Otur biraz tradutor Português
259 parallel translation
Kalkma. Otur biraz ve düşün.
Näo se levante, fique pensando.
Max, lütfen, otur biraz.
Max, por favor, sente-se um momento.
Otur biraz, Rose.
- Não te levantes ainda, Rose.
Otur biraz.
Senta-te por um momento.
Otur biraz.
Vá com calma.
Buraya gel de otur biraz.
Senta-te aqui um minuto.
gel hadi otur biraz.
Vamos. Sentemo-nos.
Otur biraz.
Senta-te aí.
Kapıyı kapat, otur biraz.
Fecha a porta e senta-te.
Bak, otur biraz
Olhe, sente-se.
- Otur yerine sakinleş biraz.
- Sente-se e te acalme.
Otur, güzel görün, dans et, biraz oyna.
Ficas sentada, toda bonita, a dançar e a jogar.
Bekle biraz. Otur.
Sente-se, sente-se.
Otur biraz.
Senta-te.
Otur, Papa Bize Fort Humboldt'dan biraz daha bahset.
Sente-se, papa. Fale-nos mais um pouco de Forte Humboldt.
Öyleyse otur da muzlu Türk brendisi iç biraz.
Então, sente-se e tome um pouco de licor de banana Turco.
Kahve olana kadar biraz otur istersen.
se senta enquanto esperamos que ferva a água.
Otur şuraya biraz.
Sente-se um minuto.
Barney... biraz otur lütfen.
Barney, senta-te aqui um bocado.
Şimdi sana kitap okumamı ister misin? Hayır. Sadece biraz yanımda otur.
Então... quer que eu leia algo para você?
Otur. Biraz konuşalım.
Sente-se, vamos conversar.
Sen burada otur ve biraz dinlen olur mu?
Então, fique aqui e descanse, ok?
Otur da biraz iş konu...
Senta-te. Falemos de negócios.
Sen burada otur ve biraz kestir.
Sente-se aqui e durma uma sesta.
Şuraya otur da biraz rahatla, kendine gel.
Sente-se aqui e relaxe por uns minutos.
Kutuya iki ceza at ve hemen otur. Biraz huzur bulalım.
Põe duas moedas na caixa e senta-te para podermos ter sossego.
Biraz otur, lütfen.
Senta-te um minuto, se faz favor.
Bana bir içki ver ve otur da biraz konuşalım.
Serve-me uma bebida.
Otur, dinlen biraz.
Sente-se.
Ama ortalıkta çok fazla dolanma. Otur da dinlen biraz.
Não deve se movimentar muito, descanse.
- Öyleyse biraz otur.
Então, senta-te um pouco.
Biraz hareket etmeden otur.
Senta-te um bocadinho.
- Efendim. Biraz otur lütfen.
- Senta-te aqui por um minuto.
Gel hayatım, biraz otur şuraya.
De que outra forma havemos de ganhar um milhão? Com o teu trabalho?
Gel biraz arka bahçede otur.
Vem sentar-te no jardim.
Terasa gel, biraz güneşte otur.
Venha até lá abaixo apanhar sol.
Biraz otur da rahatla. Sana her şeyi anlatacağım.
Sente-se aí a descansar que lhe conto a história toda.
Dur. Biraz otur ve rahatla.
Sente-se um segundo e acalme-se.
Hazır gelmişken biraz otur bari.
Já que vieste, senta-te.
Hayır, kıçının üstüne otur da sus biraz.
Não. Vais ficar aí quietinha e caladinha.
Hadi, otur. Biraz konuşalım.
Senta-te aqui, deixa-me falar contigo.
Otur ve biraz pasta ye, Anna Mae!
Senta-te e come o bolo, Anna Mae.
- Otur. Dinlen biraz.
Senta-te e descansa os pés.
- Bak... biraz otur.
- Olha... senta-te.
Önemi yok. Gel biraz otur.
Diz-me porque estás aqui.
Biraz otur.
Calminha!
Stanley, otur bakalım, biraz kakao al ve neler olduğunu Bay Şapka'ya anlat.
Toma, senta-te, toma um pouco de cacau e conta tudo ao Sr. Chapéu.
Burada otur ve biraz dinlen, tamam mı?
Senta-te aqui e descansa um pouco, ok?
Çekil şuradan lanet olası! Otur, sus! Bana ve kız arkadaşıma biraz saygı göster.
Cala-te e respeita a minha namorada!
- Bana biraz daha göster. - Tamam. Otur.
Anda comigo.
Gel, otur, biraz yumurta ye.
Senta-te, come uns ovos.
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz daha iyiyim 16
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz sonra 59
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz daha iyiyim 16
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz sonra 59
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80