Diyorduk tradutor Russo
391 parallel translation
Ne diyorduk? Güçlü.
Я стану сильнее.
Ona sürekli maça kızı verirdim, Kirli Dora diyorduk ona.
Всегда отдавала ему даму пик. Мы звали ее Грязная Дора.
Kendimize detektif diyorduk.
Мы называли себя детективами...
- Ee, ne diyorduk?
- Хорошо, на чем мы остановились?
Senin için yalancı diyorduk, doktor.
Мы ждали в засаде, доктор.
"Rabbim, tüm kalbimle tövbe ediyorum." - İyi de, sonra ne diyorduk?
Господи, я всем сердцем раскаиваюсь во всех содеянных грехах, и я...
Kürdan Charlie nedeniyle kalbi kırılmıştır diyorduk.
Думали, тебе конец из-за Зубочистки Чарли.
- Herneyse, kırılan ışık diyorduk.
- Давайте лучше... о преломлении лучей.
Ne diyorduk?
О чем я там говорил?
Ona öyle diyorduk.
Мы его так звали.
- Ne diyorduk? - Hastanedeki sıralama.
Хотите, я покажу вам наше хозяйство?
Arabanızı ödünç alabiliriz diyorduk.
Можем мы взять машину?
Helen diyorduk ondan gerçekten çok hoşlanıyorum.
Вернёмся к Элен. Честно говоря, она мне очень нравится.
- Evet, ne diyorduk? - Kızlar.
Итак, о чем мы говорили?
Hele bir öğrenmeyin, gözlerinizi nasıl oyuyorum. Ve... nasıl diyorduk? Sizi marizlerim!
Если не выучите - моргалы выколю, пасти порву, и как их, носы пооткушу.
Hayır, biz Corleone ailesi diyorduk, senatör.
Мы называли её семьёй, сенатор. Мы называли её семьёй.
Evet, ne diyorduk biz? Şampanya.
Нам просто необходимо шампанское.
Ona Straffer Jack diyorduk.
Мы звали его Джек Бомбардир.
Ne diyorduk? Mösyö Franck?
Так на чем мы остановились?
Saksı diyorduk.
Берёшь горшки?
Böyle harika bir ilişkimiz var " diyorduk.
" Как мы счастливы. У нас потрясающие отношения.
Bir daha onu görmeyiz diyorduk ama şansımıza ya da şanssızlığımıza... yarım saat önce aradı. Kasabadan kendisini alması için Mehrdad'ı aradı.
Мы думали, что, возможно, никогда его не встретим, но, к счастью - или, к несчастью - он позвонил полчаса назад и попросил Мейрдада подбросить его до города, следовательно, он не ушёл.
Henüz oradan çıkamamıştık ve "Of, bugün ne yapabiliriz?" diyorduk.
Такого не было, что мы приходим и говорим : "Ну, что делаем сегодня?"
Biz de "sen yaklaş Francis, sen yaklaş." diyorduk.
Мы отвечали : "Ты давай ближе, Фрэнсис. Ты подходи".
Knife River'da biraz çalarız diyorduk, ama kamyonetimizin lastiği patladı.
Мы должны были играть в Найф Ривер, но у фургончика спустило колесо.
Her neyse, ne diyorduk?
Да о чём же мы говорим?
- Ona ne diyorduk? - Körkun, hem de çok korkun.
Что вы хотите ей сказать?
Geçen gün ne diyorduk hani?
О чем мы говорили на днях?
Neyse, bu meyve sepeti işine başladığımızda kendimize "Üç Milahşörler" diyorduk.
Вот как мы с друзьями затеяли эту торговлю фруктами в корзинках Мы называем себя "Три фрушкетера"
Bunun için ona öyle diyorduk.
Даже поговорка такая есть :
- Evet, ne diyorduk?
- Что же это может быть?
Giydiği paltonun uzunluğundan dolayı ona Baş Rahibe diyorduk.
Мы называли его Старшая Мама... из-за продолжительности его привычки.
Dümen diyorduk...
Пожалуйста, слушайте меня!
Biz, birlikte daha çok zaman geçirmememiz ne kadar kötü diyorduk.
Мы просто говорили о том как жаль, что мы не проводим больше времени вместе.
Ahbap, maymun diyorduk?
Приятель, а моя мартышка?
Kesin kızarmıştır diyorduk.
Mы дyмaли, ты мepтв.
Mahkemede ne diyorduk?
Жарко было в том суде, помнишь?
Hepimiz ona Molly diyorduk.
Мы все звали ее Молли.
Annenle ben bu Cumartesi üçünüzü golf sahasına sürükleyip sıkıcı yaşlı insanlarla demir sopa sallayarak vakit geçiririz diyorduk.
Твоя мать и я думали в эту субботу прихватить вас троих туда где проводят время с клюшками скучные старики.
Ne diyorduk doktor?
Что вы говорили, доктор?
Ne diyorduk...
Как я сказал...
Bizimkine "Yeşil Yol" diyorduk.
Нашу мы называли "Зелёной Милей".
Ne diyorduk?
Как ты это называешь?
Özür dilerim. Ne diyorduk?
На чём мы остановились?
Peki gözlemeler hakkında ne diyorduk?
Ну, а оладьи хоть сделаешь?
Biz de sincapların neden sesi çıkmıyor diyorduk.
А я думал, чего птицы замолчали?
Biz buna Serbest Yazılım diyorduk ama insanlar kalktılar bunu "Beleş" kavramıyla birleştirdiler.
Мы называли это Свободным ПО, но люди воспринимали термин "Свободное" так же, как "Бесплатное",
Aileye alınmak için genç diyorduk. Öyle şeyler.
- Да ничего, обсуждали, что он рано всего добился и все такое.
Hiçbir şey anlamadım. Evet, diyorduk ki...
- Мы говорили, что...
Ne diyorduk?
" ак о чем это мы?
Ne diyorduk?
Ќа чем мы остановились?
diyorsun 241
diyorum 468
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorlar 355
diyorsun ki 51
diyor ki 279
diyorlar ki 68
diyorum 468
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorlar 355
diyorsun ki 51
diyor ki 279
diyorlar ki 68