Anahtarlarım перевод на английский
3,002 параллельный перевод
Eğer anahtarlarımı bulursanız...
And if you find my keys...
Anahtarlarımı ve cüzdanımı hiçbir yerde bulamıyorum!
I can't find my keys or wallet anywhere!
Bir kaç tek Lucif attım ve bana çok sert gelince Joe anahtarlarımı aldı.
I had some shots at Lucif's, and they hit me pretty hard and... And then Joe... Joe took my keys.
Anahtarlarımı geri alabilir miyim?
Can I have my keys back?
- Anahtarlarımı düşürdüm. - Üzgünüm, üzgünüm.
- Sorry, sorry.
Anahtarlarım, lanet olsun.
My keys, damn it.
Anahtarlarım.
My keys.
Sorun şu, bana tokat attı ve anahtarlarımı çaldı.
But the point is this : she struck me, and she stole my keys.
Anahtarlarımı istiyorum. Hemen.
I'll need those keys back, straight away.
Anahtarlarım, lütfen!
– My keys, please.
O halde anahtarlarımı ver
If so, return my keys.
Aramız bozuktu anahtarlarımı istiyorum ki artık yeni sevgilime vermeyeyim.
He said between us has been broken, I just want my keys back, so I can give to my new boyfriend anymore.
Anahtarlarımı bulamıyorum.
- Can't find my keys. - Oh...
- Anahtarlarım nerede?
- Where are my keys?
Lanet anahtarlarım nerede?
Where are my fucking keys?
- Lanet anahtarlarım nerede Michael?
- Where are my fucking keys, Michael?
ıyi. Anahtarlarımı alıyorum, arabama giriyorum...
Fine, I'm getting my keys, get in my car...
Anahtarlarım nerde?
Where are my keys?
Hey, çocuklar, anahtarlarımı kaybettim.
Hey, guys, I just lost my keys.
- Annemi bekliyorum, anahtarlarımı unutmuşum.
- Waiting for Mom, forgot my keys.
Bir bakalım... İşte anahtarlar.
So let's see, here's the keys.
- Anahtarları nerede bıraktım?
- Where did I leave the key?
Penny'den dairesinin anahtarlarını aldım ve -
Well, I got Penny's keys to his apartment, and...
- Anahtarlarına ihtiyacım var.
I need your keys.
Bu Dünya'mızın bugün nasıl çalıştığını anlamanın anahtarlarından biri.
It is a key to understanding how our world works to this day.
Anahtarları var mıydı?
That they'd ruined his life somehow.
Po, Bu anahtarlar hep orada mıydı?
Po, has that key been there all along?
Şimdi, bana arabanın anahtarlarını ver, veya sizin aletlerinizi keserim ve kalan deliği parmaklarım.
Now, gimme your car keys, or I'll rip your dicks off and finger fuck you in the holes that it leaves.
- Girmek için bendeki anahtarları kullandım.
I... I used the key to let myself in. Yes.
Anahtarlar yanında mı, muhafız?
Have you your keys about you, warden?
Acele etmem lazım, anahtarları ver.
I need to go quickly so give me your keys.
- Tüm anahtarları sakladın mı?
Only you keep all keys?
Ya seninle gelirim ya da anahtarlarını kanalizasyonda ararsın!
I'm either coming with you, or you're fishing for your keys in the sewer.
¶ Anahtarları arabada bıraktım
♫ I left the keys in the car
Anahtarları alıyorum anladın mı?
I am taking the keys, all right?
Anahtarları alıp, hemen geleceğim.
I'm going to get the key and I'm going to come right back.
Anahtarları bulacağım, hafifçe kaldıracağım ve getireceğim.
I'm just gonna get the keys. This is not gonna take it lightly. I'm just gonna go, gonna get the keys.
Anahtarları al, gerisini ben yapacağım.
Just get the keys, I'll do the rest.
Aldın mı anahtarları?
Got the keys?
- Aklını mı kaçırdın? - Anahtarlar!
- Have you lost your mind?
Hayır, anahtarları aldım.
No. We have keys.
- Anahtarlarını aldın mı?
- Have you got your keys?
- Anahtarları almadım.
- Haven't got the keys.
Senin araba anahtarlarına ihtiyacım var.
So, I need your car keys.
- Bu anahtarlar senin arabanın mı?
Are these your car keys?
Beni bekle, anahtarları alacağım.
Wait for me, I'm going to get the keys.
Ne yaptım bu anahtarları?
What did I do with my keys?
- Anahtarları alayım.
I'll get the keys.
- Yatmaya gittikten sonra anahtarları çaldım.
How'd you get out here? I stole the keys after she went to bed.
İç çamaşırım ve anahtarlar.
Knickers and keys.
Anahtarlarıma ihtiyacım var.
I need my keys.