Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / You saw what

You saw what перевод на турецкий

5,336 параллельный перевод
YOU SAW WHAT HAPPENED.
- Ne yaptın?
- Why? You saw what happened in there.
Orada olanları gördün.
You saw what happened in there.
Orada olanları gördün.
You saw what they were doing in court?
Mahkemede ne yaptıklarını gördün mü?
You saw what he was gonna do.
Bırak onu! Ne yapacağını gördün.
You saw what I just did, right?
Yaptığım şeyi gördün, değil mi?
- Sorry what I said about raisins. - I saw you trying to
- Kuru üzümler hakkında söylediklerim için üzgünüm.
Now we watch things by ourselves and just tweet what we saw, and if you try to complain, you get called a...
Şimdi kendi başımıza bir şeyler izliyoruz ve gördüğümüz şeyleri twittliyoruz. - Şikayet etmeyi denersen, sana derler ki...
We have methods for dealing with this, but frankly, those methods pale compared to what we saw with you and Maya.
Bununla başa çıkmak için metotlarımız var ama açıkçası, sen ve Maya'nın durumunu gördükten sonra, onlar sönük kalıyor.
What to do That you saw?
Duydun mu ne dedi?
Captain, what you just saw was the Jimmy Jab games.
Başkomiserim, gördüğünü şey Jimmy Jab Oyunlarıydı.
You were supposed to ghostwrite my memoir, but instead you wrote a story about how you spent six months with me and saw what a big, dumb loser I am.
Güya anılarımı yazacaktın ama benimle geçirdiğin altı ayı ve ne kadar büyük ve aptal bir zavallı olduğumu yazmışsın.
Based on what I saw in the alleyway and out here on this road, you got two perps on the loose, and they're very possibly dead.
Ara sokakta ve bu yolda gördüklerime dayanarak söylüyorum serbest iki suçlun var ve muhtemelen ikisi de ölü. Ya da ölmemiş.
There's a question of whether you're lying about what you saw, and then there's the question of whether you were even here.
Ya gördüklerin hakkında yalan söylüyorsun ya da burada bile değildin.
Did anyone else see what you saw? I have no idea.
- Sizin gördüğünüzü başka gören oldu mu?
My husband says you're having problems remembering what you saw earlier today.
Kocam bugün gördüklerini hatırlamada zorluk çektiğini söylüyor.
Look, if you're innocent, why don't you just tell us what else you saw in there?
Bak, masumsan neden bize orada gördüğün diğer şeyleri anlatmıyorsun?
What I'm telling you is that I saw 12 of my brothers killed in front of me.
Sana dediğim, 12 kardeşimin öldürülmesine şahit oldum.
Does it help you to talk about what you saw?
Gördüklerini anlattığında iyi hissediyor musun peki?
Okay, but what did you think when you saw her?
Tamam ama sen onu görünce ne düşündün?
She didn't tell you to back off, forget about what you saw?
Gördüklerini unutup geri çekilmeni söylemedi mi?
Tell us what you saw.
Ne gördüğünü anlat.
- And what you saw is real.
- Ne?
Um, when was the last time she saw me, where am I, um, what am I doing, you know, what does she know about my illness, things like that.
Beni en son ne zaman gördüğünü, nerede olduğumu, ne yaptığımı hastalığım hakkında ne bildiğini, buna benzer şeyler işte.
She's a very strong woman, and when you're a strong woman, people call you callous, heartless bitch, but I saw what the divorce did to her.
Güçlü bir kadın ve eğer güçlü bir kadınsan insanlar seni duygusuz ve kalpsiz sürtük olarak görürler ama ben boşanmanın ona neler yaptığını gördüm.
I saw what you did.
Ne yaptığını gördüm.
No, I told you exactly what I saw.
Hayır, ne gördüysem onu anlattım sana.
Well, I can't imagine the perps were carrying an ALS, so, what makes you think they saw it?
