Sıl tradutor Russo
38,392 parallel translation
Buradaki asıl amacın... İran Devrim Muhafızları adına yasadışı silah anlaşması pazarlığı yapmak.
Главная цель твоего визита — переговоры по нелегальной оружейной сделке от имени Корпуса Стражей Исламской революции.
Bu sırada onunla nasıl konuşacağım?
А как мне с ним связаться сейчас?
Yanlış kanıya vardığını artık kabul etsen nasıl olur?
Как насчет небольшого признания, что, возможно, ты немного ошиблась?
Derin devlet, sıradan şeyler. Asıl meşgalesi bunlar değilmiş ama.
Мировое правительство, государство в государстве, но больше всего его заботит другое.
Böyle bir adam nasıl CIA müttefiki oldu, anlatır mısın?
Тогда скажите, как именно такой человек стал осведомителем ЦРУ?
O paylaşımların bir buçuk milyonu videonun yayınladığı dakika yapılmış, bu nasıl mümkün olabilir?
- Из них полтора миллиона сделано в первую же минуту. Как так?
Çünkü sana nasıl baktığını gördüm ve o bakışı tanıyorum.
Потому что я видела, как она смотрит на тебя и... Я знаю этот взгляд.
Uzun bir süre gösteri dışı kalmanın nasıl bir şey olduğunu bilemezsiniz.
Вы даже не представляете, что значит сидеть в запасе так долго.
Peki ya güvenlik kapısından nasıl geçecek?
И как он пройдёт через защищённую дверь?
- Yakışıklı da. - Nasıl ya?
Как он это делает?
Bunlara nasıl şaşırmamış gibi davranıyorsun?
И тебя это не сбивает с толку?
Peki ben o Ranger'ların isimlerini nasıl almışım acaba?
И как бы я достал личности тех рейнджеров?
Kendi babamıza sırt çevirerek nasıl büyük bir iş başarmış olacağız?
Как это может быть хорошей работой, если нам приходится делать это с отцом?
"Kaynatılmış" nasıl oluyor?
Что значит "бланшированная"?
Nasıl bir direnişle karşılaşacağımızı anlamaya çalışıyoruz.
Пытаемся определить, какое сопротивление нас ждет.
Size adaya sahip olup nasıl yönetileceğini belirleyeceğiz fırsatı sunuyorum bayım. Hem bütün bunları yaparken torununuzun cinayetinin suçlusu da cezalandırılmış olacak.
Я даю вам возможность, сэр, заполучить остров, установить там угодную вам власть и при этом свершить правосудие над убийцей вашей внучки.
Bir insan Fransız Batı Hint Adaları'nda köle iken kendisini nasıl oluyor da Philadelphia'daki bir kütüphanede dünyayı değiştirmeye çalışırken buluyor?
- Как вы прошли такой путь от плантации во французской Вест-Индии к библиотеке в Филадельфии и мечте изменить весь мир?
Bu geceyi, J-Bak Yatırım olarak ne kadar başarılı bir yıl geçirdiğimiz ve dünya çapında nasıl da ilk beş finans şirketi arasına girdiğimiz hakkında sıkıcı bir konuşma yaparak mahvetmeyeceğim.
Я не стану портить его нудными речами про удивительный год, что мы прожили. Ну и про то, что компания Джей-Бак Инвестмент вошла в пятёрку лучших финансовых компаний мира.
Nasıl oluyor da hayatımız markette kasa sırası beklerken magazin dergilerinde okuduğum hayatlarla kesişiyor?
Как так вышло, что наша жизнь пересеклась с теми, о ком я читал, стоя в очереди в магазине?
Peki onun yönetim kurallarını anlayışı nasıl?
Как он понимает правила управленческого поведения?
Soruşturma nasıl başlarsa başlasın bir kere içine dahil oldum mu bir ahtapot misali sekiz kolla sarılırım işime. Her yerde gözüm, kulağım kollarım olur. Bulabileceğim her bilgi kırıntısını elde edene kadar pes etmem.
И, между тем, с чего бы не началось расследование, когда, я уже в деле, я как чертов осьминог... щупальца летят во всех направлениях, смотрят, слушают, и всасывают каждый бит информации, который мне попадётся.
- Nasıl göründüğünün farkında mısın?
- Вы понимаете, на что это похоже?
Kayısılı yüz kremimi kullanmana izin vermedim diye mi?
- ( рамос ) Потому что я не дала тебе абрикосовый скраб для лица?
"Çalar saatim sıçtı." nasıl denir?
"Будильник похерился?"
Asıl soru şu ki hikâyeye inanır mısınız?
