You gonna be okay перевод на турецкий
3,003 параллельный перевод
You gonna be okay being away from your family for a little while?
Ailenden biraz ayrılsan sakıncası olur mu?
Are you gonna be okay with me making more money than you?
Senden daha fazla para kazanmamı hazmedebilecek misin?
Well, I mean, are you gonna be okay tomorrow?
Yarına kadar düzelecek misin?
You gonna be okay.
Her şey yoluna girecek.
You gonna be okay if I...?
Gitmemde senin için bir sorun -
You gonna be okay?
Sen iyi misin?
Hey, are you gonna be okay with Andy gone?
Andy gittiğinde iyi olacak mısın?
Are you gonna be okay with Ben still here?
Ben'in hala burada olmasından dolayı iyi olacak mısın?
How are you gonna be okay when I'm gone?
Ben gittiğimde nasıl idare edeceksin?
You're gonna be okay.
İyileşeceksin.
Come on, you're gonna be okay.
Hadi. İyileşeceksin.
- Okay. I'm gonna be strong for you, man.
Sana destek olacağım adamım.
Do you think he's gonna be okay?
- İyi olacak mı dersin?
You know, like, you're lying to these people, and you're promising that everything is gonna be okay, and it's not gonna be okay!
Bu insanlara yalan söylüyorsunuz. Her şey yoluna girecek diyorsunuz. Bir bokun yoluna gireceği yok!
It's okay, you're gonna be okay.
Geçti, iyileşeceksin.
Sweetie, I'm gonna go tell your mom you're gonna be okay.
Tatlım, ben gidip annene iyileşeceğini söyleyeyim.
I think you're gonna be okay.
Bence iyi olacaksın.
You're gonna be okay, Phil.
İyileşeceksin, Phil.
Right now I need you to be my partner in this because we're gonna have to get her through it, okay?
- Şu anda yanımda olmanı istiyorum çünkü Maddie'nin bunu atlatmasını sağlayacağız. Tamam mı?
You're gonna be okay.
- Onlar hayatınızın işleriydi ve onları parça parça elinizden alacağım. - Sarah?
You're gonna be okay.
- Başınıza bir şey gelmeyecek.
You love me. Everything's gonna be okay.
Her şey yoluna girecek.
Okay, see, that's gonna be a problem because the only pain that I feel is you.
- Evet. Pekâlâ, bu sorun olacak çünkü şu anda hissettiğim tek acı sensin.
You're gonna be okay.
İyi olacaksın.
Some guys, you meet'em and you just know they're always gonna be okay.
Bazıları vardır ki tanıştığın anda her şeyi atlatabileceklerini anlarsın.
You're gonna be okay.
İyi olucaksın.
You're gonna go out there, and you're gonna pretend that you figured this out all by yourself and you're gonna talk to her and it's gonna be okay because everything you need is right here.
Dışarıya çıkacaksın. Tüm bunları farkına kendin varmışsın gibi davranacaksın ve onunla konuşacaksın. Sonra da hiçbir sorun çıkmayacak çünkü aradığın şey tam burada.
- Come on. You're gonna be okay.
Sen iyi olacaksın.
- You're gonna be okay.
Bir şey olmaz.
Okay, the police are gonna be watching you.
- Tamam, polis her hareketini izliyor olacak.
Okay, you're gonna be working this story with Frye.
Tamam, bu haberde Frye ile birlikte çalışacaksın.
Dad, I'm telling you, it's gonna be okay.
Baba, söylediğim gibi sorun olmayacak.
You're gonna fall into a rhythm where you're gonna be less tired, okay?
Ritmi tutturduğunda daha az yorulacaksın, tamam mı?
You're gonna be okay.
Bir şeyiniz kalmayacak.
( hammering, crowd chattering ) Are you sure you're gonna be okay?
- İyi olacağından emin misin?
I can't do this if you're gonna be thrusting like that, okay?
Üstüme böyle dayarsan bu işi yapamam, tamam mı?
Take it easy. You're gonna be okay.
Sakin ol, iyi olacaksın.
But, you know, I mean, I think that... I think that we're gonna be okay. You know, I-I think...
Ama sanırım aramız iyi olacak.
You're fine. You're gonna be okay.
İyi olacaksın.
Tell me you're gonna be okay.
İyi olacağını söyle bana.
You're gonna be okay!
İyileşeceksin.
- You're gonna be okay.
- İyileşeceksin.
Yeah, yeah, okay, and I'm horny, too,'cause you're gonna be my husband.
Evet, Evet, Tamam Çok azgınım Çünkü sen benim kocam olucaksın
You, me, your mom, and Aunt Tara, we're gonna be okay.
Sana, bana, annene ve Tara teyzene bir şey olmayacak.
Are you sure you're gonna be okay here?
- Burada iyi olacağından emin misin?
You're gonna be okay.
Düzeleceksin.
You're gonna be okay, sweetheart.
Sana bir şey olmayacak, hayatım.
Okay, you're gonna be all right.
Tamam, iyi olacaksın.
All right, your friend's gonna be okay, but you need to get him to the hospital.
Tamamdır, arkadaşınız iyi olacaktır, ama onu bir hasteneye götürmeniz gerek.
I promise you she's gonna be okay.
Sana söz veriyorum. İyi o. Tamam mı?
Guys, bring anything you find that's gonna be useful, okay?
İşe yarayacak ne bulursanız getirin millet, olur mu?
you gonna cry 16
you gonna kill me 43
you gonna tell me 17
you gonna eat that 22
you gonna get that 42
you gonna 34
you gonna hit me 16
you gonna answer that 17
you gonna go 23
you gonna shoot me 51
you gonna kill me 43
you gonna tell me 17
you gonna eat that 22
you gonna get that 42
you gonna 34
you gonna hit me 16
you gonna answer that 17
you gonna go 23
you gonna shoot me 51
you gonna arrest me 20
you gonna be all right 67
gonna be okay 24
you got this 563
you got it 4932
you got a pen 63
you guys 4639
you got me 900
you got that right 241
you gotta be fucking kidding me 42
you gonna be all right 67
gonna be okay 24
you got this 563
you got it 4932
you got a pen 63
you guys 4639
you got me 900
you got that right 241
you gotta be fucking kidding me 42
you got the wrong guy 127
you gotta be kidding me 471
you got a problem 205
you got anything 117
you got to be kidding me 439
you got something for me 35
you got a minute 371
you gotta 165
you got 695
you got me all wrong 20
you gotta be kidding me 471
you got a problem 205
you got anything 117
you got to be kidding me 439
you got something for me 35
you got a minute 371
you gotta 165
you got 695
you got me all wrong 20