Celebrate what перевод на турецкий
350 параллельный перевод
- Celebrate what?
- Neyi kutlayacağız?
Doctor, I'm having a family dinner tonight to celebrate what happened.
Doktor, olanları kutlamak için akşam aile arası bir yemek daveti veriyorum.
All that money spent to celebrate what?
Tüm bu para, neyi kutlamak için?
- Celebrate what?
Neyi kutluyoruz?
Celebrate what?
Neyi kutlayacaksın?
Celebrate what?
- Neyi kutlamak için?
Celebrate what?
Neyi kutlamak?
What on earth does he want to celebrate?
Bu dünyada kutlanacak ne varki?
- What for? People are coming to celebrate your return.
İnsanlar dönüşünü kutlamak için geliyorlar.
Yes, what about a nice bottle of wine to celebrate?
Evet, kutlamak için güzel bir şişe şaraba ne dersin?
Well, what could be more natural than a ball to celebrate his return?
Dönüşünü kutlamak için bir balo vermekten daha doğal ne olabilir ki?
What will we celebrate about?
Neyi kutlayacağız?
What do we do to celebrate?
Kutlama için ne yapacağız?
Good dinner, bottle of wine, movie... just what we need to celebrate.
İyi bir yemek, bir şişe şarap, film tam kutlama için gerekenler.
And what better way to celebrate than with the incomparable Hanka Lewicka?
Bunu, Hanka Lewicka'nın... güzel şarkılarının eşliğinden daha güzel nasıl kutlayabiliriz?
What a way to celebrate New Year's Eve.
- Evet. Yılbaşını kutlamak için güzel bir yol.
Well, the glory of Poland isn't precisely what we're here to celebrate.
Buraya bunları övmeye gelmedik.
Well, guess what we celebrate day after tomorrow.
Sanırım, ertesi gün kutluyoruz.
And what else do we know about this great nation of ours, the United States of America, whose 100th birthday we're soon to celebrate?
Yüce ulusumuz hakkında başka ne biliyoruz, Amerika Birleşik Devletleri hakkında, yakında 100 yıldönümünü kutlayacak olduğumuz?
What is there for us to celebrate, son?
Bizim için kutlayacak, ne var?
What do you drink to celebrate a contract?
Kontratı kutlamak için ne içmek istersin?
But when they're 40 Teror you give criminals are at hand, not by what we have to celebrate.
Ama bunun karşılığında 40 teröristi serbest bırakınca kutlama yapacak bir neden kalmıyor.
What am I supposed to do, sit down there and celebrate?
Ne yapacaktım, orada oturup bu durumu kutlayacak mıydım?
What a shame Miss Neville isn't here to celebrate.
Bayan Neville'in kutlamak için burada olmaması ne üzücü.
What do we do now to celebrate?
Pekâlâ Bay Lasky. Şimdi, bunu kutlamak için ne yapalım?
What's to celebrate, for God's sakes?
Tanrı aşkına, neyin kutlaması?
Let's celebrate. You know what?
Evet koy içkileri, kutlayalım.
What do you say we celebrate at my house?
Evimde kutlama yapmaya ne dersin?
The Mitsukoshi lion stands guard on the frontiers of what was once the empire of Mr. Okada — a great collector of French paintings, the man who hired the Château of Versailles to celebrate the hundredth anniversary of his department stores.
Mitsukoshi aslani ; sinirlarinda nöbet tuttugu yer, bir zamanlar – Fransiz resimlerinin büyük koleksiyoncusu dükkanlarinin yüzüncü yildönümü kutlamalari için Versailles satosunu kiralayan adam - Bay Okada'nin imparatorluguydu.
What do you say? Let's celebrate.
Söyle, gidiyor muyuz?
What do you think is your duty, ha? On the show, which listens so many youths, you celebrate this meaningless song, which is supporting the crime. You are the one bunch of maniacs which, will I...
birçok gencin dinlediği programda suçu destekleyen, bu anlamsız şarkıyı kutluyorsun suçu destekleyen o manyaklardan birisin.
What do you say we go out and celebrate?
Çıkıp bunu kutlamaya ne dersin?
