Şunu kafana sok tradutor Português
97 parallel translation
Ama şunu kafana sok :
Mas ouve bem isto :
Şunu kafana sok artık, King Westley ve ben evlendik!
Mete isto na cabeça, eu e o King Westley casámos.
- Şunu kafana sok.
- Vê se entendes isto.
Şunu kafana sok, Michael'ın... karıma aşık olması umurumda değil.
Devias perceber que não me importo nada... que esteja apaixonado pela minha mulher.
Şunu kafana sok.
Vê lá se gostas disto.
Şunu kafana sok pis zenci!
Agarrem aquele preto!
Şunu kafana sok.
Será que não te entra na cabeça?
Şunu kafana sok, bugün Almanya'da her şey olabilir. En olmayacak şeyler bile. Daha yeni başladı her şey.
Deves perceber que hoje, na Alemanha, tudo pode acontecer, mesmo o improvável, e isto é apenas o início.
Şunu kafana sok, Ben.
Vamos esclarecer isto.
Otur karşıma ve şunu kafana sok.
Sente-se aí e aprenda alguma coisa.
O yüzden şunu kafana sok, Livia.
Portanto resignai-vos, Lívia.
Şunu kafana sok! Biz ortak değiliz. Kardeş ya da arkadaş da değiliz.
Não somos sócios, nem irmãos, nem amigos.
Şunu kafana sok zenci, ben kuralsız dövüşürüm.
Ouve, preto, eu jogo sujo.
Şunu kafana sok köfte.
Ouve bem isto, bola de carne.
- Şunu kafana sok.
- Deixa-me esclarecer uma coisa.
! Şunu kafana sok. Burada bir hikâye yok.
Mattie, mete na cabeça que isto não tem conteúdo.
Şunu kafana sok, Larry... Katolik kilisesinin 300 yıl önce bankacılığa girmesiyle birlikte... kirli para kavramı ortadan kalktı.
Sinto muito ter de te dizer... mas o conceito de dinheiro sujo... não existe mais há 300 anos desde que a igreja virou comércio.
Hey, şunu kafana sok.
Hey, vê lá se percebes isto.
Şunu kafana sok.
Eu compreendo isso.
Şunu kafana sok! Ong-Bak'ın gerçek değeri bu fiyatın çok üstünde.
Eu nunca prometi... que lhe venderia o amuleto.
Şunu kafana sok, küçük adam.
Ouve só, pequenote.
Şunu kafana sok ki bu lanet savaşta kimsenin bir garantisi yok.
Se posso viver e ficar atrás... eu fico atrás.
Şunu kafana sok, kardeşimle bir daha konuşursan seni pişman ederim.
Mete isto na cabeça. Voltas a falar com a minha irmã, e podes ter a certeza que te vais arrepender.
- Şunu kafana sok, Avery.
- Olha, mete isto na cabeça.
Şunu kafana sok,. Mandy seninle konuşmak istemiyor,
Meta na cabeça que a Mandy não o quer voltar a ver.
Şunu kafana sok : .. Kızımı benden çalmana asla izin vermeyeceğim.
Você não pode fazer nada.
Tabii, ama şunu kafana sok, dostum.
Sim. Ouve bem o que te digo, amigo.
Trafik polisi kılıklı. Şunu kafana sok.
Ó polícia de trânsito, vê se entendes.
Şunu kafana sok, Chris.
Vê se percebes isto, Chris.
Şunu kafana sok, eğer bir polis görürsem, Scott'ı vururum. Anlaşıldı mı?
Se eu vir algum polícia, mato o Scott.
Şunu kafana sok, burada sana ihtiyaçları yok.
Vê se entendes, não és necessário aqui.
- O kalın kafana şunu sok. Kimse başkasının yazdığı bir hikâyeyi kendi adına imzalamaz.
- Mete na tua cabeça que ninguém assina o nome numa história que outro escreveu.
