Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / Of course i did

Of course i did перевод на турецкий

1,095 параллельный перевод
Of course I did.
Tabii ki davet ettim.
Of course I did... as much as I could.
Tabii ki koydum... elimden geldiği kadar.
Steve, of course I did. I do.
Tabii, hala seviyorum.
Of course I did.
Tabii ki gittim.
- Of course I did. I talked to someone.
- Tabii ki aradım. Birisiyle konuştum.
Of course I did.
Tabii ki kapattım.
Oh, of course I did, honey.
Elbette istedim, hayatım.
Of course I did!
Elbette uzaklaştım!
"The third time this week." Of course I did.
Ne olmuş "üçüncü kez" izin verdiysem?
Of course I did.
Tabii boşaldım.
Of course I did.
Elbette gitti.
Well, of course I did.
- Elbette önem veriyorum.
Of course I did.
Elbette söyledim.
Of course I did.
Elbette, sevmiştim.
Of course I did.
Vardı tabii.
Of course I did. That's what it was, wasn't it?
Elbette söyledim.
Of course I did. I been planning it for years.
Heralde oğlum.yıllardın bunu planlıyorum.
Yes, I did. Of course I did.
Evet, aradım.
- Of course I did.
- Sen aldın değil mi?
Of course I did.
Tabii ki sinirlendim.
Of course I did.
Tabii ki söylediğim.
Of course I did, he was fine in the car.
Tabii ki yaptık. Arabada iyiydi.
Of course I did.
- Elbette.
Of course I did.
Tabi ki beğendim.
Of course I did.
Tabi ki konuştum.
Of course I did.
Elbette.
Of course I did.
Tabii ki döndüm.
- Of course I did. I saw the chart.
- Elbette şüphelendim.
Of course I did.
Elbette edecektim.
- Yeah, of course I did.
- Evet, elbette.
Of course I did, buttercup.
Tabii söyledim, fındık.
Of course I did.
Tabii, söyledim.
Of course I did.
Tabii ki.
Of course, not only did he bring back to me the woman that I love, but he managed to increase the circulation of the newspaper in the process.
Sadece bana sevdiğim kadını getirmedi, gazetenin tirajını da daha basımdayken artırdı!
I do not liked, but, of course, did not know he was a murderous maniac....
fakat onun insan katili bir manyak olduğunu bilmiyordum.
Of course, I did smoke when I was young.
Gençken içerdim.
I did a sensitivity check on your urine culture to make sure we were on the right course of antibiotics.
Doğru antibiyotikleri mi kullanıyorsun diye emin olmak için idrarına hassaslık testi yaptım.
I was only trying to help, which, of course, I did.
Sadece yardım etmeye çalışıyordum ve bunu da yaptım.
Of course, those doctors sure did, but I guess I just overreacted.
Doktorlar biçti tabii ki, ama sanırım durumu biraz abarttım.
of course, but it got me thinking, so the next day i did some digging and called human resources.
Asmaz evet ama aklıma takıldı. Ben de insan kaynaklarını aradım.
Of course, I did.
Elbette.
Of course you did. I'm sorry.
Elbette.
Of course. I did all that I could.
Elbette.Elimden geleni yaptım.
Of course, Paris did replicate that locket, whereas I baked the Jimbalian fudge cake from scratch.
Elbette Paris'in sana verdiği madalyonun, yaptığım pastayı gölgelemesine biraz bozuldum.
Of course he did. It was just when I saw you it slipped my mind.
Tabii ki söyledi.
I mean, not as well as you did them, of course, but...
Tabii yanı bunları olduğu gibi değil, demek, ama...
Of course, when I was 25, I did not need imagination.
Elbette yirmi beşimdeyken fantezilerim için kendimi az yoruyordum.
I did. - Of course you did.
- Elbette çekersin.
I did sabotage the ship all by myself with the computer's help, of course.
Gemiyi tamamen kendim sabote ettim, bilgisayarın da yardımıyla tabi ki.
Of course, you didn't ask to be at the center of this historic conflagration any more than I did, but we find ourselves here nonetheless by some mysterious mix of circumstances and all the world watching.
Elbette bu tarihi felaketin odak noktasında olmayı sen istemedin, tıpkı benim de istemediğim gibi, ama yine de kendimizi olaylar esrarengiz seyirleri yüzünden böyle karşımıza çıktı ve dünyanın gözleri üzerimizde.
Of course I did.
Denedim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]