Kısa bir süre tradutor Russo
1,926 parallel translation
O benim kısa bir süre önceki hâlimdi.
Таким я был совсем недавно.
Kısa bir süre içinde, eski halime dönmüştüm.
Словом, я вернулся.
Kısa bir süre önce bu ovalarda.. iki anne, onları bulup yok etmek isteyen güçlerle mücadele etti.
Не так давно на этих равнинах двум матерям пришлось противостоять разрушительным силам.
Elizabeth, bizimle sadece bir yıl gibi kısa bir süre çalışmış olsan da seni her zaman aileden biri olarak göreceğimizden emin ol.
Элизабет, хоть ты и проработала с нами всего год... Мы хотим, чтобы ты знала - теперь ты навсегда часть семьи ДЖЕМС.
Boru hattında çıkan hadiseden sonra pek de uzun bir zaman geçmemişti ki sabah, kahvaltından kısa bir süre sonra Ahab, alışıla geldiği gibi kamarasının merdiveninden güverteye çıktı.
Тогда прошло совсем немного времени после дела с трубкой, и вот как-то поутру, после завтрака, Ахав, по своей привычке, поднялся на шканцы.
- Kısa bir süre önce.
- Причём совсем недавно.
Kısa bir süre sonra etkilerini hissetmeye başlayacaksınız.
Это займет несколько минут прежде чем вы почувствуете эффект.
Evet kısa bir süre önce bu cinsin dişisini bulduk bu ikisini bir araya getirerek bu cinsi yok olmaktan kurtarmayı umut ediyoruz.
Да, и недавно мы нашли самку. Мы хотим свести их вместе, чтобы спасти этот вид.
Çok kısa bir süre içinde altı yıldızlı bir otel ve golf sahası olmasını bekliyordum.
Я надеялся, здесь будет 6-ти звёздочный отель и поле для гольфа.
Bu çok kısa bir süre, Kenneth.
График очень жёсткий.
Kısa bir süre tahmin etmeyi sürdürün.
Однако позвольте подержать вас в неведении еще некоторое время.
Evet, kısa bir süre.
Да и правда.
Kısa bir süre önce bizden de haberin yoktu.
Ты и о нас не так давно узнал.
Vaov. Görünüşe bakılırsa para Hixton'ı kısa bir süre için başka bir insana dönüştürmüş.
Звучит так, будто деньги действительно превратили Никстона в совершенно другого человека ненадолго.
Yani dairesinde öldürülmeden kısa bir süre önce Jay Hixton ile birlikte olman sadece bir tesadüf?
Так это просто совпадение что вы были с Джеем Хикстоном как раз перед тем как он был застрелен в своей квартире?
Ölmeden kısa bir süre önce Sarah Cutler, birinin ona ihanet ettiğini söylemiş.
Well, shortly before she died, Sarah Cutler said that someone had betrayed her.
Kısa bir süre, Wilson-Phillips'in grubunda tef çalışmıştım.
Недолго я играла на тамбурине для Уилсон-Филипс.
Kısa bir süre disko sihirbazlığı yapmıştım.
Если вкратце - я стала королем диско.
Kısa bir süre önce ziyaretine gittim, ve şu anda aramız nasıl bende bilmiyorum.
Я недавно ездила его навестить, и... Я правда не знаю, вместе мы, или нет, или...
Kısa bir süre evvel Sanaa'ya indi.
Он только что сошел с самолета в Сана.
Bence 6 ay, mağdur eden birinden mağdur konumuna geçmek için çok kısa bir süre.
Ну, я думаю, что шесть месяцев - слишком короткий срок, чтобы из мучителя превратитсья в жертву.
Kısa bir süre önce Bay Louis Canning size bir dosya gönderdi mi?
- И вы недавно выслали документ мистеру Луису Кэннингу?
İlaç onu öldürecek ama öldürmeden hemen önce ona söylediğim her şeyi yapacak kısa bir süre olacak.
Наркотик прикончит его, Но до этого будет приятный момент, когда он сделает все, о чем я его попрошу.
Hakime iki kere ödeme yaptığını öğrendim. Bir yıl önce imzamı notere onaylatmak için ve tekrar kısa bir süre önce ortadan kaybolması böylece onu sorumlu tutmamam için.
Я обнаружила, что она заплатила судье дважды - годы назад за то, что он заверил мою подпись, и ещё раз - недавно, чтобы он исчез.
Kısa bir süre öncesine kadar, öldüğünü bile bilmiyordum.
Я до недавнего времени даже не знала, что она мертва.
Evimi kaybettim. Kısa bir süre önce erkek kardeşimi kaybettim.
Недавно потерял брата.
Ondan kısa bir süre sonra ifadesini değiştirdi.
И сразу после того как она ушла он отказался от своих показаний.
Kısa bir süre sonra, sana Propofol vermeye başlayacağım.
Через некоторое время, я начну все фиксировать.