Вопрос в том, веришь ли ты в выдумку?
Viktor, yemin ederim, bunca yıl sonra bile söylediklerinin yarısı hakkında bir fikrim yok.
Виктор, я богом клянусь – даже спустя все эти годы, половину времени я нихрена не понимаю, о чём ты говоришь.
Ayrımcılık yasadışıdır.
Дискриминация незаконна.
Ayrılışın yedinci yıldönümü.
Седьмая годовщина отбытия.
Yaradılış gerçek, ama düşündüğün gibi çalışmıyor.
Да, эволюция реальна, но устроена не так, как вы думаете.
Üç yıl önce bir arkadaşıyla Perh civarlarında kaya tırmanışına gitti.
Года три назад они с другом возле Перта лазали по скалам.
Yaradılış, İbrahim ve İshak,
Созданию мира, Исааку и Аврааму, десятиборью.
Sonra bir baktım kahrolası bir akıl hastanesine kapatılmışım.
Не успел я опомниться... Как оказался в психушке.
Ayrılışın yedinci yıldönümü ve orada anlamlı bir bekleyiş var konu da dünyanın yok oluşu.
Есть весомые причины полагать, что в седьмую годовщину отбытия миру придёт конец.
Sıvıyı içe çekme veya soluma ayrılıma sürecinde ciğerlerin de katılaşacak.
Не глотайте и не вдыхайте жидкость, иначе ваши лёгкие тоже затвердеют.
Kalkmış bir de dedeme çiftliklerdeki köleler isyan ederken sokaklarda kılıçlı adamlar dehşet saçarken ve halk kendini denize atıp kaçarken Nassau'nun gelecek vaat eden bir yatırım olduğunu anlatacaktım.
Едва ли я смогла бы убедить деда вложить капитал в Нассау, когда везде толпы беженцев, рабы вот-вот взбунтуются против плантаторов, а люди с саблями творят произвол на улицах.
Kandırılıyor muyum, bakar mısın?
Можешь проверить, нет ли тут подвоха?
Bu görüntü üç yıl önce İskenderiye, Mısır'daki Al-Jared pazarından.
Это видео взято из магазина Аль-Джеград в Александрии, Египет, 3 года назад.
İşlerim sıkıntılı durumda.
Бизнес рушится на части.
Sana danışıl, senin için çalışıyor...
работал на вас, помогал вам советом...
Bana katılır mısın?
Пойдем со мной.
"Vali gelmek üzere" sözünün karşılığı anlaşılan bu kadarmış.
Вот насколько хватило заверений, что губернатор уже едет.
İki tarafın da yalanlayacağı değiş tokuşlar için ara sıra kullanılır.
Его время от времени используют для проведения сделок, о которых лучше никому не знать.
Bir kadının uyanışını izlemeye bayılıyorum.
Обожаю смотреть, как женщины просыпаются.
Hükûmetten birinin fikrini merak ediyorum. İngilizler gitti gideli, iktidarın yapısı, gelirin dağılımı hiç değişmedi.
Как человек из правительства, скажите, после ухода британцев, структура власти, распределение благ, всё это осталось таким же.
İsmi malumdan sıkılırsan beri ara.
Дай знать, когда тебе наскучит сама-знаешь-кто.
Standart erkek hâkimiyetini anlatan hikâyeciliğini reddederek, kimliğin diğer kimliklere bağımlılığına ışık tutuyordu.
Думаю, в фильме показана зависимость личности и отвергаются привычные мужские рассказы о суверенитете.
Dün gece 7 önemli şahıs L.A. bölgesinde kayboldu.
Накануне в Лос-Анджелесе пропало семь важных персон.
İçeri girip kankanmış gibi takılıyorsun o şeyle.
А ты тут играешь с ним так, как будто он твой приятель.
İyi sayılır mısın?
Есть успехи?
Ne kadar uzağa gitmem istiyorsun? Kortikal kemiğin soyulmasına bakarsak, kurban 10 ila 20 yıl önce topraktan çıkarılmış.
Судя по расслоению трубчатой кости, мы знаем, что жертва была эксгумирована 10-20 лет назад.
Buna sırf ismi için yazılır.
Одно имя чего только стоит.
silah yok 83
silahsız 29
silahın 28
silahlılar 19
silahı al 54
silahım yok 37
silah sesleri 29
silahlı soygun 46
silahı var 147
silahsızım 41
silahsız 29
silahın 28
silahlılar 19
silahı al 54
silahım yok 37
silah sesleri 29
silahlı soygun 46
silahı var 147
silahsızım 41