Şunu demek istiyorum tradutor Português
87 parallel translation
Şunu demek istiyorum...
Quero dizer-te...
Tam olarak şunu demek istiyorum.
É isso exactamente o que quero dizer.
Şey, şunu demek istiyorum ki, nişanı kararlaştırıncaya değim sana sarılamam.
Quer dizer que só te posso abraçar quando ficarmos noivos.
Şunu demek istiyorum... Bizden başka canavar yok belki.
O que eu quero dizer é que talvez sejamos nós.
Şunu demek istiyorum ki, sana heyecan verici, güzel bir kadınsın dediğim zaman bana inanabilirsin, gerçeği söylediğimden emin olabilirsin.
Estás a ver, Stell, quando te digo que és uma mulher vibrante, excitante e linda, podes crer em mim e apostar que é verdade.
Kısaca, şunu demek istiyorum çocuklarımın resimlere girmesini ve atlı karıncayla yarışlara katılmasını, duymaktan sıkıldım. Bunu çok fazla önemsemiyorum.
Resumindo, nao gosto de ouvir meus filhos falando de pularem em um desenho na calçada, conversando com joqueis, caçando raposas... lsso nao me importo tanto.
Yani ciddi ciddi konuşurduk birbirimizle. Şunu demek istiyorum... Sonuçta anlamlar sözcük değiştirirdi.
E, então, falaríamos mais a sério, ou seja, seriam os sentidos que mudariam as palavras.
Şunu demek istiyorum, ben yanıldım ve umarım beni affedersin çünkü o kokpitte sana her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
O que tento dizer é que estava errada e espero que me perdoes, porque, agora mais que nunca, precisamos de ti na cabina.
Siz çocuklar, Şunu demek istiyorum...
Quero dizer-vos... Impressionante.
Lanet olası kaşifler, abuk sabuk yerlere giderler, biraz bronzlaşıp, bir çuval kahverengi yumruyla ve tropik bir hastalıkla dönerler, bütün millet de resimlerini helaya asar. Şunu demek istiyorum,
Malditos exploradores, fazem o que querem na terra das aldrabices, voltam com uma doença tropical, um bronzeado e um saco com coisas castanhas granulosas, têm tudo facilitado e toda a gente tem quadros deles na casa de banho.
Şunu demek istiyorum, ben ve sanık sandalyelerindeki beyler Güney Afrika'nın, halkın her kesiminin bileşimiyle oluşan çoğulcu bir ülke olduğuna inanıyoruz.
Que quer dizer? Que eu e os senhores que estão no banco dos réus acreditamos que a sociedade sul-africana é plural, recebendo contribuições de todos os segmentos da comunidade.
- Şunu demek istiyorum...
- Só lhe quero dizer que...
Şunu demek istiyorum ; beni mumyalasaydı geri dönebilir miydim bilmiyorum.
Se o sujeito tivesse me embalssamado, não sei se poderia ressucitar.
Şunu demek istiyorum,... oradaki hayatım da aynı buradaki gibi, ... sadece oturup okyanusu izliyorum.
Devo te dizer, minha vida ali é tão real como a que tenho aqui... sentado e observando o oceano.
Hayatım, şunu demek istiyorum bazen istenmiyen şeyler olur ve birilerinin ilgilenmesi gerekir ve o zaman kimi arayacaksın? Kes sesini!
Gatinha, ás vezes acontecem tretas, alguém tem de resolvê-las, e quem se há-de chamar?
Şunu demek istiyorum. Tam bir baş belasısın.
Quero dizer... que és um chato do caraças.
Sadece şunu demek istiyorum.
Só queria dizer...
Yani şunu demek istiyorum...
O que quero dizer...
Sadece şunu demek istiyorum ki bence öldürmek yanlış bir şey kim yaparsa yapsın.
Só quero dizer que penso que é errado matar, seja quem for que o faça.
Sadece şunu demek istiyorum. Bu ülkede yaşamak güzel.
- Queria dizer apenas que é bom viver num país assim, onde a vida, a liberdade,
Şunu demek istiyorum bu şey bir etiket üzerime damgalanmış bir çeşit genetik işaret.
Acho que esta proteína é uma etiqueta. Um marcador genético, aplicado quando me vacinaram contra a varíola em criança.
- Şunu demek istiyorum.
- A minha questão era esta :
Şunu demek istiyorum, erkekler hep istediklerini aldılar bunca yıl. Hep orgazm oldular.
Quero dizer que hà muito tempo que os gajos têm o que querem... o seu orgasmo.
Sadece şunu demek istiyorum :
Quero dizer...
Şunu demek istiyorum,.. ... bu tartışmada önce ses tonunuza dikkat edin,.. ... sonra da Dr. Stuckart'ın Yahudileri sevdiği yanlış kanısından kurtulun.
Gostaria de pedir, relativamente ao tom desta discussão, que abandonassem a ideia errada de que o Dr. Stuckart gosta de judeus.
Bacakları başının arkasına koymak beceri sayılır mı bilmiyorum. Şunu demek istiyorum.
Mas a questão é que sou uma idiota e uma hipócrita.
Şunu demek istiyorum, tuhaf olmaya mı çalışıyorsun?
Porra, anda a perseguir-me?
Sadece şunu demek istiyorum. Seçimi sen yapacaksın.
Só digo que tu é que tens de escolher, não é ele nem o Luke.
Çünkü size şunu demek istiyorum. Soru hazırlama konusunda hep iyi olacağımı düşünmüşümdür.
