Ama oldu перевод на английский
12,781 параллельный перевод
Kolay değildi ama oldu.
Well, it wasn't easy, but it's done.
Nasıl oldu bilmiyorum ama oldu.
I don't know how, but it did.
Bir zamanlar vatandaştınız ama aptallığın dibine vurduğunuz andan itibaren ahmak kıçlarınız Georgia eyaletine ait oldu.
You used to be a citizen... but from the moment you reached the bottom of stupid, your dumb asses belonged to the state of Georgia.
Harlem'in her yerinde zenciler ve Latin kökenliler, polisin şamar oğlanı oldu. Ama Luke Cage hakkında bir şey yapmaya ödleri patlıyor.
All over Harlem, young black and brown men are being slapped around by an NYPD too scared to do something about Luke Cage.
Ama o oldu.
- Why even get involved? - Hmm. But he did.
Oğulları olsun isterdi ama üç kızı oldu.
Wanted sons, got three daughters.
Uzaktan adam vurduğum oldu ama yakından hiç vurmadım.
I've shot at men in the field. Never killed one up close.
Sana son zamanlarda ne oldu bilmiyorum ama..... buna son verirsen iyi olur.
I don't know what's gotten into you lately, but whatever it is, you better quit.
Ama beni daha çok etkileyen kimliğini bunca zaman saklaman oldu.
But I'm even more impressed that you managed to hide your identity from us for so long.
Kendime önemli değil deyip durdum ama bana büyük sorunlara mâl oldu.
I told myself it doesn't matter, but it turns out that's a big part of it.
Hadi ama, biliyorsun ki herşeyden önce bu sadece üç sefer filan oldu.
You know, first of all, that only happened like three times.
Ama 500 millik hayatta bu tundra "Ölüm Bölgesi 714" oldu.
But 500 miles of radio alive this tundra became "Death Zone 714".
Tamam ama Ya ağrılarına ne oldu?
But okay- - what about the pain?
Bunu telefonda söylemek zorunda olmaktan... nefret ediyorum, ama bir şey oldu, ve bunu haberlerden duymanı istemiyorum.
I, uh... I hate to have to tell you this over the phone, but something's happened, and I don't want you to hear it on the news.
Görünüyor ki diğer adam kendini savunmak için tepki vermiş, ama kim bilir sokağın ortasında... birbirlerine ateş açmalarına ne sebep oldu?
It appears that the other guy was reacting in self-defense, but, you know, who knows what happened before they started shooting at each other in the middle of the street?
Sözde burada iki ay duracaktık ama tam sekiz ay oldu.
We were supposed to be here for two months. It's been eight months!
Ama bak ne oldu.
But look what happened.
Ama bir şeyi çok iyi anlamama sebep oldu.
But it made something very, very clear to me.
Ama Richie nedense onları kurtarmış oldu.
The Krauts were so dumb, they were actually gonna buy it, but Richie saves them from themselves - for some reason. - ( light chuckles )
Ama bu gecenin konusunun kıskançlık olduğunu duyduğumda, hikayeme gerçek bir son vermem gerektiğini biliyordum, bu da buraya gelmeden 20 dakika önce oldu, eski sevgilimin kapısına oldukça hoş ve pahalı bir meyve sepeti koyup,
But when I heard tonight's theme was jealousy, I knew that I needed an end to my story, a real end, and that end came about 20 minutes before I arrived here when I delivered a very nice and not at all cheap fruit basket to his door,
Üzgünüm ama daha önce altıma kaçırdığım çok oldu.
Sorry, but I pissed myself more than once.
Nasıl oldu bilmiyorum ama bana söylediklerin doğru değil.
Whatever the truth is, it's not what you told me.
O kız hakkındaki kişisel düşüncelerimin önemi yok. Ama sana iyi bir arkadaş oldu ve hep sadıktı.
Doesn't matter about my personal opinion about that young girl, but she has been a bloody good friend to you, and she's been loyal.
Cale iyi tutuştu ama en iyi parlayan Joe oldu.
Cale flamed up good, but Joe burned the brightest.
Pekâlâ. Eğer senin için sorun yoksa benim için de yok sanırım. Sana ne oldu böyle bilmiyorum Gordon ama, biraz garipsin şu an.
