Çalışmaya tradutor Russo
4,636 parallel translation
Çalışmaya katılımını reddetmek üzereydin.
Ты собиралась выкинуть его из исследования.
Nedeni her ne olursa olsun onu bulmamız gerek. Felicity'nin hemen çalışmaya başlamasını istiyorum.
Я хочу, чтобы Фелисити срочно занялась исследованием всего этого.
Davranışları gösteriyor ki, yalnız çalışmaya elverişsiz.
Его поведение предполагает, что он не способен работать один.
Demiryolunda çalışmaya başlayacağım gibi görünüyor.
Похоже, что я вернусь к работе на железной дороге. Я уже рыл эту канаву.
Buraya çalışmaya geldim ve çalışacağım.
Я пришла сюда работать. Этим и займусь.
Buraya sadece çalışmaya gelmedin bence.
Не думаю, что ты здесь только поэтому.
Buraya çalışmaya geldik.
У нас серьёзные дела.
Madem ki tüm dünyanın isteklerine karşı duruyor artık Kuvira ile çalışmaya devam etmeyeceksin, değil mi?
- Ты же не останешься с Кувирой теперь, когда она пошла наперекор остальному миру, правда?
Saat dokuz olmuş ama kimse çalışmaya başlamamış.
Сейчас 9 утра. Почему никто не работает?
- Haftasonu çalışmaya kararlı kişiler için kesinlikle iyi bir çalışma marşı.
Это чрезвычайно увлекательный гимн людям которые решили провести выходные за работой
Şuna ne dersin ben haftasonu için çalışmaya söz veririm, sen çalışmamaya söz verirsen.
Я обещаю работать в выходные, если ты обещаешь не работать.
Çalışmaya başladı. Sanırım beni anlamadın, Will.
А затем однажды - тик-так - пошло.
Üzerinde çalışmaya devam edelim.
Продолжай работать в этом направлении.
Bu şehirde çalışmaya başladığımdan beri onlara karşı hep kaybediyordum.
С тех самых пор, как я начал работать в этом городе, я все время проигрывал им.
Tomas'ın ekibinde çalışmaya nasıl başladın?
Как ты попала в команду Томаса?
Kimseye söylemeyeceğim. Çünkü Fish için çalışmaya devam etmeni istiyorum.
Я не скажу, так как ты продолжишь работать на Фиш.
12 milyonun neredeyse tamamı bunlara harcandı ama çalışmaya başladıklarında..... bütün tabletleri burada, New York'ta üretiyor olacağız.
Почти все 12 миллионов ушли на оплату самих машин. Но как только они заработают, все планшеты станут изготавливаться строго в Нью-Йорке.
Theresa ne zaman sizin için çalışmaya başladı?
Когда Тереза начала на вас работать?
Beni daha çok çalışmaya zorladığınız için.
За то, что понизили меня. За что, что заставили работать.
Bu yüzden kafanı toparla ve çalışmaya başla.
Так что выкинь все из своей головы и начинаем работать.
Patronun kayıp bu yüzden çalışmaya başla polis.
Твой босс пропал, так что принимайся за работу, патрульный.
- Nerde anlamadım? - Bir gün işe geldi ve kısmi zamanlı olarak çalışmaya başladı.
Чего? который перешел на неполную неделю.
Fitz bizi o ağa bağladığı saniyede vektör komut dosyalarının çalışmaya hazır olması gerek.
Мне нужны векторные скрипты Через секунду Фитц подключит нас к сети.
Bir mekan bulur bulmaz onu, asıl planlarını uygulamak için, çalışmaya zorlayacaklardır.
Как только они найдут убежище, русские заставят парня работать над их крупным делом, что бы это ни было.
Adam vücut çalışmaya anne karnında başlamış.
Это парень качался ещё в утробе.
Aslında, ben gerçek bir doktorum ve adli tıp uzmanları kardeşliği adına rencide olmamak için dünya üzerinde çalışmaya devam edeceğiz.
На самом деле, я настоящий врач и постараюсь не обижаться от имени всего братства медэкспертов во всем мире.
Benimle çalışmaya devam et, öğretirim ben sana.
Держись меня, и я тебя научу.
Eğer Pike çalışmaya devam ederse Erin Rabin hayatını hapiste geçirmeye istekli.
Эрин Рабин согласна провести свою жизнь в тюрьме, если это означает, что Пайк сможет продолжить работу.
