Göre tradutor Russo
60,786 parallel translation
Tıbbi kayıtlarına göre, 11 yaşındayken... öğrenme güçlükleri teşhis edildi.
Согласно его медкарте, у него диагностировали трудности с обучением в 11 лет.
Soruşturmamla ilgili kayıtlara göre, Michael Farmer hakkında 18 Haziran 2009'da annenin şikayeti var. Michael Farmer'ın size... tecavüz ettiğini iddia ediyor.
Согласно записям, которые я получил с связи с дознанием, которое провожу, жалоба на Майкла Фармера была подана 18 июня 2009 года вашей матерью, заявившей, что Майкл Фармер вас изнасиловал.
Neye göre?
Относительно чего?
Elbette diğer ev eşyalarına göre farklı görüneceklerdi.
Конечно, они бы отличались от других предметов домашнего обихода.
Anladığıma göre, Will eski vekil Snyder'dan geçiş izni aldı ve duvarın diğer tarafına geçti.
Как я поняла, Уилл получил транзитный пропуск от бывшего коменданта Снайдера и вышел за Стену.
İddiaya göre çeteler ve konuklar bir anlaşma yaptılar.
Предположительно, главари и оккупанты заключили сделку.
Dr Bakshi söylediğine göre tam iyileşemeyebilirmiş - - en azından aklı.
Доктор Бакши сказал, что он может не поправиться - во всяком случае, его разум.
Evet, görünüşe göre tekrar buluşmaya karar vermişler.
Дa, бyдтo нa вeчep выпycкникoв coбpaлиcь, чepт вoзьми.
Aldığımız raporlara göre, işini oldukça seviyor gibi.
И, судя по нашим отчетам, он, поxоже, очень любит свою работу.
Kayıtlara göre 21 dakikada gelmişler.
Coглacнo пpoтoкoлy, им пoтpeбoвaлacь 21 минутa.
Ve bu aile dostu, Philip'e Şala geleneklerine göre yaşamayı öğretmiş.
Этот друг семьи научил Филиппа, как жить по семейному кодексу Шала.
Suç mahallindeki ilk değerlendirmemize göre mutfaktaydı.
На основе нашей предварительной оценки места преступления он был на кухне.
Söylentilere göre durumu iyi değilmiş.
Ходят слухи, что он болен.
Yaşına göre, sırada bekleyip de hiçbir şey yiyemediğimiz günleri hatırlıyordur.
В очереди ему ждать приходилось. Он достаточно взрослый, чтобы помнить времена, когда и стоят не за чем было.
Benim resmi bir eğitim alma fırsatım olmadı ama okuduklarıma göre kuzeydeki son kral Torrhen Stark'tı. O da atalarımdan Aegon Targaryen'e diz çökmüştü.
Я не получила должного образования, но могу поклясться, что читала, будто последним королем Севера был Торрхен Старк, преклонивший колено перед моим предком, Эйегоном Таргариеном.
Öğrendiklerimize göre iyi bir delikanlıymış.
По всем сведениям, он был достойным юношей.
İnsanların aklı böyle büyük sorunlara göre tasarlanmamıştır.
Люди не созданы для решения таких глобальных проблем.
Görünüşe göre ak gezenleri ve askerlerini öldüren silahlara dönüştürülebiliyormuş.
Из него якобы можно делать оружие, способное убить Белых Ходоков и их воинство.
Son düşüncelerime göre Ejderha Kraliçesi'yle bir uzlaşma kısa vadede çıkarımıza olabilir.
Я пришла к мнению, что в данный момент примирение с королевой драконов может способствовать нашим интересам.
- Ona göre epey zayıfsın.
— Ты гораздо стройнее.
İstihbarata göre Arias'ın elinde artık B.O.S. da var.
Разведка говорит, что у Ариаса есть БОО. ГЛЕНН АРИАС
Polis raporlarına göre şüpheliler silahlı teröristlerdi.
По данным полиции подозреваемые были вооруженными террористами.
Test ilacının aşı olarak işe yaradığını bildiğimize göre vakit kaybetmeden bunu diğer laboratuvarlara göndermeliyiz.
Мы узнали, что лекарство действует как вакцина, и нам надо срочно послать его остальным лабораториям.
Genç yaşınıza göre oldukça zeki birisiniz.
Для столь молодой девушки вы довольно талантливы.
Artık işe yaradığını bildiğime göre ekibimin elinde araştırmam ve kanım var.
Узнав, что оно действует, я дала моей команде исследования и мою кровь.