Porque deixa-me que lhe diga, sempre achei que seria bom nisso.
Tamam, şunu demek istiyorum ; ve söylemek istediğim şeyin sürprizlerle, ölümle, davalarla ve cerrahlarla ilgisi yok.
Pronto, o que eu quero frisar, e tenho algo a frisar, não tem nada a ver com surpresas ou mortes ou processos ou cirurgiões.
Şunu demek istiyorum ; eğer dövüşürsen bazı şeyler çok daha güzel olabilir.
Como estava a dizer, se lutares, as coisas vão ficar bem mais agradáveis por aqui.
Şunu demek istiyorum, artık beni dinlemiyorsun.
Digo, você parece que não está me ouvindo.
Sadece şunu demek istiyorum ki, siz dans pistindeki en tatlı çiftsiniz.
Permitem-me lhes dizer que vocês dois formam o casal mais atraente deste baile?
Şunu demek istiyorum :
Acabo por dizer : " É pena o tipo ser um bandido.
Ben sadece şunu demek istiyorum. Düşündüğünden daha hassas bir yapıda olabilirsin.
- Só quero dizer que... podes estar mais cru do que imaginas.
- Şunu demek istiyorum, bu iki tip sürekli burada takılır, yer içer, kızlara vururlardı falan.
- A questão é que estes dois costumavam andar sempre por ali, Tu sabes... A beber...
Sana şunu demek istiyorum. Her şeyle ilgilenmesi gereken kişi bendim.
Só quero dizer-te... sou eu que devia ter tratado de tudo!
Şunu demek istiyorum. Burada sizlerle olduğum için çok mutluyum.
Só quero dizer... a vocês todos, que estou muito grato de aqui estar.
Şunu demek istiyorum... Hastalık riskine karşı uzak durmamız lazım.
Tivemos em conta o risco de doença.
Sadece şunu demek istiyorum Andy'ye de söyledim, katilleri tanırım ve Jason onlardan biri değil.
Apenas queria dizer... Eu disse ao Andy. Já conheci assassinos e o Jason não o é.
Şunu demek istiyorum, Sven'le anlaştığınızı biliyorum. Ama Ted Mosby muazzam yetenekli biri.
Olha, apenas quero dizer, sei que se decidiram pelo Sven, mas o Ted Mosby é extremamente talentoso, e...
Şunu demek istiyorum ki ; 9 yıldır görmediğin bir kadın ve küçük Chuck... Ee, sence Chuck kaç yaşındadır?
Só que não vês aquela mulher há nove anos, e o pequeno Chuck tem... bem, quantos anos achas que tem o pequeno Chuck?
- Şunu demek istiyorum senin mutlu olmanı istiyorum.
- Estou a dizer que... - Quero que seja feliz.
Şunu anlamış ol ki, bu maç bitmeden önce buradaki her mahkûmun güç demekle ne demek istediğimi bilmesini istiyorum. Ve o gücü kimin kontrol ettiğini de.
Para que compreendas, antes do fim do jogo, quero que todos os reclusos desta cadeia saibam o que é para mim o poder, e quem o controla.
Daha doğrusu şunu demek istiyorum.
Deixe-me reformular a pergunta.
Şunu demek istiyorum. İstasyondan ayrılmak isteyen gidebilir.
Quem quiser ser evacuado está dispensado.
Şunu demek istiyorum :
Sabes do que falo, Charlie. Não lhe tires o teu amor.
Fakat gitmeden önce bana şunu dedi, "Eğer bu iş için harika birini bulursan mükemmel demek istiyorum gitmesine izin verme."
Mas antes dela ir ela disse que se eu encontrasse alguém bom para o trabalho... Quero dizer, perfeita que não a deixasse escapar.
Şunu demek istiyorum...
O que quero dizer é...
Demek istiyorum ki, şunu dinle :
- Eu sei. - Ouve isto.
Sunu demek istiyorum, Filistin halki, bu topraklarda yasamis en eski halktir.
Eu quero dizer, o povo palestino é um dos mais antigos da região da Palestina.
demek istiyorum ki 208
demek istiyorum 56
istiyorum 518
istiyorum ki 20
şunu biliyor musun 19
şunu söylemeliyim ki 59
şunu kafana sok 20
şunu unutma 42
şunu alır mısın 16
şunu söylemek istiyorum 27
demek istiyorum 56
istiyorum 518
istiyorum ki 20
şunu biliyor musun 19
şunu söylemeliyim ki 59
şunu kafana sok 20
şunu unutma 42
şunu alır mısın 16
şunu söylemek istiyorum 27
şunu izle 69
şunu kapatır mısın 20
şunu bil ki 30
şunu al 120
şunu söyleyeyim 38
şunu görüyor musun 85
şunu da al 21
şunu keser misin 82
şunu alın 21
şunu alayım 31
şunu kapatır mısın 20
şunu bil ki 30
şunu al 120
şunu söyleyeyim 38
şunu görüyor musun 85
şunu da al 21
şunu keser misin 82
şunu alın 21
şunu alayım 31
şunu açıklığa kavuşturalım 51
şunu bir dinle 33
şunu bana ver 52
şunu oku 25
şunu söylemeliyim 21
şunu tut 56
şunu dinleyin 96
şunu iç 23
şunu yap 25
şunu dinle 257
şunu bir dinle 33
şunu bana ver 52
şunu oku 25
şunu söylemeliyim 21
şunu tut 56
şunu dinleyin 96
şunu iç 23
şunu yap 25
şunu dinle 257