Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ J ] / Just a few minutes

Just a few minutes перевод на турецкий

1,428 параллельный перевод
Just a few minutes.
Bir kaç dakika sonra.
We're just a few minutes away from the launch of the GPM Spacecraft on an important scientific mission to better understand the global water cycle here on earth.
Dünyamızın yağış ölçümlerini bilimsel olarak tespit edecek olan K.Y.Ö. Uzay Aracı'nın fırlatılmasına sadece birkaç dakika kaldı.
Just a few minutes away from launching the GPM spacecraft.
K.Y.Ö. Uzay Aracı'nın fırlatılmasına sadece birkaç dakika!
Because forever's about to happen in just a few minutes.
Çünkü ebediyet birkaç dakika sonra gerçekleşmek üzere.
Just a few minutes.
Sadece birkaç dakika.
Just a few minutes.
Birkaç dakika falan.
- Just a few minutes ago. - Kim.
Kim, buraya gel.
Wife identified him just a few minutes ago.
Karısı az önce teşhis etti.
Yes, finished it just a few minutes ago.
Evet, birkaç dakika önce bitirdim.
We're just a few minutes behind.
Sadece bir kaç dakika gerideyiz.
Then just a few minutes later, we got to their house, and it was exactly 8 : 00.
Sadece bir kaç dakika sonra, evlerine vardık, ve saat tam olarak 8 : 00'di.
It happened just a few minutes ago.
Bir müddet önce. Bu...
Like the rest of the crowd... she was going towards the sea guardian docks... just a few minutes ago.
Kalabalığın yaptığı gibi... o da iskeleye doğru gidiyordu. Sadece birkaç dakika önce.
We should be touching down in just a few minutes.
Birkaç dakika sonra inmiş oluruz.
I'll be just a few minutes.
Sadece birkaç dakikada burada olacağım.
In just a few minutes, the hot shorty.
Birkaç dakika sonra seksi bücürümüz sizlerle olacak.
Just a few minutes ago!
Az önceki halim!
Just dry a few minutes.
Birkaç dakika kurutun.
Just a few more minutes before we figure it out.
Bizimde bir kac dakikamiz kalmisti.
Annie says you can come up, but just for a few minutes.
Annie, annenizi kısa sürmek kaydıyla görebileceğinizi söyledi.
- l just need a few minutes of your time.
Sadece birkaç dakikanızı alırım.
She just needs a few minutes to get it together.
Toparlanmak için birkaç dakikaya ihtiyacı var.
Just a few minutes.
Sadece bir kaç dakika.
It's just being pressed right now. If you wanna wait a few minutes, it'll only take-
Şu anda ütüleniyor, birkaç dakika beklerseniz- -
Just for a few minutes until they get the party started.
Partiyi başlatıncaya kadar bir kaç dakika daha.
- Just give me a few more minutes.
- Bana birkaç dakika daha ver.
My husband is living in mainland China and just called me a few minutes ago
Kocam ana karada yaşıyor. Beni birkaç dakika önce aradı.
I-I just left her for a few minutes. Oh, it's not your fault.
- Çok zekice.
I just need a few minutes alone.
Birkaç dakika yalnız kalsam yeter.
just saw her a few minutes ago for the first time.
onu ilk defa bir kaç dakika önce gördüm.
There must be a stimulant you can inject him with... something to bring him round just for a few minutes.
Ona verebileceğiniz bir uyarıcı olmalı... sadece birkaç dakika kendine getirmek için.
Just need a few more minutes, Captain.
Sadece birkaç dakika daha, Kaptan.
Well, you just relax for a few minutes.
Birkaç dakikalığına rahatla.
It's just a few more minutes.
Birkaç dakika sürecek.
It'll just be a few minutes...
Sadece bir kaç dakika...
They were just here a few minutes.
Hayır. Burada sadece birkaç dakika kaldılar.
Turk got held up in surgery, but if you just hold on for a few minutes, everything will be perfect.
Turk,... ameliyatta takılmış, eğer birkaç dakika daha beklerseniz, her şey mükemmel olacak.
- Just give me a few minutes.
- Bana birkaç dakika izin ver.
Just let me talk to you for a few minutes.
Birkaç dakika konuşmama izin ver.
I'm not talking about a strong stimulant, just enough to keep her alert for a few more minutes at a time.
Güçlü bir uyarıcıdan bahsetmiyorum, sadece birkaç dakikalığına onu uyanık tutacak bir şey olsa yeter.
- Mr. Johnson, if you could just give me a few minutes.
- Bay Johnson, vaktiniz var mı?
Just hold on a few more minutes.
Birkaç dakika daha dayanın.
Nicki, be nice I just wanna ask you a couple of questions ltll take a few minutes, okay?
Nicki, ona iyi davran. Sana birkaç soru sormak istiyorum. Sadece birkaç dakikanı alacak tamam mı?
- Uh, it'll just take a few minutes.
- Sadece birkaç dakika sürecek.
Just a few more minutes.
Birkaç dakika daha.
Hey, you know, I don't really know what's going on here, but I was just wondering if maybe you could come with me to my office just for a few minutes. I mean...
Burada neler olduğunu bilmiyorum ama acaba benimle birkaç dakikalığına ofisime kadar gelirseniz...
I'll just be a few minutes, Barney.
Sadece bir kaç dakika, Barney.
- I just have to wait a few minutes for the...
Bu yüzden, sana denileni yap yoksa daha fazla tehlikeli tedbirler almam gerekebilir.
Just give me a few minutes while I look for your information.
Biraz bekleyin de uçağınıza bakayım.
Dr. McKergy didn't voice any objections to me... about my stopping in, just for a few minutes.
Dr. McKergy bana engel olman hakkında herhangi bir şey belirtmedi, sadece bir-iki dakika sürer.
About 15 minutes before you put her to bed, just give her a few goldfish crackers and some juice, just enough to put something in her stomach.
Yatırmadan 15 dakika önce ona balık kraker ve meyve suyu verirsin. Midesinde bulunsun yeter.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]