Profesör Chambers'ın araştırmalarına göre virüs sıcağa dayanamıyor.
Исследование Чемберс показало, что вирус неустойчив к жаре.
Komünistlere göre kötü adam benim, onlar değil.
Для коммунистов это я плохой человек. Не они.
Bir batıl inanca göre, geri giden Merkür görmek kötü şans getirirmiş, ve aşk hayatını mahvedermiş.
Знаешь, есть примета, что обратный Меркурий несет несчастья и может сильно подпортить личную жизнь.
Ev dolaşmak pek ona göre değil.
Ему не нравится сидеть дома.
Görünüşe göre elementleri kullanabiliyormuşum.
Очевидно, я мог управлять элементами.
Arkadaşlar pek bana göre değil.
Ну, дружба - это не свосем моё.
Evet, bize göre bir çöp.
— Да, для нас это мусор.
Bana göre burası, mucizelerin basitçe gerçekleşmediğin hatırlatıcısı.
Для меня это место - напоминание, что чудеса не происходят просто так.
Duyduğuma göre adam bulmakta sorun yaşıyorlar.
Говорят, им срочно нужны люди.
Deneyimlerime göre aile bağı herşeyi aşabilir eğer ona bir fırsat verirsen.
Мой опыт говорит, что кровь никогда не подведёт, если дать ей шанс.
Duyduğuma göre, eşleştirme özgeçmişine rağmen şu anda yalnız yaşıyormuşsun.
Говорят, несмотря на свои навыки коммуникации, сейчас вы живёте одна.
Görünüşe göre Noah bıçaklanmadan bir saat önce üniversiteden yaklaşık 10 mil uzakta Jersey turnikelerinde ödeme yapmış.
Вроде как, обнаружили какую-то оплату на автодороге Нью-Джерси, в десяти милях от университета, за час до нападения на Ноа.
Duyduğuma göre, bu topluluğun... çok iyi bir üyesisiniz ve insanlar gerçekten size saygı duyuyorlar.
Говорят, что вы – выдающийся член местной общины, люди берут с вас пример.
Benim inancıma göre bu bir cinayet.
А по моей – убийство.
- Görünüşe göre hepsi değil.
Похоже, не всю.
Hastaneler şahsi duygularıyla profesyonel kararları ayıramayanlara göre değildir.
Больница не место для тех, кто не разделяет личное и служебное.
Verilerime göre bu hastanenin gördüğü en iyi şef sendin.
Ну, согласно моим данным, вы были наилучшим главой за все время.
Hasta klinik deneyimize katılıyor. Deney kurallarına göre bu kadar büyük bir ameliyat geçirirse deney ilacını almaya uygun olmayacak.
Она участница нашего исследования, а обширная операция по правилам исследования исключит его из нее и она не сможет принять испытуемое лекарство.
İlk tahlil sonuçlarına göre Peter'ın beyninde subaraknoid kanama var. Espri anlayışı bu yüzden gelişti.
Предварительные тесты показали, что у Питера субарахноидальное кровоизлияние головного мозга, оно и вызывало юмор.
- Duyduğuma göre yakayı sıyırmış
- Я слышала, что она поправится.
Kadim yasalara göre bu gezegeni barış içinde terk etmeye mahkumlar.
Они связаны священным законом покинуть эту планету.
Senin bulduğuna göre de, görüntüledikleri en çok yerler Krakow'un baktıklarını gösterir.
По их наиболее просматриваемым снимкам ты и узнала, за чем он наблюдает.
Ofisimde olduğuna göre, demek ki onun bilmediği bir şeyi biliyorsun.
Раз уж ты в моем кабинете, ты думаешь, что знаешь то, чего он не знает.
Çin sitelerinde uydunun algılanmasının tutarsızlıkları hakkında bir makale çıktı ve devletin istatistiklerine göre bildiriler yayınlandı.
Вышла статья о выявленных спутниками расхождениях между публикуемой отчётностью и данными государственной статистики.
Her bir kişinin ücreti bu müvekkilimin takdiri eşliğinde firmadaki değerlerine göre ödenir.
Каждый получает сумму, которую определяет мой клиент, в зависимости от их ценности для фирмы.
Şartlarımıza göre.
На наших условиях.
gore 22
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
göremiyorum 394
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
göremiyorum 394
göreyim seni 19
görevin 17
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
görebiliyorum 215
göremezsin 24
göreyim 23
görelim 143
görev çağırıyor 20
görevin 17
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
görebiliyorum 215
göremezsin 24
göreyim 23
görelim 143
görev çağırıyor 20