Frankfurter перевод на турецкий
51 параллельный перевод
A frankfurter sandwich.
Sosisli sandviç.
See Dr. Frankfurter.
Doktor Frankfurter'a görün.
Frankfurter couldn't throw a strike from two feet.
Frankfurter topu yarım metre öteye bile atamaz.
Promise me you'll see Dr. Frankfurter.
Doktor Frankfurter'a görüneceğine söz ver.
- I'm serious about Frankfurter.
- Frankfurter konusunda ciddiyim.
Mr. Frankfurter... I just wanted to say to you...
Bay Frankfurter... söylemek istiyorum ki...
Is Rosa still there?
Rosa Frankfurter hala orada mı?
Frankfurter gives you cancer.
Zaten sosisli sandviçler kanser yapıyor.
He's as foreign as a frankfurter.
Domuz sosisi kadar yabancı.
Maybe you've created another Frankfurter's monster.
Belki de sen bir başka Frankfurt canavarı yaratmışsındır.
The only person in the kingdom who looks dafter than her is that stupid frankfurter of a husband.
Krallıkta, ondan daha deli görünen yegane kişi de o aptal Frankfurt'lu kocası.
- Frankfurter. - Oh, really? Hmm.
- Frankfurter'de.
I just finished a clerkship with Justice Frankfurter.
Sadece Frankfurter'de avukatlık yaptım.
Of course you did. Frankfurter collects brains the way other people collect stamps.
Yapmışsındır, Frankfurter insanların pul topladıkları...
But if there's one thing that fries my frankfurter it's sharing my buns with a bunch of pesky insects.
Ama sosis kızartırken her defasında çöreklerimi bir grup belalı böcekle paylaşıyorum.
- Best frankfurter?
- En iyi sosis?
Unemployed actor had frankfurter, french fries, alcohol and sperm.
İşsiz oyuncu sosis, patates kızartma, alkol ve sperm yutmuş.
Hello, Mrs. Frankfurter.
Merhaba Bn. Frankfurter.
Mr. Frankfurter, I have something to ask you.
Bay Frankfurter, sizden birşey istiyorum.
Excuse me, Mr. Frankfurter...
Affedersiniz, Bay Frankfurter...
Mr. Frankfurter.
Bay Frankfurter.
Mrs. Frankfurter.
Bn. Frankfurter.
In absolute confidence, just between you and me and Rosa and Mrs. Frankfurter and Avron and Judith, and...
Çok gizli kalacak. Sadece sizinle benim aramızda. Ve Rosa ve Bn.
I only told family and friends and Frankfurter.
Sadece eşe dosta ve Frankfurter'e söyledim.
Mr. Frankfurter, the Russians they're going to bomb us.
Bay Frankfurter, Ruslar bizi bombalayacaklar.
You smelled the cooking, Mr. Frankfurter.
Yemeğin kokusunu aldınız Bay Frankfurter. Girin.
- Mr. Frankfurter!
- Bay Frankfurter! - Baba!
Because, you know, as Frankfurter says :
Çünkü biliyorsunuz, Frankfurter'in dediği gibi...
"I am a Frankfurter."
"Ben bir Frankfurt sosisiyim."
"I am a hamburger, a frankfurter and a doughnut."
"Ben bir hamburgerim, sosisim ve lokmayım."
- Poo-pooed my electric frankfurter
- Elektrikli sosisli sandviçimi kötülediler
That'a frankfurter you got there, you know what they put in it?
Salam almışsın, içine ne koyuyorlar haberin var mı?
If they tried to resuscitate, why didn't they find the frankfurter stuck in her airway?
Onu hayata döndürmeye çalıştılarsa sosisi soluk borusundan niye çıkarmadılar?
Frankfurter... is that anything?
Frankfortlu... bu anlamlı mı?
Two frankfurters.
İki frankfurter.
Well, my mother used to make me this split pea with little frankfurter slices and these homemade croutons.
Annem bana bezelyeli, karışık çorba yapardı. Domatesli ve kıtır ekmekli.
Could I get any of those with little frankfurter slices and homemade croutons?
Domates parçalı ve kıtır ekmekli olanlardan alamaz mıyım?
Uh, no, Justice Frankfurter it would not be gerrymandering of school districts.
Hayır, Sayın Hâkim Frankfurter, okul bölge sınırları yanlış gösterilmeyecektir.
Frankfurter shot back at me.
Frankfurter bana karşılık verdi.
You Frankfurter fags!
Siz Frankfurter ibneleri!
Get in there, Frankfurter!
Gel bakalım Frankfurter!
Frankfurter, you come with me.
Frankfurter, sen benimle gel.
The frankfurter turf war got kind of messy.
Frankfurter'deki bölge savaşından kalmış olmalı.
My little frankfurter.
Küçük frankfurter'ım.
More like, "Ein frankfurter"!
Daha çok "Bir Frankfurt'lu" gibi!
New York is a loud, overcrowded cesspool of ten million people and 70 million rats, where the best one can expect after a Central Park wilding at one of the city's hundreds of ethnic day parades is a soggy, pork anus frankfurter
New York, gürültülü, on milyon insanın ve 70 milyon farenin... yaşadığı tıkabasa dolu bir lağım çukuru. Central Park'taki yabani bitkilerden sonra görülecek en iyi şey, yüzlerin katıldığı geçit töreni ki o da bir hamamböceğinin domuz sosisi ile yolda yürümesiyle aynı şey.
You sound like a silly Frankfurter.
Salak bir Frankfurtlu gibisin.
Frankfurter Wurstchen.
Frankfurter sosisi.
I can get a frankfurter, no bun.
Ekmeksiz sosis yerim.
22-down : " What is a frankfurter's number-one bun?
22-aşağıya : Frankfurtlu birinin bir numaralı çöreği nedir?