We will return перевод на турецкий
584 параллельный перевод
Then we will return to Bagdad, to the palace of Kamar.
Sonra da Bağdat'a, Kamar'ın sarayına döneceğiz.
We will return him to you eventually, and the police officer too.
Onu ve polis memurunu daha sonra size teslim edeceğiz.
We will return soon.
Hemen döneriz.
If at the time of a moon, I do not find your land... We will return to My land...
Dolunay yükselene dek vatanını bulamazsak köyüme döneceğiz.
We will return to the air with further bulletins.
Sonraki bültenlerle tekrar yayında olacağız.
And now we will return to our own time and place.
Artık kendi zamanımıza ve yerimize geri dönüyoruz.
We will return them immediately.
Hemen geri vereceğiz.
And now, my honey love... we will return unto your father's house... and revel it as bravely as the best... with silken coats and caps and golden rings... and ruffs and cuffs and farthingales and things... with amber bracelets, beads and scarfs and fans.
Eh şimdi benim canım sevgilim, Babanın evine dönelim, şenliğin tadını en şatafatlı giysilerimizle çıkaralım. İpek ceket, altın yüzüklerimizle Yakalıklarımız, dantelli kolluklarımızla,
We will return one day.
Bir gün döneceğiz.
Your Excellency, urge Kurtz to cooperate and we will return him to your government.
Ekselansları, Kurtz'e işbirliği teklif edin.. ... biz de kendisini hükümetinize geri verelim.
I have unfastened the window latch... and we will return tonight after the club has closed.
Pencerenin kilidini açtım ve bu gece, kulüp kapandıktan sonra geri geleceğiz.
We will return and try again, listen to the workers...
- Geri dönüp tekrar deneyeceğiz.
When he has finished his business, we will return to camp.
Buradaki işi bitince kampa döneceğiz.
We will return now to the inn, the kitchen.
Şimdi hana geri döneceğiz. Mutfağa.
We will return to my house.
Evime döneceğiz.
You are just and fair, and we will return with the shrubbery.
Sizler dürüst ve adilsiniz, ve biz de bir bahçe çitiyle geri döneceğiz.
Your record as a hunter of big game will add weight to your testimony - if we return!
Bu büyük maceranın avcısı olarak ününüz şahitliğinize ağırlık katacaktır, şayet geri dönersek elbette!
We will take care of them in return.
Onları geri döndüğümüzde hallederiz.
Yes, and we will always return to it.
Evet ve daima döneceğiz.
Miss Eberli, will you please wait here till we return?
Bayan Eberli biz dönene kadar burada bekler misiniz?
You will tell the pilot that he has to return to his last base as soon as we have descended and wait until we have built an emergency landing field.
Pilota söyle biz inişe geçer geçmez son konumuna geri dönsün ve biz acil iniş alanı bulana dek beklesin.
We will not return to your reservation while that man is there or anyone like him.
Bize ayrılan bölgeye bu adam ya da benzeri biri varken asla dönmeyiz.
Do not believe that. We will not do so, return to activities
Size oldukça tanıdık gelen federal işlemleri yapmamız gerekiyor.
We will offer Seijuro Akemi in return for wealth!
Akemi'ye karşılık Seijuro'ya bir servet önereceğiz!
Return to your King of Troy... ... and tell him we will receive Helen at the appointed place.
Truva Krali'na söyle, Helen'i kararlastirdigimiz yerden geri alacagiz.
And speaking of nice people... before I return... we will have a few quips... from television's most tolerant sponsor.
Ve iyi bir insan demişken geri gelmeden önce televizyonun en hoşgörülü sponsorundan bir çift laf dinleyeceğiz.
We will need two more, for the return trip.
ve dönüş için iki taneye daha ihiyacımız olacak.
I've excused the actors until we return when they will present the final act of our play.
Dönünceye değin aktörlere izin verdim. Döndüğümüzde onlar oyunumuzun son perdesini oynayacaklar.
Ladies and gentlemen, we now offer a special message, after which, Mr : Hitchcock will attempt to return :
Bayanlar ve baylar, şimdi özel bir bildiri sunuyoruz, bu mesajdan sonra Bay Hitchcock geri dönecek.
- We will finish it when they let us return of the front.
- Cepheden dönünce bitiririz.
We will both return and make Lilliput a heaven on earth.
İkimiz de dönüp, Lilliput'u dünyada bir cennet yapabiliriz.
Don Rodrigo, you will join us at Sagrajas... and we shall annul your banishment and return your lands.
Don Rodrigo! Sagrajas'ta bize katılacaksın. Sürgün cezanı feshedeceğiz ve topraklarına dönmene izin vereceğiz.
So no-one will realise when we return!
Döndüğümüzde kimse fark etmez bile.
Briefly, and for the moment, our plans will be as follows, we'll return to Tahiti and deposit our prisoners, we'll pick up all the water and stores we can carry, and all the extra hands we can find.