Kısa bir süre önce beni öldürmeye çalışan birinden beni kurtardı.
Рэйлан Гивенс... спасший мою жалкую задницу не так давно от человека намеревавшегося убить меня.
Bayan Johnson kısa bir süre önce geçmişte yaptıklarımdan bazılarını öğrendi, Raylan.
Угм, Миссис Джонсон недавно ознакомилась с моей биографией, Рэйлан.
İlki madendeki son günümde ve diğeri de kısa bir süre önce.
Первый был в мой последний день на шахте, а другой произошел не так давно.
Duydunuz mu emin değilim kısa bir süre önce Black Pike tarafından işe alındım.
Я не уверен, что вы слышали, но недавно я начал работать на Black Pike.
Kısa bir süre içinde halka geri dönersin.
Я уверен, тебя выпустят в общество в ближайшее время.
Dikkatleri kısa bir süre için dağıtabiliriz.
Время ограничено. Мы ненадолго сможем отвлечь охрану.
Kısa bir süre önce.
Недавно развелась.
Ama saldırıdan çok kısa bir süre önce Ajan Schrader'a bir telefon geldi. Böylece avantaj ona geçti.
Агенту Шрейдеру позвонили и предупредили за минуты до нападения, что дало ему преимущество.
Kısa bir süre görüştük.
Мы немного наверстали упущенное.
Ama tahmin etmek gerekirse, bu adam Yüzbaşı Nolan gemide vurulduktan kısa bir süre sonra öldürülmüş.
Но если говорить приблизительно, я бы сказал, что его убили почти после того, как убили нашего лейтенанта на круизном корабле.
Üstelik bu kadar kısa bir süre içerisinde... En kısa zamanda iyileşip,... hayatıma ve çılgınca şeyler yapmaya devam edeceğim.
Совсем-совсем скоро... я начну поправляться, снова буду делать всякие глупости и наслаждаться жизнью.
Bundan kısa bir süre sonra George Paris'e gitti.
Через некоторое время Джордж уехал в Париж.
Bazılarınızın da bildiği gibi Bay Harvey Gunnolds geçen Çarşamba hastanede kısa bir süre yattıktan sonra aramızdan çok erken ayrıldı.
Как некоторым из вас уже известно, мистер Харвей Ганнолдс скоропостижно скончался в прошлую среду после недолгого пребывания в больнице.
Yabancı bir dili kısa süre dinlesem dahi, akıcı bir şekilde konuşabiliyordum.
Даже краем уха услышав любой язык, я уже знал его.
Kısa bir süre konuştuk ama...
Эмили Дэлримпл.
Kısa süre önce bir arkadaşım taksi tarafından ezildi.
У меня был друг, не так давно попавший под такси.
Minnesotalı genç bir kadın kısa süre önce Çin'e gitmiş.
Молодая женщина из Миннесоты. Ездила в Китай.
Adriana, eğer burada kalırsan bu senin şimdiki zamanın olur ve kısa süre sonra başka bir zamanın hayalini kurmaya başlarsın. O zamanı "altın çağ" sanarsın.
Адриана, если ты здесь останешься и сделаешь это своим временем, тогда, очень скоро, ты станешь думать, что было какое-то другое время, которое ты назовешь великой эпохой.
Kısa bir süre kalıp hemen gidiyor musunuz?
Вот так срываетесь и едете?
Neredeyse bir aydır orada ve Sanaa'dan kısa süre evvel ayrıldı.
Он вернулся туда месяц назад, и ему пришлось уехать из столицы, из Саны.
Sağlığını tehdit eden bir şey olmadan işlemi en kısa süre içerisinde ayarlamak istiyorum.
Хочу назначить процедуры, как можно скорее. Пока нет угрозы её здоровью.
Evet, maalesef şu anda sana verebileceğim bir şey yok elimde ama kısa süre sonra döneceğim ve o zaman çok param olacak.
Да, боюсь, что сейчас мне нечего тебе предложить но очень скоро я вернусь и буду просто неотразим.
Olaydan kısa bir süre sonra.
- Вскоре после того, как это произошло.
kısa bir süre sonra 28
kısa bir süre için 27
kısa bir süre önce 26
kısa bir süreliğine 17
bir süre sonra 89
bir süre 55
bir süredir 49
bir süre önce 40
bir süreliğine 93
bir süre için 43
kısa bir süre için 27
kısa bir süre önce 26
kısa bir süreliğine 17
bir süre sonra 89
bir süre 55
bir süredir 49
bir süre önce 40
bir süreliğine 93
bir süre için 43
süre 34
sürekli 106
süre doldu 60
süren doldu 18
kısa boylu 32
kısa kes 39
kısa sürede 17
kısa keseceğim 34
kısa mı 17
sürekli 106
süre doldu 60
süren doldu 18
kısa boylu 32
kısa kes 39
kısa sürede 17
kısa keseceğim 34
kısa mı 17