Ağlamayı bırak tradutor Russo
60 parallel translation
Tamam o zaman. Ağlamayı bırak ve gülümse.
Тогда перестань плакать и улыбнись.
Tamam artık, ağlamayı bırak.
Перестаньте плакать.
- Ağlamayı bırak da bana bak.
- Перестаньте плакать и посмотрите на меня.
- Ağlamayı bırak, olur mu?
- Перестань плакать.
Ağlamayı bırak.
Ты плакала? Мужайся.
Böylece ağlamayı bırakırsın.
Платье в твоей комнате.
Ağlamayı bırak şimdi!
Не плачь.
Ağlamayı bırak ve babanla dövüş.
Прекрати ныть и дерись со своим отцом.
- Ağlamayı bırak.
- А, хорошо почистил.
Oh, ağlamayı bırak. Ağladığında yüzün ne çirkin oluyor.
Посмотри, какое у тебя некрасивое лицо, когда ты плачешь!
Küçük bir kız gibi ağlamayı bırak.
Хватит ныть, как девчонка.
Ağlamayı bırakıp anlat ona.
Просто перестань плакать и скажи ему.
Ağlamayı bırakıp kendimi tutmak için dudaklarımı ısırdım.
Я перестал плакать, я лишь кусал губы, пытаясь сдержаться.
Lütfen ağlamayı bırak.
Пожалуйста, перестань плакать.
Dostum, ağlamayı bırak.
завязывай ныть!
Şimdi kalk, ağlamayı bırak, ve yeniden inşa et.
перестань ныть и отстрой все снова.
Ağlamayı bırak, gözyaşları için zamanımız yok.
А теперь прекращай плакать, у нас нет времени на слезы.
Ağlamayı bırak, teyze Susan.
Боже, хватит плакать, тётушка Сьюзан.
Ji Hyun'un kaza geçirmesi bir yana çıldıracağım artık! Ağlamayı bırak senin yüzünden içimi bile dökemiyorum.
С момента аварии я должно быть схожу с ума, но из-за тебя, я не смела проронить и слезинки.
Ağlamayı bırak, Fishlegs.
Хватит ныть, Рыбьеног.
- Ağlamayı bırak, Snotlout.
Хватит ныть, Сморкала.
Hadi, ağlamayı bırak.
Ну, не плачь.
- Yürüyün! - Bay Skinner, ağlamayı bırakın.
Давай!
Bacım ağlamayı bırak.
Не плачь, сестренка.
Ağlamayı bırak Seni daha güçsüz yapacak.
Перестань плакать, а то ты станешь слабее.
Anne, ağlamayı bırak.
Мам, прекрати плакать.
Henriette, lütfen ağlamayı bırakır mısın?
Генриетта, пожалуйста, прекрати плакать?
Ağlamayı bırak Carter.
Утри слёзы, Картер.
Eğer ağlamayı bırakırsan rahatlarsın.
♪ Если ты перестанешь плакать ♪ ♪ Станет уже гораздо легче... ♪
Ağlamayı bırak.
Перестань.
Ağlamayı bırakın, benim Timbuktum hep burada olacak
Не плачь, мой Тимбукту всегда будет здесь.
Yani ağlamayı bırak, seni bu halde görürse tekrar kovacaktır.
Так что прекращай реветь, а то она снова тебя уволит, если увидит такой.
Ağlamayı bırak Ajan Parrish.
Перестань плакать, агент Пэрриш.
Neden ağlamayı bırakıp bana biraz viski getirmiyorsun?
Налей мне стаканчик.
Bırak ağlamayı, bana bak.
Не плачь. Посмотри на меня.
Hadi ama, bırak artık ağlamayı.
Ну ладно, не плачьте.
Bırak ağlamayı.
Перестань плакать.
Ağlamayı bırak.
Хватит плакать.
Ağlamayı bırak.
И прекрати реветь.
Bırak ağlamayı.
Не плачь.
Ağlamayı bırak tatlım.
Не плачь!
Bırak ağlamayı dostum.
Хватит плакать.
her şey için ağlamayı bırak.
Не плачьтесь по пустякам.
Bırak ağlamayı.
Хватит плакать.
Bırak ağlamayı.
Успокойся.
Lütfen bırak ağlamayı artık.
Пожалуйста, просто перестань плакать.
Gerçek dünyanın Glee kulübü gibi, istediğin zaman bırakıp ağlamayı kesip birbirinize konfeti attığınızda geri dönemeyceğin bir yer olmadığını öğren.
который можете покинуть дважды, если вы не заняты рыданиями, или не сыплете друг на друга конфетти.
Bırak şimdi ağlamayı!
Успокойся.
Hadi evlat, bırak şu ağlamayı.
Come on, kid, quit crying.
Bırak ağlamayı, süper babanın bir şişe sütü var burada.
Перестань плакать, супер-папа с бутылкой молока уже здесь.
Bırakın ağlamayı.
Не плачь.
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakmam 34
bırakma beni 65
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakmam 34
bırakma beni 65
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın gitsinler 39
bırak artık 86
bırak gitsinler 68
bırak şimdi 60
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın gitsinler 39
bırak artık 86
bırak gitsinler 68
bırak şimdi 60