Onu yalnız bırakın tradutor Russo
58 parallel translation
Onu yalnız bırakın, ilk baskısını yapacak.
И оставьте его в покое, ему нужно писать!
- Zavallı kız, onu yalnız bırakın.
Бедная девушка, оставьте её в покое.
Onu yalnız bırakın şimdi.
Оставьте его в покое. Он устал.
- Tamam, onu yalnız bırakın.
- Оставьте его. - Но, Мэридью...
Onu yalnız bırakın.
Оставьте его.
Onu yalnız bırakın!
оставим ее одну!
- Onu yalnız bırakın.
- Оставь его!
Onu yalnız bırakın!
- Оставь его в покое!
- Onu yalnız bırakın!
[Лена] Оставьте его в покое!
Onu yalnız bırakın.
Оставьте его в покое.
O kadınlardan hoşlanmadığına göre onu yalnız bırakın!
Не портите с ним отношений. Он не любит женщин - так оставьте его в покое.
Onu yalnız bırakın.
Просто оставь её в покое.
- Onu yalnız bırakın, Peder.
Оставьте его, Отец.
- Onu yalnız bırakın.
Оставьте его.
Onu yalnız bırakın.
Оставьте, он пытается смириться.
Onu yalnız bırakın!
Оставьте ее в покое!
Onu yalnız bırakın!
Оставьте ее!
Onu yalnız bırakın...
Не лапай!
Onu yalnız bırakın, size yalvarıyorum!
Не трогайте его, я вас умоляю!
Dr. House, onu yalnız bırakın.
Доктор Хаус, оставьте его.
Lütfen onu yalnız bırakın.
Вы оставьте его в покое, пожалуйста.
- "Onu yalnız bırakın." dedim.
— Я сказал оставьте его.
Onu yalnız bırakın!
GREG : Перестаньте!
Hayır, onu yalnız bırakın. Şok geçirdi.
Не надо, оставьте ее.
Onu yalnız bırakın.
Оставь его в покое.
- Onu yalnız bırakın.
- Пусть он уйдёт!
Onu yalnız bırakın.
Дайте ей побыть од...
Onu yalnız bırakın tamam mı?
- А его не трогайте.
- Hayır! Onu yalnız bırakın!
Отпустите его!
Onu yalnız bırakın ve sizinle uzlaşalım.
Я согласен, если отстанете от неё.
Onu yalnız bırakın lütfen.
Пожалуйста, оставьте его в покое.
Su topunun neden bir spor olduğunu bile bilmiyorum. Onu yalnız bırakın, o benim favori sporum.
- Я не подозревал, что водное поло - вид спорта, а тем более - что это мой любимый вид.
Onu yalnız bırakın.
Отставьте его в покое.
Onu yalnız bırakın.
Не надо. - У меня нет...
Onu yalnız bırakın!
Отстаньте от него!
Onu benimle yalnız bırakın.
Oставьте нас наедине!
Peki orjinaldeki yardımcı oyuncunuz onu Dylan'la yalnız bırakır mıydınız?
По поводу вашего партнёра по оригинальному фильму,... вы бы смогли оставить Дилана с ним наедине?
Onu yalnız bırakır mısın, Dacks?
Можно его оставить здесь, Дэкс?
- Yalnız bırakın onu!
- Оставь его в покое!
Onu bir süre yalnız bırakın.
Верните его в изолятор.
- Onu evde hep yalnız mı bırakırsın?
Вы часто оставляете свою сестру дома одну? Нет.
Eğer kalın ve içeri gömülmüş ise belki cımbızımı çıkarıp sonra onu ateşe tutup ısıtmalıyız. Ve bu şekilde mikropları öldürdükten sonra da iğneyi çıkarmalıyız. Bizi birkaç dakikalığına yalnız bırakır mısın?
Ах, если это клещ и он присосётся, нам, возможно, придётся взять мой пинцет и, ну, держать его над огнём, пока он, ну, раскалится до красна, а затем сжечь его до смерти, и пусть он убежит, прежде чем мы его вытащим.
Onu yalnız bırakırsak daha iyi olacağını düşünüyorum.
Как бы ни было, думаю, ей следовало уехать.
Onu yalnız bırakır mısın?
Отстаньте от неё, хорошо?
Yarın onu evde yalnız nasıl bırakırım?
Как я завтра пойду на работу?
Ancak eğer onu yalnız bırakırsak gün bitimine kalmadan kendi canını almış olacaktır.
Но если мы оставим ее в покое, она покончит с собой еще до конца этого дня.
Onu yalnız bırakıp giderken aklın neredeydi?
Чем черт возьми ты думал, когда оставил ее одну, вот так?
Öyle tehlikeli ki, nişanlını yalnız bırakıyorsun, öyle mi? Onu bundan uzak tutmaya çalışıyorum.
Так опасно, что ты оставил свою невесту одну?
Onu seviyorsanız, yalnız bırakın.
Если вы его любите вам нужно уйти.
Onu bırakıp kaçtığımızı ve yine yalnız kaldığını sanıyor.
Она думает, что мы сбежали без нее, и что она снова одна.
Sadece onu yalnız bırakıp, bırakmadığını merak ettim.
- Ну интересно, оставил ты её одну или нет.
onu yalnız bırak 76
yalnız bırakın 16
bırakın 390
bırakın beni 769
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırakın geçeyim 78
bırakın gitsin 138
bırakın geçsin 44
bırakın onları 26
yalnız bırakın 16
bırakın 390
bırakın beni 769
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırakın geçeyim 78
bırakın gitsin 138
bırakın geçsin 44
bırakın onları 26
bırakın onu 283
bırakın geçelim 23
bırakın geçsinler 21
bırakın bizi 19
bırakın artık 17
bırakın gideyim 187
bırakın konuşsun 19
bırakın çıkayım 20
bırakın gireyim 19
onu yap 17
bırakın geçelim 23
bırakın geçsinler 21
bırakın bizi 19
bırakın artık 17
bırakın gideyim 187
bırakın konuşsun 19
bırakın çıkayım 20
bırakın gireyim 19
onu yap 17