- I don't know who's got to you, Gordon, but you're just, just weird.
Ama ikinizin de korkularınızın üstesinden gelmeniz bana yardımcı oldu ve hepimizin kadınlar gibi olgun olduğunu düşünüyorum.
But seeing you both overcome your fears did help me, and I think we've all grown as women.
- Aslında bir kere oldu ama yanlış alarmmış.
It actually happened once, but it was a false alarm.
- Fark ettiniz mi bilmiyorum ama dün dinlenme odasında bir kaza oldu.
Oh, well, I don't know if you noticed, but there was an accident in the break room yesterday.
Ama en iyi bölüm altıncı bölüm olan "Biz Sürtükler miyiz?" bölümü oldu.
The best episode that year... was episode six, entitled "Are We Sluts?"
Bundan hüküm giymedi ama sonuçta böyle bir şey oldu.
Weren't convicted for it, but that's what happens, so.
Hayatımı geri almak için 15 yıl bekledim sonra iş buldum, sevgilim oldu. ama dünya sonra, "Psik!" gibi oldu.
It's just, I waited 15 years to get my life back, and then I got a job, I got a boyfriend, but then the world was like, "Psych!"
İki kez şansım oldu, Ama hayatın o kısmı benim için yeterli değildi.
I had my chance twice, but that part of life just didn't work out for me.
Kötü bir gerileme oldu ama hayatta kalmak için ihtiyatlı olmak gerek.
This has been a bad setback but the way to survive it is to be prudent.
Ama iyi oldu.
Tsk. It was for the best.
Sürpriz oldu sadece ama bildiğim iyi oldu.
Kind of a surprise, but it's good to know.
Ama bir de, ben gittiği okullardan birisinde kuruldaydım ve başka bir öğrenciyle münakaşa oldu.
But then I was on the board of one of the school he attended, and there was an altercation with another student.
Ama onu görmek iyi oldu.
But it was good to see her.
kolay olurdu. Evet bu şirket için de.. biraz sorun oldu ama yapacak bir şey yok.
Yes, that was a little problem for the company for a while that we did.
Kocam aleyhine tek kelime etmem Anna Pavlovna ama son birkaç ay benim için bir sınav oldu.
Well, I won't say a word against my husband, Anna Pavlovna, but truly it has been a bit of a trial the last few months.
Ama şimdilik, ikinizin birbirinizi tanıma fırsatınız oldu.
But for now, it gives the two of you the chance to get acquainted.
Önce çok umutluyduk ama bir değişiklik oldu, iki gün önce.
We were very hopeful, but there was a... Change, two days ago.
Ama elimiz darlaşınca pek azı bizi arar sorar oldu.
But very few have sought us out in our reduced circumstances.
Beş dakikalık gecikme oldu ama uçak havalandı.
Five-minute flight delay but they're in the air.
Kötü bir gece oldu, ama bu duygularını incitmeme sebep olmamalıydı.
It's been an awful night, but it's no excuse to hurt your feelings.
Konseri kaçırdım, Ama bu hayatımın en iyi gecesi oldu.
I missed the concert, but this has been the best night of my life.
Olur ama yer konusunda değişiklik oldu.
Yes, but there's been a change of destination.
Ancak olmaz ama hadi oldu diyelim, bir değişiklik ararsan Schweikart Cokely, yeteneğini daha iyi yerlerde kullanmayı çok ister.
However, if on the off-chance you're pondering a change, Schweikart Cokely would be more than happy to put your talents to good use.
Saat 1 : 15 oldu ama, yemeğe çıkacaktım.
I was just about to grab some lunch. Yeah.
Posta odasına gireli daha bir hafta oldu ama en az yüz tane duymuşumdur.
I've only been in the mailroom a week, and I've heard maybe 100. Yeah.
Bir anlığına hafif kaçar gibi oldu, kabul edeyim ama Paige lafa girdi ve beni raya soktu.
It was a little touch-and-go there for a moment, I'll admit, but Paige pitched in, and she really talked me up.
Abartmak istemiyorum ama sanırım televizyon tarihinin en müthiş 60 saniyesi oldu.
I don't want to oversell it, but I think it might be the greatest 60 seconds in the history of television.
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219