum, üstelik onlara ne diyeceğim?
Você está quieto, mas eu não sei a forma de lhe dizer o que eu digo?
Onlara ne diyeceğim?
O que é que lhe vou dizer?
Onlara ne diyeceğim?
O que lhes vou dizer?
Polise gidemem, onlara ne diyeceğim?
Não posso ir à polícia. O que eu iria dizer?
Onlara ne diyeceğim?
O que é suposto dizer-lhes?
Onlara ne diyeceğim? Oturup beni beklemelerini.
Para terem calma e esperarem por mim.
Onlara ne diyeceğim ki zaten?
O que lhes podia contar?
Hey! Onlara ne diyeceğim?
David, o que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim?
O que é que eu lhes vou dizer agora?
Onlara ne diyeceğim?
E digo o quê?
Ne diyeceğim onlara?
Que é que eu digo a êles?
Peki onlara ne diyeceğim?
- E digo o quê?
- Onlara ne diyeceğim? - Umurumda değil.
- O que lhes vou dizer?
Ne diyeceğim onlara?
- Vou dizer o quê?
- Onlara göz kulak ol demiştim. Söylemiştim. - Tamam ama bak ne diyeceğim?
Disse-te para os vigiar!
Onlara ne diyeceğim?
O que lhes direi?
Şimdi onlara dizideki kardeşimi oynayan veledin Chris Tucker'la beraber takıldıklarını gördüklerinde ne diyeceğim?
Agora, o que é suposto dizer-lhes quando virem o puto, meu irmão, na série, a dizer "foda-se" com o Chris Tucker?
- Ne diyeceğim onlara? Sarhoş arkadaşım dün gece dolaşmaya çıktı mı?
Que o meu amigo bêbado se perdeu ontem à noite?
Onlara ne diyeceğim?
- Que vou dizer a eles?
Ne diyeceğim onlara o zaman?
Então como lhes chamo?
Ne diyeceğim onlara şimdi?
O que vou eu dizer-lhes?
Ne diyeceğim onlara?
- O que lhes digo?
Onlara ne diyeceğim,
E o que lhes digo?
- Onlara ne diyeceğim?
- Dizer-lhes o quê?
Belko için ne diyeceğim onlara?
O que lhes digo sobre o Belko?
Belko için ne diyeceğim onlara?
O que lhes digo que aconteceu ao Belko?
Ne diyeceğim. Gidip hakimi ve juriyi bulalım, ve onlara soralım.
Digo-te uma coisa... porque não vamos visitar aquele juiz e aquele júri, e perguntamos a eles.
Bak kadınlar için ne diyeceğim, onlara düzenli olarak çakman lazım.
Uma coisa sobre as mulheres : tens de as comer regularmente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]