Kısaca ve şimdilik, planımız şöyle Tahiti'ye dönüp, esirleri bırakacağız alabileceğimiz kadar, su ve erzak alacağız ve bulabildiğimiz fazladan adamları.
As we all know, Ikaria will return in 15 years.
Bildiğiniz gibi, İkaria 15 yıl sonra geri dönecek.
Now, you will follow us and on the third night, I will walk back to you... then we're gonna ride back here to Lop, wait for two days and then... return to the caravan to collect the thing of magic that will bring the mighty Kublai Khan to his knees!
Bizi takip et, 3. gece seni bulacağım, Lop'a geri dönüp 2 gün bekleyeceğiz ve sonra karavana dönüp yüce Kubilay Han'ı dize getirecek sihirli şeyi alacağız!
If we regain radio contact... will the bombers respond to an order to return?
Eğer telsizlerine ulaşabilirsek... Vindikatörler geri dön emrine cevap verecek mi?
Say what you will, we won't return her.
Ne söylerseniz söyleyin, onu size geri vermeyiz.
This will count well for you when we return to our own land.
Bu durum kendi toprağımıza döndüğümüzde senin için iyi olacak.
We will eat a lot, sleep a lot and after a month we return and say to him :
Yiyelim, içelim yatalım. 1 ay sonra döner Aziz Francisco'ya şöyle deriz.
We will maintain your life-support conditions while you return to your ship.
Gemine dönünceye dek buradaki yaşam desteğini sürdüreceğiz.
Unless we return Captain Christopher to Earth, there will be no Colonel Shaun Geoffrey Christopher to go to Saturn.
Eğer Kaptan Christopher'i Dünya'ya göndermezsek, Satürn'e gidecek bir Albay Shaun Geoffrey Christopher olmayacak.
And so I said to the class. We will all close our eyes, and will the one who took the pen, please return it.
Sınıfa dedim ki hepimiz gözlerimiz kapatacağız kalemi alan kişi geri getirecek.
When I return, we will vote on the charge of mutiny.
Döndüğümde, isyan suçlamasını görüşeceğiz.
Join us at Sagrajas and we will annul your banishment and return your lands, but if you are not at Sagrajas, we shall consider you and yours our enemies.
Don Rodrigo! Sagrajas'ta bize katılacaksın. Sürgün cezanı feshedeceğiz ve topraklarına dönmene izin vereceğiz.
Well, we will issue orders sending you back to the States, and there's... one thing you have to do for us in return.
Seni ABD'ye gönderme emri çıkaracağız ve karşılığında bizim için yapman gereken tek şey var.
We will later prove that this man incited... the crowd to return to the park and fight the police.
Daha sonra bu adamın kalabalığı parka sevk ettiğini ve polisi saldırmaya kışkırttığını kanıtlayacağız.
Lord, we implore you to grant this mercy to your dead servant, that he who held fast to your will by his intentions may not receive punishment in return for his deeds, so that as the true faith united him with the faithful on earth,
Tanrım, aramızdan ayrılan bu kuluna merhamet et, isteklerinin gerçekleşmesine sen kadirsin, yanlışlarının cezasını affet.
On this first day of a new century, we humbly beg forgiveness... and dedicate these last forests... of our once beautiful nation, in the hope that they will one day return... and grace our foul Earth.
Yeni bir yüzyılın bu ilk gününde,.. ... tevazu içerisinde bağışlanmak için yalvarıyoruz ve bunu geçmişteki ulusumuzun kalan son ormanlarına adıyoruz,.. ... bir gün onların geri dönüp kirli dünyamızı güzelleştirecekleri umudu içindeyiz.
We're bearing north-northwest into Arctic seas to hunt whales along the edge of the main ice, with the hope that these risks we take will hasten our return to port.
Ana buzların kenarları boyunca balina avlamak için buzul denizlerinde kuzey-kuzeydoğu'ya doğru yol alıyoruz. Aldığımız bu risklerin limana dönüşümüzü hızlandırmasını umuyoruz.
We may be too far north at this time of year. But two more whales will fill our hold and allow us a merciful return to home.
Senenin bu dönemlerinde kuzeye çok gitmiş olabiliriz fakat iki balina daha gemimizi dolduracak ve merhametle eve dönmemize izin verecek.
we will miss you 16
we will figure it out 16
we will meet again 36
we will win 17
we will 1454
we will be there 18
we will see 58
we will go 22
we will talk 25
we will find her 40
we will figure it out 16
we will meet again 36
we will win 17
we will 1454
we will be there 18
we will see 58
we will go 22
we will talk 25
we will find her 40
we will help you 23
we will survive 18
we will find you 29
we will die 29
we will protect you 16
we will kill you 16
we will be 54
we will see about that 16
we will find them 26
we will find it 20
we will survive 18
we will find you 29
we will die 29
we will protect you 16
we will kill you 16
we will be 54
we will see about that 16
we will find them 26
we will find it 20