Dîn перевод на английский
3,395 параллельный перевод
Danıştığım din uzmanlarının dediğine göre insanlara yağdırılan ceza anlamına geliyormuş bu.
Now religious experts that I've consulted say that it's punishment poured on the people.
Din kardeşine böyle bir şey yapma!
Don't do that to a brother, a God's son!
Lütfen Lillian'a çocukları giydirmesini ve Teddy'e de din dersine tekrar yapmasını söyle.
Please ask Lilian to get the children dressed and to drill Teddy in his catechism.
Din ve bilimi farklı gerçekler olarak ele almalıyız.
We're taught to think of science and religion as separate truths.
Devlet medyası Ali Mohsen... Alenston... Alenstin'in saldırısını kışkırtıcı tanımladı.
State media on Wednesday described the attack by major Ali Mohsen "alenston-din"...
Bu din karanlığı önerir, büyücülüğün daha geleneksel bir formudur.
It suggests a darker, more traditional form of witchcraft.
Kadim Din zamanında, Samhain arefesinde rahipler kan fedakarlığında bulunup onları salarmış.
On Samhain's eve, in the time of the old religion the high priestesses would perform a blood sacrifice and release them.
Polis, din kurumları, işçiler var olan her organizasyon.
the police, the [? ], the religious institutions, the workers, whatever, every organization.
Din?
Religion?
Din...
Elk...
Ardıç... Din... Coğuma. " gibiydi.
"Peas, Elk, Bison."
Lün, Ardıç, Din, Coğuma.
Peas, Elk, Bison.
- Bao Din'in Bıçağı?
- The blade of Bao Ding!
Bao Din'in bıçağı değil o.
It's not the blade of Bao Ding.
Konumuz din değil.
It's not, like, religion here.
Din, ya da politikadaki kavgalardan başka bir şey hakkında konuşsak?
So should we talk about religion, too, or stick to fighting about politics?
Hey, oradaki, Gunga Din.
Hey, there, Gunga Din.
Medine, bir din devleti değildi.
In the case of Medina, this was not a religious state.
Eğer bu plan gerçekleşseydi, Kureyş Medine'ye girebilirdi ve Hz.Muhammed ile müminleri katlederlerdi, ve bu yeni din girişimi biterdi.
If this plot had succeeded, the Quraysh would have been able to enter Medina, they would have slaughtered Muhammad and all of his followers and his attempts to start this new religion would have come to a halt.
Olabilir ve hibrid canavarlar Eski din ve efsane gerçekten sonucu olmuştur Evrim?
Might the hybrid monsters of ancient religion and myth really have been the result of evolution?
Sanırım dünyadaki birçok insan bu boşluğu din ile dolduruyor.
And I think a lot of people in this world, they-they fill it with religion.
Sen Lucy'din.
You were Lucy.
Her din kendine has ilahi törenler ortaya çıkarır.
Every religion generates its own diversity of spiritual practices.
Adil savaş terimi ordu üzerinde baskı kurarak, sivillere saldırmasının, katliam yapmasının, kadınları, çocukları ya da diğer dinlere mensup din adamlarını öldürmesinin önüne geçer.
And the just war is a constraint on the army, does not attack or massacre the civilians, doesn't kill women or children, doesn't kill priests of other religions incidentally, and so on.
Birçok Müslüman, Batı kültürünün ve askeri kuvvetinin büyüklüğü karşısında suçlu ve aşağılanmış hissetmekte, batıdakiler de İslam'ı, Dünya'nın en zalim devletlerine has, saldırgan ve hoşgörüsüz bir din olarak görmektedirler. Ama asıl mesele, bu olaylarda Hz.
Many Muslims feel humiliated and condemned by the sheer power of Western culture and military might, whilst many in the west see Islam as the religion of some of the most oppressive states on Earth, a violent, intolerant faith.
Bir din adamı da olabilir.
It could be a spiritual adviser.
O ve çocuklar geçen sene din değiştirdi.
She and the kids converted last year.
Din adamları neyi öneriyor?
What do the clergy advise?
Baba, eğer din senin için o kadar mühimse niye başka bir tane bulmuyorsun?
