Audience member перевод на турецкий
45 параллельный перевод
AUDIENCE MEMBER : I don't believe it.
İnanamıyorum yahu.
There's a new part in the show - we get an audience member to do a quiz.
Şova yeni bir bölüm ekledik, bir seyirciye sorular soruyoruz.
And now, the indestructible Lance Murdock will jump his " SuiCycle';.. over an audience member -
Ve şimdi, yok edilemez Lance Murdock bir seyircinin üzerinden "intiharsiklet" iyle atlayacak.
Well, there was this one lady backstage, this other audience member, and we got to talking.
Aslında, kuliste başka bir bayan vardı, izleyicilerden biriymiş, onunla konuşmaya dalmışız.
Today our studio audience is filled with excited guests, but there is one very special audience member.
Bugün stüdyomuz heyecan içindeki konuklarla dolu. Fakat çok özel bir konuğumuz daha olacak.
As I settled in to watch Buck's show, it struck me this was the first time I was seeing it as an audience member.
Buck'ı seyretmek için oturduğumda farkına vardım. Onu bir seyirci olarak ilk defa izliyordum.
Yeah. That's exactly what an audience member does at a performance event.
Evet.Bir izleyicinin bir performans gösterisinde yapması gereken de bu zaten.
Thank you... especially the one audience member for coming along today.
Özellikle... Bugün buralara kadar gelen kişiye teşekkür ederim.
One night an audience member pulled off Coco's fez and Raymond Fraser was never the same.
Bir gece, seyircilerden bir Coco'nun fesini almış ve Raymond Fraser asla eskisi gibi olmamış.
As an audience member, we know these characters and to see them placed in their individual situations and their--their quirks and, uh, you know, their personalities come through.
Biz oyuncu ekibi olarak bu karakterleri tanıyoruz ve onların kişisel durumlarına tanık oluyoruz onların - onların kendi kültürlerine. ve bilirsiniz kişilikleri kendiliğinden oluşuyor.
He recalled an audience member coming round to the dressing rooms later to congratulate the lead actor and that he was introduced to her.
Sonrasında seyircilerden birinin başroldeki aktörü kutlamak için soyunma odasına geldiğini ve o kızla tanıştırıldığını anımsıyordu.
There's a very rare, very mysterious way in which a magician divines an audience member's bank.
Bir sihirbazın ilahi bir güçle seyircinin bankasını tahmin etmesi gibi çok nadir, gizemli bir yöntem vardır.
So... disgruntled audience member trying to rid the world of nerds, or sewer Alligator annoyed by bad portrayal?
Yani... hoşnutsuz izleyiciler, dünyayı inek tiplerden, veya kötü tasvirinden rahatsız olan lağım timsahından temizlemeye çalışıyor.
Petra, I believe the audience member asked a question about over-regulation,
Petra, sanırım seyircilerimizden biri aşırı düzenleme ile ilgili bir soru sordu,
But I have to say... ( Audience member whistles ) - ( Woman in audience ) We love you!
Hayır tamamen normal gözüküyordu hiç kıskanıyormuşsun falan gibi değildi.
- Okay, true, we only had one audience member at our last show, but it happened to be the right audience member because, not only was he a devoted Angela Lansbury fan, but he also liked what he saw, made a secret bootleg
Pekâlâ, evet, son gösterimizde sadece tek izleyicimiz vardı ama görünüşe göre doğru izleyiciydi. Çünkü sadık bir Angela Lansbury hayranı olmakla kalmayıp gördüğünü beğendi ve gizli bir kayıt yapıp Williamsburg Konser Salonunda çalışan yeğenine vardı.
- We spoke about that because the first time I saw INXS play, I thought that he'd looked at me, which an audience member is supposed to do.
Bundan söz ettik çünkü INXS'i ilk kez izlediğimde bana baktığını düşünmüştüm. Zaten izleyicilerin bunu düşünmesi gerekir.
We now return to "Slightly Too Early Comedy Club Audience Member."
Komedi kulübünün komediyi erkenden anlayan üyesi, devam ediyor.
- [Female audience member] Get on your knee.
Diz çök.
Maybe all of those things are leading you to believe as an audience member there's a bigger cumulative effect.
Belki de bütün bunların amacı, seyirci olarak sizi, gittikçe büyüyen başka bir etkinin varlığına inandırmaktır.
I'm trying to forge a connection with each audience member beforehand.
Gösteriden önce, her seyirciyle sanal bir bağ kurmaya çalışıyorum.
Audience member :
SEYİRCİLERDİN BİRİ :
What do we want more than to lie in our bed at the end of the day and just watch our life as a satisfied audience member?
Gün sonunda yatağımızda yatarken tatmin olmuş bir seyirci gibi hayatımızı izlemekten daha fazla ne isteyebiliriz ki?