What a beautiful combination! We must celebrate!
Ne güzel bir kombinasyon!
So, what great cultural event are we here to celebrate tonight?
Pekala, hangi büyük kültürel olayı kutlamak üzere burada toplanmış bulunuyoruz?
Suzanne, uh... what do you say, you want to help me celebrate here? I'd love to.
Suzanne, bu haberi kutlamama yardım etmek ister misin?
To celebrate your first day of genius school, what do you say we go out for a round off rosty chocolate milkshakes?
Dahiler okulundaki ilk gününü kutlamak için... dışarı çıkıp çukulatalı milkshake içmeye ne dersin?
What a joyous event... we have come here to celebrate this glorious day.
Bu kutlu günü kutlamak için bir araya gelmemiz ne mutlu.
- That's what we here to celebrate.
- Bunu kutlamak için buradayız.
So we're here today to celebrate the divorce... of a young couple who probably got married a little too young, before they really knew what they were doing, and then realized they'd made a horrible mistake.
Şimdi, bugün burada, bir boşanmaya şahit olmak için buradayız belki de birazcık fazla genç evlenmiş genç bir çiftin ne yaptıklarını bile tam anlamadan önce ve sonra korkunç bir hata yaptıklarının farkına varan, bir çift.
Well, what better way to celebrate another Lundy Sunday Fun Day?
Lundy Pazar Eğlencesi Günü için daha iyi bir kutlama olabilir mi?
How do you raise the children? What holidays do you celebrate?
- Nasıl kaldıracaksın çocuklar için tatil kutlamasını?
I want to celebrate. What do you want to do?
Kutlamak istiyorum.
You know what? We can still celebrate.
Kutlama yapmamamız için bir neden yok.
You know what? I've got a little extra cash why don't we go somewhere a little fancy and celebrate?
Dinleyin, biraz nakit var üzerimde... neden başka bir yere gidip biraz eğlenmiyoruz?
What say we celebrate by you getting the hell out of here and me watching my TV.
Buradan cehennem olup gidin, bunu kutlayın da bende televizyon seyredeyim.
Well, what do you do to me? I come to celebrate your good fortune.
Yapma, sadece talihini kutlamak istedim.
So what do you celebrate, Smilla?
O zaman neyi kutluyorsun Smilla?
What better way to celebrate than a romantic drive through...
Amy ise üçüncü yedek. Şimdi bunu romantik bir gezintiyle kutlamaya...
And what better way to celebrate an exciting new career move, than spending this Sunday at a swanky society ball.
Kariyerindeki bu gelişmeyi.. ... pazar günü şatafatlı bir baloda kutlayabilirsin.
Tell you what. To celebrate my new-found freedom, we go over to that little cantina I mentioned earlier, and I'll buy you a late supper.
Özgürlüğümü kutlamak için sana bahsettiğim küçük restorana gidelim.
But with what you've told me, I feel a need to celebrate.
Ama şimdi söylediklerinizden sonra, bir kutlama yapmak istiyorum.
what 176647
what are you doing 28810
what are you talking about 12491
what is it 20402
what do you mean 18295
what happened 16539
what are you doing here 13243
what's up 12096
whatever 7954
what are you doing right now 114
what are you doing 28810
what are you talking about 12491
what is it 20402
what do you mean 18295
what happened 16539
what are you doing here 13243
what's up 12096
whatever 7954
what are you doing right now 114
what did you do today 56
what are you wearing 305
what do you want 9254
what are they like 58
what do you think 9124
what are you 4599
what's your name 4643
what are these 350
what's happened 1050
what have you got 603
what are you wearing 305
what do you want 9254
what are they like 58
what do you think 9124
what are you 4599
what's your name 4643
what are these 350
what's happened 1050
what have you got 603
whatcha doing 80
what's the 204
what is this 7416
what's the matter 6346
what the hell 6066
what is that 6346
what's going on 16788
what are you doing now 174
what's wrong 10695
what are you up to 648
what's the 204
what is this 7416
what's the matter 6346
what the hell 6066
what is that 6346
what's going on 16788
what are you doing now 174
what's wrong 10695
what are you up to 648