English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Y ] / Yapabilirler

Yapabilirler tradutor Português

951 parallel translation
Nasıl böyle korkunç bir şeyi yapabilirler?
Como puderam fazer algo tão horrível?
İçeri girip bunu yapabiliyorlarsa, her şeyi yapabilirler.
Se conseguem entrar para fazer isto, conseguem fazer tudo.
Bazı insanlar özgür doğar. Sonuçlarını düşünmeden dilediklerini yapabilirler.
Algumas pessoas nascem livres e podem fazer o que quiserem, sem pensar nas consequências.
- İkimize birden ne yapabilirler ki?
- Que podem fazer-nos? - Muita coisa.
Eğer adresler Gestapo'nun ellerine düşerse tüm bu ailelere karşı bir misilleme yapabilirler.
Se caírem nas mãos da Gestapo eles podem retaliar nos seus familiares.
Nihayetinde, sizin hakkınızda ana binanın sakinleri arasında bir soruşturma yapabilirler.
Afinal, eles vão investigá-lo entre os residentes do edifício principal.
Ama arkadaşlarından bazıları şeyse ne yapabilirler ki...
Mas não têm culpa que alguns dos amigos deles sejam... Seria uma...
Ne yapabilirler ki?
Que farão eles?
Bunun gibi aklı başında olmayanlar aynı şeyi yapabilirler. Yani depoları uçururlar.
Deixou os cavalos à solta que enlamearamo alcalino sob o tanque.
Bundan daha iyisini yapabilirler.
Eles não precisam disso.
Buluşmazlarsa bunu nasıl yapabilirler?
Como conseguem fazer isso se não travam conhecimento?
Ne yapabilirler ki?
Que podem eles fazer?
Bunu gerçekten yapabilirler, Kızılderililer de beyazların kokusunu alır.
É um facto que os índios conseguem cheirar os "brancos".
Sence yapabilirler mi? Evet.
E acha que poderão?
Sana bir şey yapabilirler.
Outro roubo e eles far-lhe-ão alguma coisa.
Pusu kurmaya niyetleri varsa, beklediğimizden daha kötü şeyler yapabilirler.
Se estão escolhendo um lugar para uma emboscada... podiam escolher algo pior.
Böyle bir şeyi nasıl yapabilirler? Buna inanamıyorum.
Como é que ele imaginou uma coisa assim?
Okuyamazlar ama hesap yapabilirler.
Não sabem ler, mas sabem fazer contas.
Her şeyi yapabilirler!
Podem fazer qualquer coisa.
İl mecilisine bağlı, ve yapabilirler de.
Cabe ao Conselho Municipal, e eles podem fazê-lo.
İnsanlar, inanılmayacak işler yapabilirler.
O medo provoca actos estranhos nas pessoas.
2 tane yapabilirler.
Tem para 2 botes.
Çok acımasızdırlar ve mahkumlara canları ne isterse yapabilirler.
Eles fazem oque querem com os prisioneiros.
Satıldıktan sonra yeni efendileri onlara istediklerini yapabilirler... ama burada, hayır, onları asla ölümüne dövüştürmeyiz.
Quando são vendidos, o novo dono pode fazer deles o que quiser... mas aqui, não, nunca os fazemos lutar até à morte.
Yapabilirler.
Acho que aguentam.
Onları yöneten iki kral varken nasıl bir şey yapabilirler?
Como é que eles podem fazer alguma coisa, quando têm dois reis a governar?
Kadınlar... bir yerlerini düzeltirken arkadaşlarının genleştiğini öğrenmelerini istemiyorlarsa böyle gizlice otel odalarında yapabilirler.
As Mulheres que... não querem que os amigos saibam que vão fazer uma renovação, instalam-se na suite enquanto recuperam.
Çölde günde 50 km. yol yapabilirler.
Conseguem atravessar 100 km de deserto por dia.
Ne hasar yapabilirler ki?
Que poderiam eles estragar?
Yani, olur da kendi ellerindekilerin potansiyelini fark edecek olurlarsa bizim işimizi de bozmak için ne gerekiyorsa yapabilirler.
Se de repente vêem o potencial dos seus próprios bens podem ver, em breve, vantagem em levar o nosso.
Eğer bizden önde iseler, atom bombası yapabilirler... Ve savaşı kazanırlar...
Se eles estiverem á frente, quando conseguirem a Bomba Atómica, ganham a guerra.
Büyük Ladislav Kutze'nin halledemeyeceği ne yapabilirler ki?
Que podem eles criar que o grande Ladislav Kutze não consiga resolver?
Başka ne yapabilirler ki?
Que mais hão-de fazer?
Oğlu 25 yapabilirler.
Eles podem fazê-lo ter 25.
Ne yapabilirler?
O que podem eles fazer?
Yapabilirler.
Podem sim.
Uzun bir zincir olursa, egzersiz de yapabilirler.
Uma longa corrente, assim poderiam fazer exercício.
Arabayı havaya uçurursak, yeni bir görüşme için hazırlık yapabilirler.
Suponha que uma daquelas carroças explode. Você não sabe.
Medusanlılarla ortak bir beyin oluşturduktan sonra, Larry gibi tasarımcılar, enstrümanların adaptasyonunu yapabilirler.
Assim que formarmos uma inteligência colectiva com os medusanos, os designers, como o Larry, podem adaptar os instrumentos.
Orada olduklarını tam bilemeden saldırabilirler, bir gemi veya gezegen savunmaya geçmeden yapabilirler.
Então, poderiam atacar antes de darmos por eles, antes de uma nave ou de um planeta poder activar a defesa.
Başka ne yapabilirler?
Que mais é que podem fazer?
Bunu yapabilirler mi?
Benjamin!
Eğer reddedersen, ne yapabilirler?
O que podem fazer, se recusar?
Bana daha ne yapabilirler?
O que mais podem fazer comigo?
- Yapabilirler.
Claro que sim, podemos.
Bana ceza vermek isterlerse bunu yapabilirler.
Se eles quiserem, podem castigar-me.
Sana aylarca işkence yapabilirler. Onlara ne söyleyebilirsin?
Poderiam torturá-lo durante meses.
Ailelerine veda öpücüğü verebilirler kendi cenaze törenlerine iştirak edebilirler ya da hareketli bir gösteri yapabilirler.
Podem dar um beijo de despedida aos vossos familiares participar nas suas próprias exéquias ou oferecer um espetáculo em direto.
Bize ne yapabilirler ki?
O que nos podem eles fazer?
Bazıları yalnızca tutkuları onları... zorladıklarında kötülük yapabilirler.
Há pessoas que não sabem comportar-se mal, excepto quando a paixão as empurra para o mal.
- Bunu cephede de yapabilirler.
Combustível!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]