Yapmak zorunda değilsin tradutor Português
1,639 parallel translation
Sadece öğretmenlik yapmak zorunda değilsin.
Sabe, não tem de ser no Ensino.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer isto.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
- Não precisa fazer isso.
- Yapmak zorunda değilsin.
Demita-me - Não precisas de fazer isso.
Hayır, yapmak zorunda değilsin.
Não, não tens.
İstemiyorsan yapmak zorunda değilsin.
Sabes que não tens que ir se não quiseres.
Temizlik yapmak zorunda değilsin.
Não tens que limpar.
Bunu hemen yapmak zorunda değilsin.
Não tens que fazer isso logo.
Sınırımı aşmak istemiyorum ama istemediğin bir şeyi yapmak zorunda değilsin.
Não quero passar dos meus limites, mas não tens de fazer nada que não queiras fazer.
Gönlün yoksa, yapmak zorunda değilsin zaten.
Se não queres ir, não tens de ir.
- Kyle, bunu yapmak zorunda değilsin.
- Kyle, não tens de ser tu a fazer isto.
Sorun değil Paul. Bana rol yapmak zorunda değilsin.
Tudo bem, Paul, não tem de fingir comigo.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tem de...
İstemediğin hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsin, tamam mı?
Não tens de fazer nada que não queiras.
Söylemeye çalıştığım şey, artık bunu yapmak zorunda değilsin.
Só estou a dizer que não tens de o fazer mais.
İstemediğin hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsin.
Não precisa fazer nada que não queira.
Yapmak zorunda değilsin...
Não tens que...
Ama bunu yapmak zorunda değilsin.
Mas não tens de fazer isto.
Bak, Hiç Bir Şey Yapmak Zorunda Değilsin, Tamam mı?
Olha, não tens que fazer isto, ok?
Nora, bunu yapmak zorunda değilsin. Ben böyle gayet iyiyim.
Nora, não precisa de fazer isso.
- Ama, hayır, hayır. Sen yapmak zorunda değilsin-- -
- Mas não precisa me servir.
Nora, bunu yapmak zorunda değilsin.
Nora, não precisa fazer isso.
Açıklama yapmak zorunda değilsin, Patrick.
Não precisas explicar-te, Patrick.
Dinle Becky, yapmak zorunda değilsin ama belki anneni ve babanı da arayabilirsin.
Ouve, Becky, não é obrigatório, mas talvez pudesses ligar à mãe e ao pai.
Bunu yapmak zorunda değilsin, Frank.
Nós não temos que fazer isto, Frank.
Hiçbir şey yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer nada.
Allie, bunu yapmak zorunda değilsin.
Allie, não precisas fazer isso.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Sabes, não precisas de fazer isso.
Bunu yapmak zorunda değilsin. Hayır, hayır.
Não, não se preocupe.
Caroline, sana söylediklerini yapmak zorunda değilsin.
Caroline, não tens de fazer o que eles te dizem.
- bana açıklama yapmak zorunda değilsin.
- Não tens de te explicar.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não temos de fazer isto.
Archer bunu yapmak zorunda değilsin.
Archer não tens de fazer isto.
Aslında sen de yapmak zorunda değilsin.
Na verdade... tu também não precisas.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não precisas de fazer isto.
Sen bir şey yapmak zorunda değilsin.
Não tem de fazer nada.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não precisas de fazer isso.
Yapmak zorunda değilsin.
Não precisas de o fazer.
İkisinin arasında bir seçim yapmak zorunda değilsin.
Não tens de escolher entre eles.
Onu zorlamak istemiyorsan, yapmak zorunda değilsin.
Se não quiseres forçar isto, não o tens de fazer.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tinhas de fazer isto.
Tamam. Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer isto.
İstemediğin hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsin.
Não tens que fazer nada que não queiras fazer.
- Yemek yapmak zorunda değilsin.
- Não tens que cozinhar.
Benim yaptığım her şeyi yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer tudo o que eu faço.
Yapmak zorunda değilsin zaten.
Não é obrigada.
Boyle bir sey yapmak zorunda degilsin.
Não vais ter de fazer nada daquilo.
Ama hayatında bir değişiklik yapmak istiyorsan ben sana terapiye devam etmeni öneririm. Benimle devam etmek zorunda değilsin.
Mas se quer mudar a sua vida, sugiro que continue a terapia e nem tem de ser comigo.
Christian, bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer isto.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tem que fazer isso.
Hayır, hayır. Bunu yapmak zorunda değilsin.
Não tens de fazer isso, não te incomodes comigo.
yapmak zorundayım 47
yapmak zorundasın 42
yapmak zorundaydım 50
yapmak zorundayız 17
değilsin 303
değilsiniz 26
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmak zorundasın 42
yapmak zorundaydım 50
yapmak zorundayız 17
değilsin 303
değilsiniz 26
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmamalısın 52
yapmaz 37
yapma böyle 70
yapmam 83
yapma be 35
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapmaz 37
yapma böyle 70
yapmam 83
yapma be 35
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40