Şunu kafana iyice sok bu Cheyenne'ler bölgeyi terketmekle hiç bir kanuna karşı gelmiş değiller.
Espero que entenda... que esses Cheyennes não violaram nenhuma Lei quando saíram de lá.
Şunu kalın kafana sok o paraya dokunmayacağız.
Mete isto bem na cabeça... não de tocará nesse dinheiro.
Kafana şunu iyice sok, Claudius.
Mas convence-te, Cláudio.
Şunu kafana iyice sok, benim hayatım senin etrafında dönmüyor.
Está na altura de perceberes que a minha vida não gira à volta de ti.
Ve şunu iyice kafana sok!
E compreende isto :
Şunu kafana sok, sensiz gitmeyeceğiz.
Não vamos sem você.
Şunu kafana iyice sok, bunu sona erdirmek için istedikleri tek şey bizim ölmemiz.
Mete isto na tua cabeça. A única forma de eles acabarem com isto é connosco mortos.
Şunu o kafana sok.
Diz-nos a verdade.
Önce sen kafana şunu sok.
Ponha um fato na sua.
Şunu iyice kafana sok Lino.
E escuta bem, Lino.
Şunu kafana sok.
Olha, vê se pões uma coisa na cabeça.
Şunu kafana iyice sok.
Veja lá se entende bem.
Şimdi kafana şunu iyice sok?
Porque não metes isso na tua cabeça?
Şunu lanet olası kafana sok! Artık bitti!
Mete uma coisa na cabeça, acabou-se!
Şunu kafana iyice sok.
Vê se te mentalizas disto.
Şunu iyice kafana sok, kardeşim.
Devo avisar-te desde já, irmão.
Gel buraya. Şunu kafana iyi sok.
Fique sabendo.
Şunu kafana iyi sok..
Percebe uma coisa.
Şunu kafana iyi sok.. Seni nodan uzak tutabilmek için yapamayacağım hiç bir şey yok. Hiçbirşey.
Vê se entendes isto, não há nada que eu não faça para te manter longe dela.
sokak 96
sokakta 53
sokaklarda 17
şok oldum 31
sokağa çıkma yasağı 17
sokrates 16
şok edici 22
şokta 25
sökül paraları 17
şunu biliyor musun 19
sokakta 53
sokaklarda 17
şok oldum 31
sokağa çıkma yasağı 17
sokrates 16
şok edici 22
şokta 25
sökül paraları 17
şunu biliyor musun 19
şunu söylemeliyim ki 59
şunu demek istiyorum 22
şunu unutma 42
şunu alır mısın 16
şunu söylemek istiyorum 27
şunu kapatır mısın 20
şunu izle 69
şunu bil ki 30
şunu söyleyeyim 38
şunu al 120
şunu demek istiyorum 22
şunu unutma 42
şunu alır mısın 16
şunu söylemek istiyorum 27
şunu kapatır mısın 20
şunu izle 69
şunu bil ki 30
şunu söyleyeyim 38
şunu al 120
şunu da al 21
şunu görüyor musun 85
şunu keser misin 82
şunu alayım 31
şunu alın 21
şunu açıklığa kavuşturalım 51
şunu bana ver 52
şunu bir dinle 33
şunu söylemeliyim 21
şunu tut 56
şunu görüyor musun 85
şunu keser misin 82
şunu alayım 31
şunu alın 21
şunu açıklığa kavuşturalım 51
şunu bana ver 52
şunu bir dinle 33
şunu söylemeliyim 21
şunu tut 56
şunu oku 25
şunu dinleyin 96
şunu yap 25
şunu gördün mü 104
şunu iç 23
şunu dinle 257
şunu tutar mısın 45
şunu giy 25
şunu duydun mu 29
şunu dinleyin 96
şunu yap 25
şunu gördün mü 104
şunu iç 23
şunu dinle 257
şunu tutar mısın 45
şunu giy 25
şunu duydun mu 29