Anlamadığım bir şey var tradutor Russo
139 parallel translation
Kitty, anlamadığım bir şey var.
Кити,..... мне нужно понять, в чем дело.
Anlamadığım bir şey var, Susan : Bunu daha önce yapmadığını nereden biliyorsun?
Я одно не понимаю, откуда ты знаешь, что еще не собирала их?
Anlamadığım bir şey var neden bunu burada kendi elemanlarınla yapmayıp bize geldin?
- Одного не понимаю. Почему вы не можете сделать это сами со своими людьми?
Anlamadığım bir şey var.
- Но одного я понять не могу.
Sör George, anlamadığım bir şey var.
Сэр Джордж. Я не понимаю одного.
Anlamadığım bir şey var. Inglethorp, neden tutuklanmaya o kadar istekliydi?
Я только не понимаю почему Инглторп явно желал, чтобы его арестовали.
- Gerçi anlamadığım bir şey var.
Я только одного не понимаю.
Beyler. Yine de anlamadığım bir şey var.
Ну, ребятушки, я не могу понять одно.
Anlamadığım bir şey var.
Я так и не смог понять, что имела в виду ваша мать, закричав :
Anlamadığım bir şey var.
Я чего-то не понимаю.
Yine de anlamadığım bir şey var.
Однако, я кое-что не понимаю.
Anlamadığım bir şey var.
Вот чего я не понимаю :
Hala anlamadığım bir şey var.
Я одного не понимаю.
Ama anlamadığım bir şey var, Mösyö Poirot.
Но вот что я не понимаю, месье Пуаро.
John, anlamadığım bir şey var. Savaşlar neden çıktı?
Джон, и все-таки я не понимаю, зачем воевать?
Zathras, anlamadığım bir şey var.
Затрас, есть что-то, чего я не понимаю.
Anlamadığım bir şey var.
Есть только одна вещь, которой я не понимаю.
Anlamadığım bir şey var.
Я вот что-то не понимаю.
Anlamadığım bir şey var.
Я не поняла.
Anlamadığım bir şey var. Hep, mutlu olacağımız bir yeri hedeflemiştik.
Наша цель - сделать всех более счастливыми.
Anlamadığım bir şey var.
Знаешь, кое-чего я просто не понимаю.
Aslında anlamadığım bir şey var.
Откровенно говоря, не вижу на то причин.
Anlamadığım bir şey var.
Я не понимаю ещё одну вещь.
Anlamadığım bir şey var.
Одного я не понимаю...
Ama baba... anlamadığım bir şey var.
- [Болтовня] - Но, папа. Я что-то не совсем понимаю.
Fakat anlamadığım bir şey var, eğer bu fidanlık böyle dertler çıkarıyorsa neden ona hala bakıyorsunuz ki?
Я не понимаю, если питомник доставляет столько забот, почему вы сохраняете его?
Anlamadığım bir şey var.
Я не понимаю.
Evet ama anlamadığım bir şey var.
Да, но чего то я не понимаю.
Mary, anlamadığım bir şey var. Beni şaşırtıyor.
Мэри, меня кое-что поражает, и я не могу этого понять.
Anlamadığım bir şey var.
Я одного не понимаю.
Anlamadığım bir şey var, nasıI olur da beyzboldan bahsetmezsin?
Я что-то не понимаю, почему вы совсем не говорите о бейсболе?
Ayrıca, anlamadığım bir şey var. Neden Alex?
И еще я не понимаю, почему именно Алекс?
Bilirsin, sadece anlamadığım bir şey var.
" наешь, есть одна вещь, которую € не понимаю.
Peki anlamadığım bir şey var.
Но все же я не понял одного.
Anlamadığım bir şey var.
Я этого не понимаю.
Bana anlattığın her şeye inanmak istiyorum, Brett ama anlamadığım bir şey var.
Я хочу поверить в то, что ты говоришь, но я кое-чего не понимаю.
Anlamadığım bir dolu şey var.
Я не понимаю многих вещей.
Burada anlamadığım bir şey var.
- Мистер Спок. - Капитан.
Anlaşılan anlamadığınız bir şey var, bunu size açıklayacağım.
Кажется вы не поняли. Я объясню вам.
Bir şey var burada tam anlamadığım Unutmaya da çalıştığım
Что-то здесь я не совсем понимаю И хотя пытаюсь, все время забываю
Anlamadığın bir şey var mı?
Если считаешь, что я плохо объяснил, можешь подать жалобу.
Anlamadığım bir şey var.
Я только одного понять не могу.
Anlamadığım tek bir şey var Bizim kurtarıcımız olduğunu nasıl ilan edebiliyorsun? Sana karşı gelenlerin basitçe ortadan çekildiklerini mi sanıyorsun?
Прежде, чем ты сядешь в свой автобус, прежде, чем ты попадешь в группу забвения, скажи мне, каким образом человек, подобный мне, может изменить ход этой извечной игры?
Anlamadığım bir şey daha var :
Вот ещё кое-что, чего я не понимаю
Anlamadığım tek bir şey var neden buraya geldi?
Я одного не пойму почему он прибыл сюда?
Anlamadığım şey bir meleği nasıl durdurabilirim ki? Bir de iki tane var!
" нтересно, ну как € остановлю ангела, даже двух?
Nick, kusura bakma ama anlamadığım bir şey mi var?
Ник, извини. Может, я тут чего-то не понимаю?
Her yerde hukuk dilinde yazılmış, anlamadığımız bir sürü şey var.
Юридический язык, он повсюду. Но это не значит, что все его понимают.
Bu dünyada anlamadığım bir sürü şey var.
В мире есть много вещей мне не понятных.
Anlamadığınız bir şey var mı?
Всё понятно?
Bunda anlamadığın bir şey var mı?
Что-нибудь непонятно?
bir şey var 114
bir şey var mı 140
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamıştım 59
bir şey var mı 140
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamıştım 59
anlamı nedir 18
anlamı ne 66
anlamsız 76
anlamak istiyorum 20
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamıyormusun 20
anlamı ne 66
anlamsız 76
anlamak istiyorum 20
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamıyormusun 20