Mavi ışıkla dolaşan saldırgan fikri bana çok yabancı ama işareti gördüklerini nasıl anladın?
I know you have bigger problems, but I asked the other nannies about Caroline and none of them saw anything like what you described.
Francis, daha büyük problemlerinin olduğunu biliyorum, ama diğer dadılara Caroline'i sordum, ve hiçbiri dediğin şekilde bir şey görmemiş.
I don't know. What you think you saw last night in the park, But I assure you...
Geçen gece parkta gördüklerin hakkında ne düşünüyorsun bilmiyorum, ama yanıldığına dair...
You didn't see what I saw.
Benim gördüğüm şeyi görmedin.
What if somebody saw you?
Ya biri gördüyse?
The stores and the conventions represented something that was, in some ways, an extension of what you saw come out of Stan.
Mağazalar ve toplantılar sanki Stan'dan kaynaklandığını bildiğiniz şeyin bir uzantısını temsil ediyordu.
The 1980s were a very interesting time, because what you saw was the emergence of the anti-hero, pioneered by a number of very famous seminal comic-book creators...
1980'ler oldukça ilginç zamanlardı çünkü çığır açıcı pek çok ünlü çizgi roman yaratıcılarının öncülüğünde anti kahramanların ortaya çıktığını görüyordunuz.
We just saw why you hate them. That video doesn't show what really happened.
- O video gerçekte neler olduğunu göstermiyor ki.
What did you think the first time you saw this little kid?
O küçük çocuğu ilk gördüğünde ne düşündün?
It's like the first time I saw Austin City Limits with Jimmie Vaughan, it was on, you know what I mean?
Austin City Limits'i ilk seyrettiğimde yine Jimmie Vaughan vardı.
Just... just tell me what you saw.
Sadece ne gördüğünüzü anlatın.
I once saw a poster in my dentist's office that said, "you can't always control what goes on outside..."
Bir keresinde diş doktorumun ofisinde gördüğüm bir posterde "Dışarıda olanları her zaman kontrol edemezsiniz" yazıyordu.
I saw you with blood on your hands, watching what they were doing to me!
Seni, ellerin kanlı şekilde, bana yaptıklarını izlerken gördüm!
Though, from what I saw, you are more skilled as a midwife than I am, and I am...
Gerçi, gördüğüm kadarıyla bir ebe olarak benden daha maharetlisin. - Ben de fena sayılmam hani.
What I saw you do in there, that is who you are.
Orada yaptıklarını gördüm, işte sen busun.
And there's a place where you can see with your eyes what Einstein saw in his mind.
Einstein'in zihninde gördüğü şeyi gözlerinizle görebileceğiniz bir yer var.
Just got an anonymous tip. Someone who was at Twain's saw what you did and evidently had a change of heart.
Twainler de birisi ne yaptığını görmüş ve fikrini değiştirmiş.
I don't know if you saw the news, but they're telling people I was some sort of hero, which I know is the exact opposite of what I am.
Haberleri izlediniz mi, bilmiyorum ama benden benimle hiç alakası olmayan bir kahramanmışım gibi bahsediyorlar.
I saw Lance through his cancer treatment, but after all the years, the high, the lows, neither of us had anything left. I mean, it was all amicable. Do you know what he was doing in town?
Lance'in kanser tedavisi gördüğünü biliyordum ama onca yıldır yaşanan inişler ve çıkışlar bizden geriye bir şey bırakmamıştı.
From the moment I saw you, I knew what it meant to love someone with all my heart. I have faced death.
Seni gördüğüm ilk anda birini tüm kalbini vererek sevmenin ne anlama geldiğini öğrendim.
I've just been contacted by a witness who says they saw what you did.
Seni gördüğünü söyleyen bir görgü tanığı bana mesaj attı.
Just say what you saw this morning.
- Bu sabah gördüklerini anlat sadece.
You asked me what I saw when I looked at you.
Bana baktığında ne görüyorsun demiştin.
So that's what you saw in him.
Demek onda bulduğun şey buydu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]