Dad, if religion's so important to you, why don't you just find another one?
Muhammad Ali din değiştirdi ve Kareem Abdul-Jabbar haline geldi.
Muhammad Ali changed religions and became Kareem Abdul-Jabbar.
Ben başka din istemiyorum, kendi dinimi istiyorum.
I don't want another religion, I want my religion.
Kimlik hırsızlığı, dolandırıcılık, çek-senet dolandırıcılığı ve resmi din görevlisi rolü oynamak.
We've got ID theft, fraud, check fraud, and impersonating a religious official.
Annem ve babam Din Adamı Edgerton Sterry'nin mürididir 1892'de İsa'nın Dönüşü için kehanette bulunan.
My parents were followers of Reverend Edgerton Sterry, who prophesied the Second Coming in 1892.
Akşam yemeğim olmak istemez misin?
Don't you want to be my din-ner?
Din adamının itirafını duymak istiyorum.
I want to hear the Reverend's confession.
Evet, din özgürlüğü ve siyasi muhalefete de..
Yeah, or religious freedom or political dissent.
Benim zaten inandığım bir din var.
I've already got a religion.
Üç yüzyıl sonra İslam da ortaya çıkıyor. Roma'nın topraklarından iki buçuk kat daha geniş bir bölgeyi bir müddet bütünleştirecek bir din.
Three centuries later, Islam also emerges, a religion that will, for a time, unify a territory two and a half times larger than Rome ever was.
Kadim Din zamanlarında, Yüce Rahipler tarafından saygı gördüler çünkü rahiplere insanların zihinlerini kontrol etme şansı verdiler.
In the days of the Old Religion, they were revered by the High Priestesses because they allowed them to control people's minds.
- Kadim Din zamanlarında, rahipler, düşmanların beyinlerini köleleştirmek için Fomorroh'u kullanırdı.
In the days of the Old Religion, they were used by the priestess to enslave the minds of her enemies.
Kadim Din zamanında, acı çeken ruhlara huzur getirmesi için tapınaklar inşa edildi.
In the time of the old religion, they built shrines like this to appease restless spirits.
O bir Catha, Kadim Din'in rahibidir.
He is a Catha... a priest of the Old Religion.
Eski krallarla yaptıkları savaşlarda Kadim Din'in rahipleri kızın kanını alıp yılan kanıyla karıştırırlarmış.
In their wars with the ancient kings, the high priestesses of the old religion took the blood from a girl and mingled it with that of a serpent.
Kadim Din zamanlarını hatırlayan birkaç insandan birisin.
You are one of the few people who remember the time of the old religion.
Kadim Din zamanlarında bile böylesi bir büyüye şüpheyle yaklaşılırdı.
Even in the days of the old religion such sorcery was viewed with the utmost suspicion.
Burası çok katı bir din evidir.
This is a very strict, religious household.
Burda yaşadığınız sürece din konusunda, kararsız olacaksınız.
As long as you live here, you will be agnostic.
Genç Nurettin, her yerde sevgili hizmetçisi Zümrüt'ü arar.
Nur Ed Din, a young man, has been looking everywhere for his beloved maidservant, Zummurud.
Zümrüt yerine karşısına bir kral çıkar. Altından yapılma bir sakalı vardır.
Instead, Nur Ed Din finds himself in front of this king, who wears a golden beard.
O halde Bay Clove'un eşcinsel karşıtı diye atıfta bulunduğu şey bir nefret söylemi değildi,... din bazlı bir konuşmaydı, öyle mi?
And so the speech that Mr. Clove referred to as homophobic was not hate-speech, - it was religiously based speech?
Bay Canning gerçekte hangi konuşmanın din kökenli olup hangisinin olmadığını mı belirlemeye çalışıyor?
Is Mr. Canning really trying to determine what is religiously based speech and what is not?
dinle dostum 74
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinle beni 1110
dinlemek istiyorum 18
dinledim 33
dinlenin 36
dinlen biraz 26
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinle beni 1110
dinlemek istiyorum 18
dinledim 33
dinlenin 36
dinlen biraz 26