The fbi перевод на турецкий
12,582 параллельный перевод
I'm a special agent with the FBI.
Özel FBI ajanıyım.
I have resources at the FBI that could keep you safe.
FBI'da seni güvende tutabilecek kaynaklarım var.
He's number five on the FBI's most wanted list.
FBI'ın en çok arananlar listesinde beşinci sırada.
It's not often the sitting head of the New York office of the FBI is material witness to a brutal murder.
Genelde FBI New York Büro sorumlusu cinayetin baş görgü tanığı olmaz.
Someone's attacking the FBI.
Birileri FBI'ya saldırıyor.
They're trying to bring down the FBI.
FBI'yı çökertmeye çalışıyorlar.
Still, though, on a hunch, I wanted to check the FBI file on her and I found that it had been mysteriously erased off the server.
Fakat yine de bir önseziyle FBI dosyalarında onu kontrol etmek istedim ve gizemli bir şekilde bunun sunucudan silindiğini öğrendim.
The FBI's probably tracking me as we speak.
FBI şu anda muhtemelen beni takip ediyordur.
It is its own division within the FBI, with over 500 scientific experts and agents working alongside one another.
Birbiriyle çalışan 500 uzmanı ve ajanıyla FBI'da kendi birimi bulunmaktadır.
Look. That video has leaked of Alex Parrish, seen here, in the garage of the FBI's New York field office with what appears to be a bomb of some kind.
Alex Parrish'in, FBI New York saha ofisi garajında bombaya benzer birşeyle görüldüğü bu video yeni sızdı.
I can only speak for myself, which is why, as of this moment, I am suspending my campaign so that I may fully assist the FBI.
Sadece kendi adıma konuşabilirim, o yüzden şu andan itibaren kampanyamı, FBI'ya yardımcı olmak amacıyla askıya alıyorum.
We're not exactly in the FBI.
Biz FBI'dan değiliz.
I joined the FBI to find out the truth about my father, and I realized, over the course of the last year, that I'll probably never know.
FBI'ya babamla ilgili gerçeği öğrenmek için katıldım. Bu bir yılda anladım ki belki de hiç gerçeği öğrenemeyeceğim.
- What? - You need to get to Alex before the FBI takes her out.
- Alex'i FBI çıkarmadan yanına gitmen gerek.
To spread fear and make a joke out of the FBI?
Korku yayıp FBI'yla dalga geçmek için mi?
Thanks to the brave and tireless work of the FBI, the nuclear device is securely in custody.
FBI'ın cesur ve yorucu çalışmaları sayesinde nükleer bomba güven altında.
I got suspicious when I saw the footage of Alex leaked from inside the FBI building.
FBI'dan Alex'e ait görüntüler sızdırıldığında şüphelenmiştim.
You are the FBI's best and brightest... our great hope.
FBI'ın en iyileri, en zekileri... Büyük umudumuzsunuz...
Her entire career, the FBI held her down, passed her over for promotion after promotion just because she was a woman.
Tüm kariyeri boyunca, FBI onu aşağıda tuttu. Sırf kadın olduğu için her terfi de onu es geçtiler.
You know, the FBI has a saying...
FBI'da ne dendiğini bilirsin...
The president has specifically commended the FBI for, "the strength it has shown in averting a national crisis."
Başkan, FBI'yı "krizi önlemede gösterdikleri güçten" dolayı... takdir etti.
I'm forgetting you ever existed, which is convenient, since that's what the FBI will be doing, too.
Var olduğunu bile unutuyorum. FBI'ın da tam yapacağı gibi.
I'm Alex Parrish. I'm from the FBI.
Ben Alex Parrish.
If what Liam said to me about Miranda was really his confession, he wants to do something symbolic, something that stops the FBI from moving forward.
Liam'ın Miranda hakkında söyledikleri itirafıysa eğer manidar birşey yapmak istiyordur FBI'yı tökezletecek birşey.
They died to save millions, to kill the cancer that is the FBI before it takes the country with it.
Milyonları korumak, ülkeyi kendiyle birlikte parçalamadan önce FBI kanserini yoketmek için öldüler.
And before you continue threatening me, you are not with the FBI anymore.
Beni daha fazla tehdit etmeden önce... FBI değilsin artık hatırla.