Ooh, here comes an audience member now.
İşte bir izleyici geliyor.
Ladies and gentlemen, each evening here at The Cabaret of Magic, we like to ask a member of our audience, a volunteer, to step forward on the stage to be Santini's attendant or assistant, if you would.
Bayanlar ve baylar, her akşam burada Büyülü Kabare'de, izleyicilerimizden birinin gönüllü olarak sahneye çıkmasını ve Santini'nin hizmetkarı ya da asistanı olmasını rica ederiz, eğer dilerseniz.
I prefer to be a member of the audience... and let my little art flower in secret.
Seyircilerin arasında olmayı ve mütevâzi sanatımın bir sır olarak kalmasını yeğlerim.
That was the cue to turn up the lights... so we can tell the audience... they're the sixth member of the freakin'group!
Şayet ışıklar yansaydı bu ucube grubun 6. üyesinin siz seyirciler olduğunu söylebilirdik!
- And now to finish up the evening I'd like to create a special illusion for a member of the audience.
- Ve şimdi, gecenin sonunda izleyicilerinden birisiyle özel bir illüzyon sergilemek istiyorum.
As a member of the audience?
Seyircilerden biri olarak mı?
It's not often we get topped by a member of our audience, but this gentleman has done the impossible.
Seyircinin bizi madara etmesi sık karşılaştığımız birşey değil ama bu beyefendi imkansızı gerçekleştirdi.
May I tell you something about yourself... May I tellyou something about yourself as a member of the "Person to Person" audience?
Size "Kişiden Kişiye" programının bir izleyicisi olarak kendiniz hakkında bir şey söyleyebilir miyim?
I'm resigning my seat in parliament... AUDIENCE MURMURS and I will stand as a candidate in the resulting by-election and, with your help, I will win... .. and become the first Member of Parliament elected for the British Way.
Parlamentodaki koltuğumdan istifa ediyorum ara seçimlerde aday olacağım ve sizin yardımınızla, kazanacağım ve İngiliz Yolu'nun seçilmiş ilk Parlamento üyesi olacağım.
When Dr. Birnholz-Vazquez came to the local community college to give a lecture, Marshall, the youngest member of the audience, raised his hand with a question.
Dr. Birnholz-Vazquez konuşma yapmak için yöredeki halk eğitim merkezine geldiği zaman dinleyenler içindeki en genç kişi olan Marshall parmağını kaldırıp bir soru sordu.
Hello, Adam.'He's going to shoot a member of the audience.
- Merhaba, Adam. Seyircilerden birini vuracak, bir Müslüman'ı.
Any other woman in the audience the tallest member of her family?
Seyirciler içinde ailesinin en uzun üyesi olan var mı?
Quick technique for nerves - when you're up there, direct your performance at one member of the audience and imagine them completely naked.
Moral için küçük bir tüyo. Sahneye çıktığında parçanı şeyircilerden birine yoğunlaşarak oku ve onları çırılçıplak hayal et.
No, it appears that he was a member of the audience very devoted to the Methuselah company.
Hayır, görünüşe göre, Metshulah kampanyasına çok bağlı seyircilerden biriymiş.
Romance Even if one member of your family is in the audience, it just adds to the nerves.
Ailenizden sadece biri bile... seyirciler arasındaysa, gerginlik artıyor.
When the gay soldier asked his question, did Will McAvoy expect the candidates to waterboard each member of the audience until they admitted to exercising their First Amendment rights?
Gey asker sorusunu sorduğunda Will McAvoy adayların, Birinci Düzenleme'yle verilen yetkilerini kullanana kadar dinleyicileri suda boğmasını mı bekliyordu?
If you're interested in being a member of our studio audience, please contact the number below.
Eğer stüdyo konuğumuz olmak istiyorsanız, lütfen aşağıdaki numarayla irtibata geçin.
For my first trick, I need a member of the audience.
İlk numaram için seyircilerden birine ihtiyacım olacak.
I know you don't want to talk about this, but just to make it clear to the audience, are you a member of the Cult of the Cosmic Wind?
BUNDAN BAHSETMEK İSTEMEDİĞİNİZİ BİLİYORUM AMA İZLEYİCİLER İÇİN NETLEŞTİRMEK AÇISINDAN, KOZMİK RÜZGAR TARİKATİ'NE ÜYE MİSİNİZ?
She once gave every member in her audience a car.
Daha sonra seyircilere bir tane araba verdi.
You might just want to give it away to a member of the audience here.
Şu anda arabanı seyircilerden birine vermek istiyorsundur.
Ben Stiller is a member of tonight's audience, correct.
Ben Stiller, bu gece seyircilerin bir üyesi, doğru.