Üç gün oldu tradutor Português
90 parallel translation
Miep bizi görmeye gelmeyeli tam üç gün oldu.
Miep não vem nos ver há três dias.
Biz evleneli daha üç gün oldu.
Não o levem. Estamos casados há três dias, apenas.
Gideli daha üç gün oldu, onu şimdiden özledim.
Ele só partiu há 3 dias e já tenho saudades dele.
- Olalı üç gün oldu.
- Há três dias.
Tam üç gün oldu.
Já passaram três dias.
Daha üç gün oldu.
Passaram três dias.
Daha üç gün oldu.
Só passaram três dias.
Maviş, seninle bir araya geldiğimizden bu yana... Bana hiç olmadık acayiplikte şeyler gösterdin ama sadece üç gün oldu ve D'Argo'nun oğlu... ( Uydu sesi ) Vazgeçme...
Azul... desde que estamos juntos, me mostrou coisas muito loucas... mas faz três dias...
Şehir dışında olabileceğini düşündüm. Çünkü yemekten beri üç gün oldu ve bir haber alamadım.
Pensei que tivesse fora da cidade porque já passaram três dias desde o nosso jantar e ainda não tive notícias dele.
Sadece üç gün oldu.
Isto só aconteceu há três dias.
Fry, üç gün oldu. Bu şekilde devam edemezsin.
Fry, já passaram três dias, não podes continuar a dançar assim.
Daha sadece üç gün oldu Walt, üç gün.
Só passaram três dias, Walt, três dias.
Sadece üç gün oldu ve daha şimdiden ne kadar farklı olduğunu... anlamaya başladı.
Só passaram três dias e já começa a perceber como é diferente.
Adam ortadan yok oldu! Şimdiden üç gün oldu. Nerede olduğunu bilmiyoruz!
Uma pessoa desapareceu, há 3 dias, já há 3 dias não se sabe de nada.
Baksana, tanışalı üç gün oldu. Şimdiden kürk manto için iki kavgaya karıştım bile.
Faz três dias que te conheço... e por tua culpa já tive duas brigas por uns casacos de pele.
Şu an parti yapıyor, daha üç gün oldu.
Acha graça porque está cá há três dias.
Sen gideli üç gün oldu.
Estás fora há três dias.
Bir şey çıkmayalı üç gün oldu, değil mi?
Terceiro dia seguido nisto, não é?
Sayid ve Desmond gideli üç gün oldu.
O Sayid e o Desmond partiram há três dias.
Nakit koyalı daha üç gün oldu, o yüzden mümkün değil.
Depositei dinheiro há uns 3 dias.
Ama üç gün oldu.
Mas passaram-se três dias!
Kamyonetini ödünç alalı üç gün oldu.
Já passaram três dias desde que ela te pediu o carro emprestado.
Baban gideli üç gün oldu.
Faz três dias que o teu pai não vem a casa. Para onde será que ele foi?
Hayır, gerçekten üç gün oldu.
Não, passaram três dias.
Hayır, üç gün oldu ve ben gittikçe endişelenmeye başlıyorum.
Não, já passaram três dias e estou a começar a ficar muito preocupada.
Fang Da'nın devamsızlığı şimdiden üç gün oldu.
O Fang Deng já faltou três dias.
Orson, üç gün oldu.
Orson, já passaram três dias.
Daha yalnızca üç gün oldu. Nasıl bilebilirsin?
Passaram-se só três dias.
Öğrenci bile değil. Buraya geleli üç gün oldu.
Nem é estudante, está cá há três dias.
Henüz üç hafta olmadı, 20 gün oldu.
Não passaram ainda três semanas, apenas 20 dias.
Öleli üç gün oldu.
- Morreu há três dias.
Kaçtı ve üç gün boyunca ortadan kayboldu. Sonra ne oldu?
Fugiu e desapareceu durante 3 dias.
Nasıl oldu da, üç gün öne geçtin?
Desde quando chega tres dias adiantado?
Bu, son üç gün içersindeki ikinci uyarı oldu.
É o segundo aviso em três dias.
Bu kaçırma üç gün önce mi oldu?
E este rapto ocorreu há três dias?
- Peki üç gün öncesinde ne oldu?
- Três dias, o que aconteceu?
İki, üç gün erken oldu ama...
É um dia ou dois mais cedo, mas eu tenho fé.
İnfazdan üç gün sonra aynı güvertede başka bir bombalama oldu neredeyse Dukat ölüyordu.
Três dias depois das execuções, houve outra explosão no Promenade idêntica à que quase matou o Dukat.
Bu savaş, üç gün öncesinde gerçekleşen başka bir olaydan sonra oldu.
Retornem fogo! Eles derrubaram nossos scanners de mira.
Şu anda üç gün oldu.
Três dias.
Biz kuşatılmadan üç gün önce oldu.
Ocorreu 3 dias antes de ficarmos cercados.
Ne kadar oldu Nicole, üç gün mü?
Há quanto tempo, Nicole... 3 dias?
O zaman nasıl oldu da üç gün önce telsiz bağlantısı kurdular?
Então como é que efectuaram uma transmissão faz três dias!
Yemek işine girmem iyi oldu. Biliyorum. Haftada üç gün akşam yemeği ve kahvaltı.
Talvez seja um bom dia para que eu volte ao restaurante...
Çünkü saat başına para alıyorsun ve üç gün falan oldu.
Estás a cobrar-me à hora, e já lá vão três dias.
Bu üç gün önceydi. Nasıl oldu?
- Isso foi há 3 dias.
Aslında sana üç gün izin vermiş oldu.
No fundo, ele deu-te uma "licença" de três dias.
Üç gün durmaksızın yağan kar üç ilginç hikayeye neden oldu.
Nevou durante três dias seguidos. O que originou três histórias incríveis.
Ne oldu? Evet, şu test sonuçlarını yeni öğrendim ve normale dönmesi üç yada dört gün alabilirmiş...
Descobri que o resultado dos testes pode demorar três ou quatro dias.
Bu üç gün önce Batı Avustralya'da oldu.
Isto foi há três dias na Austrália Ocidental.
Daha üç gün oldu?
É sido somente três dias.
üç gün sonra 30
üç gün önce 40
üç gün 95
üç gündür 21
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
üç gün önce 40
üç gün 95
üç gündür 21
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
olduğunu biliyorum 33
öldürür 25
öldün 58
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
olduğunu biliyorum 33
öldürür 25
öldüğünde 37
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143