Ben Sadie'ye ders çalışmaya gideceğim.
Я схожу к Сэди позаниматься...
Fish için çalışmaya devam edeceksin.
Ты продолжишь работать на Фиш.
Tseebo ailem götürüldükten sona İmparatorluk istihbarat ofisinde çalışmaya başladı.
Тсибо работал в имперском информационном центре, после того, как империя забрала моих родителей.
Onun için çalışmaya beni zorluyor.
Он заставляет меня работать на него.
Polisler yerine suçlularla çalışmaya başladınız.
Вы стали работать на преступников вместо копов.
Tamam, herkesi sürekli bilgilendireceğim ve dans hareketleriniz üzerine çalışmaya devam.
Ладно, буду держать всех в курсе дела, продолжайте работать над своими танцевальными па.
Hemen üstünde çalışmaya başlayalım.
Начинаю работу.
Bishop için çalışmaya devam edebileyim diye yalan söylediğimi ima ediyorsunuz.
Вы думаете, что я врал, чтобы продолжать работать на Бишопа.
Bishop için çalışmaya devam edebileyim diye yalan söylediğimi ima ediyorsunuz.
Вы пытаетесь, пытаетесь предположить, что я лгал, чтобы продолжать работать на Бишопа.
Bell ki onunla çalışmaya başladığından beri yüksek düzey matematik isteyen bir davaya bakmamışsın öyle olsa biz...?
Хотя, конечно, вы не работали над делом, связанным с высшей математикой, иначе мы бы не...
- İkinci vazifen ise, ki en önemlisi temel olarak, beraber çalışmaya başladığımızdan beri sana pek çok sorumluluk verdim değil mi?
Суть в том, что с тех пор как мы стали вместе работать, На тебя легла большая ответственность, так? Да.
"Alicia Florrick'in kızının öğretmeni olan Tony'i kızını hasta iken çalışmaya zorladığı gerekçesiyle, tehdit ettiği rapor edildi."
"Сообщается, что Алисия Флоррик угрожала насилием учителю школы Тоуни, где учится ее дочь, за то, что тот пытался заставить заниматься физкультурой ее больную дочь."
Doğrusunu söylemek gerekirse, emekli olmayı düşünüyordum ama onun bakım masrafları için çalışmaya geri dönmem gerekiyor.
Если честно, я думала о том, чтобы выйти на пенсию, но мне нужны деньги на ее содержание.
İyi, umarım birbirleriyle çalışmak istemeyen insanları çalışmaya zorlayarak huzurlu bir hayat sürersiniz.
Ладно, но надеюсь, вы сможете жить с тем фактом, что вы заставляете проводить вместе время людей, которые предпочли бы этого не делать.
- Bilmem.Sadece tekrar çalışmaya dönmene ihtiyacım var.
Просто нужно заставить тебя работать.
Yakında merkez ofiste çalışmaya başlayacak.
Скоро он станет начальником филиала.
Bir teori üzerinde çalışmaya başladım ve bu istasyonu kurduk.
Тогда я начал работать над теорией, и мы начали строить эту станцию.
Kendi davalarımızda çalışacağız, elbette. Ama eğer danışmaya veya bir çift göze ihtiyacın olursa müsait olacağım.
Мы будем работать над разными делами, но если тебе понадобится консультация или свежий взгляд на дело, я всегда буду рада помочь.
O hisse alışmaya çalış Duke.
Свыкнись с этим чувством, Дюк.
- Bu pek iyi görünmüyor. - Arkanda ceset yığını bırakıp Whitehall için çalışmaya giderek zaten izlenimini yarattın.
- Ты уже создал первое впечатление... множеством трупов, и тем, что работаешь на Уайтхолла.
Neden biraz gidip yeni derine alışmaya çalışmıyorsun.
Почему не дать отдохнуть твоей коже?
Çalışmaya devam et.
Занимайся дальше.
Polis için çalışmaya başlamadan önce ayıklık koçuydum.
- До работы в полиции я была наставником в группе анонимных алкоголиков.
çalışmaya devam 20
çalışmaya devam et 39
çalışmaya devam edin 21
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışmaya devam et 39
çalışmaya devam edin 21
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışıyordum 70
çalıştı 29
çalışmıyor 158
çalışıyor musun 55
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışırım 44
çalışın 67
çalıştı 29
çalışmıyor 158
çalışıyor musun 55
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışırım 44
çalışın 67