It is my belief, as it is many others who work for me, that the FBI treated you terribly.
Ben ve çalışanlarım FBI'ın sana zalimce davrandığına inanıyoruz
The FBI?
FBI'a mı?
He has a new position of power within the FBI.
Şimdi FBI'da güçlü pozisyonu var.
Well, we're from the FBI.
FBI'dan geliyoruz.
Randy Jacobs, this is the FBI!
Randy Jacobs, FBI!
They noted them in the FBI report.
FBI raporlarında yer alıyor.
We're with the FBI.
FBI'dan geliyoruz.
About the FBI takeover of Powers Division.
Ya da FBI'ın birime el koyması hakkında.
We interrogated THX off-site, which means the FBI maybe does not know about the Hacks'connection to Heavy.
THX'i dışarıda sorguladık, yani FBI, Hackler'in Heavy ile bağlantısını bilmiyor olabilir.
Okay, I reconsider cutting this short, since we know you're a paid informant for the FBI.
Tamam, kısa keselim, sonuçta senin FBI için paralı bir muhbir olduğunu biliyoruz.
He's a paid snitch for the FBI, let's out him on the street.
O FBI için çalışan bir köstebek, haberi sokaklara yayalım.
The FBI's been looking for Heavy for 10 years.
FBI, 10 yıldır Heavy'yi arıyor.
Senator Brown ran a consulting firm that contracted with the FBI.
Senatör Brown'un FBI ile anlaşmalı bir danışmanlık firması var.
was recruited and trained by the FBI in a covert Powers operation before he went rogue over a decade ago.
FBI tarafından alınıp, eğitilmiş ancak on yıldan uzun bir süre önce bürodan ayrılıp bir suçlu olmuş.
For ten years the FBI has been unable to apprehend him?
On yıldır FBI onu yakalayamadı mı?
was recruited and trained by the FBI in a covert Powers operation before he went rogue...
FBI tarafından alınıp, eğitilmiş...
How long you been in bed with the FBI?
Ne zamandır FBI ile birliktesin?
WANTED BY THE FBI "HEAVY"
FBI TARAFINDAN ARANIYOR "HEAVY"
They're downloading the identities for every single undercover FBI agent.
Bütün gizli FBI ajanlarının kimliklerini indiriyorlar.
So we had Donna's movements tracked using the GPS in her phone and cross-referenced that with every vehicle in your FBI fleet, and sure enough, two of those locations matched up exactly on the night Carter went missing.
Telefonundaki GPS'i FBI filondaki her bir araçla çapraz eşleştirerek Donna'nın hareketlerini izledik ve tam olarak Carter'ın kaybolduğu gece bu iki yerle eşleşme sağlandı.
To cut the head off the beast and grow a new FBI in her image.
Canavarın başını kesip hayalindeki gibi bir FBI lideri yaratmak.
I knew whoever was doing this was inside the Bureau.
Bunu her kim yapıyorsa FBI'ın içinden biri olduğunu biliyordum.
Nobody stole anything from the post office, and you're applying FBI resources to this?
Postaneden hiç birşey çalınmamış siz yine de FBI kaynaklarını bunun için mi harcıyorsunuz?
I'm calling from the Richmond FBI in regards... to a recent burglary at the Norman Avenue post office.
Richmond FBI'dan Norman Meydanındaki hırsızlıkla ilgili arıyorum.
Five other bodies in the area the feds have attributed to Heavy.
Bölgede FBI'ın Heavy ile bağlantısı olduğunu düşündüğü beş cinayet daha işlenmiş.
fbi agent 22
the floor is yours 27
the flash 89
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the family 112
the family business 35
the first time i saw you 26
the floor 53
the floor is yours 27
the flash 89
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the family 112
the family business 35
the first time i saw you 26
the floor 53
the final frontier 122
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the fool 54
the food 120
the front 31
the father 151
the first 240
the facts 28
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the fool 54
the food 120
the front 31
the father 151
the first 240
the facts 28
the front door was open 16
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18
the feds 64
the fuck 145
the four 34
the fear 48
the funeral 36
the fight 31
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18
the feds 64
the fuck 145
the four 34
the fear 48
the funeral 36
the fight 31