Susadınız mı tradutor Português
56 parallel translation
Susadınız mı, bayım?
Tem sede, senhor?
Susadınız mı?
Tem sede?
- Susadınız mı, Bay Monroe? - Ben mi? Hayır, teşekkürler.
- Está com sede, Sr. Monroe?
Susadınız mı, acıktınız mı, yoksa sadece geçerken uğradınız mı?
Têm sede, fome ou estão só de passagem?
Susadınız mı?
Têm sede?
Susadınız mı çocuklar?
Crianças, estão com sede?
- Susadınız mı?
- Não.
Susadınız mı, Bay DeLeo?
Com sede, Sr. DeLeo?
Susadınız mı puştlar?
Têm sede, cabrões?
Susadınız mı?
Precisam de alguma coisa para beber?
Size etrafı göstereyim. Susadınız mı?
Querem beber algo?
Hey bayım, susadınız mı?
O senhor tem sede?
Hey, bayım, susadınız mı?
Está com sede?
Susadınız mı?
Têm sede, amigos?
Hiç çok susadınız mı? Bir şişe sütü açıp ağzınıza götürdünüz ve tadı... eksi idi.
Alguma vez tiveram muita sede e abriram um pacote de leite, e o levaram ŕ boca e estava azedo?
Susadınız mı?
Vocês estão com sede?
- Susadınız mı?
Tem sede?
- Susadınız mı?
- Tem sede?
Susadınız mı, Bay Janda?
Está com sede, sr. Janda?
Susadınız mı?
Vocês precisam de água?
Susadınız mı?
Está com sede?
Siz kızlar susadınız mı?
Ei, as meninas têm sede?
Baylar susadınız mı?
Os cavalheiros estão com sede?
Susadınız mı?
- Quer uma bebida?
Susadınız mı, bayanlar?
Com sede, senhoras?
Baksanıza, susadınız mı?
Tens sede?
Susadınız mı?
Alguém tem sede?
Susadınız mı kralım?
Tem sede, meu rei?
Susadınız mı baylar?
Com sede, cavalheiros?
Susadınız mı?
Tens sede?
- Susadınız mı Madam?
Tem sede, madame?
- Susadınız mı?
Estão com sede?
Kavgada kızışıp susadığınız zaman, Hamlet bir şey içmek ister nasıl olsa, öyle özel bir içki hazırlarım ki ona, bir yudum içmeyegörsün, istediğimiz olur senin zehirden kurtulacak olursa.
Quando estiverdes acalorados e ele pedir de beber, preparei-lhe um cálice em que bastará um golo, para o caso de escapar à vossa venenosa estocada, para os nossos propósitos.
Siz doğuştan mı kana susadınız?
É, por natureza, sedento de sangue?
Kavgada kızışıp susadığınızda ki bunun için saldır durmadan yorasıya. Hamlet bir şey içmek ister nasıl olsa öyle özel bir içki hazırlarım ki ona..... bir yudum içmeyi görsün. İstediğimiz olur, senin zehrinden kurtulacak olursa.
Luta com violência, para que fiqueis quentes e sedentos... e ele peça para beber ; prepararei um cálice para a ocasião... para que, se porventura ele escapar do teu veneno... nossa meta seja atingida.
Diğer görevliler komik bir çocuk... olduğunu düşünüyor. Susadınız mı?
Os outros assistentes sociais acham-na de gritos.
Susadınız mı?
- Tens sede?
Canınıza mı susadınız?
Queres morrer?
Mekanıma bu şekilde daldığınıza göre deli misiniz yoksa canınıza mı susadınız?
Invadem a minha festa assim. Estão loucos ou querem morrer?
Canınıza mı susadınız siz?
Vocês querem morrer hoje?
Canınıza mı susadınız?
Querem morrer?
Canınıza mı susadınız?
Têm um desejo de morte?
Canınıza mı susadınız!
Estão todos fartos de viver, caralho?
" Küçük kızın kanına susadım.
" Estou sedento de sangue de menina.
Canınıza mı susadınız?
O quê? Vocês querem morrer, ou algo assim?
Susadın mı, kovboy kız?
Estás com sede?