Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ G ] / Gene de

Gene de перевод на английский

1,823 параллельный перевод
Ama gene de kimse bu insanları gerçekten bilemez.
But again, nobody really knows these people.
Mala Noche'den çok korktuğu besbelli. Ama gene de bize yardım etti.
He's obviously terrified of the Mala Noches, but he did help us.
Ama olay gene de yakamı bırakmadı anne.
Well, guess what, Mom. It did anyway.
Ama gene de Bay Merrick, dürüst olmak gerekirse Doğu'daki son gelişmelere bakılınca mudilerin paralarını bankaya emanet etmeden önce durup düşünmeleri gerekmiyor mu?
And yet, Mr. Merrick, in candor, witnessing the events of late in the East, oughtn't any depositor pause and consider before trusting his savings to a bank?
Gene de Dan, senden şüphe edebilir.
Though Dan might support your position.
Ama gene de benim son altı aydır burada çalışmış olanların bir listesine ihtiyacım olacak sanırım. özellikle de güvenlikte çalışanların.
I still think I'm going to need to see a list of employees over the past six months, particularly the ones working security.
Tamam ama gene de Philbrick'u unutmayalım.
Yeah, but let's not forget about Philbrick. All that
Eğitimimi karşılayacak paraya zaten sahibim eğer gene de kalırsa bir tatil yapmak istiyorum.
I'll have enough money to pay the tuition and have extra left over for a trip I want to take.
Ama katılıyorum. Gene de onun ne hakkında çalıştığını bilmeden harekete geçmemiz çok riskli olur, değil mi?
There's no point jeopardizing what he was working on until we absolutely have to, right?
Sağol gene de.
Good.
Ama gene de çok yanlıştı.
But it was still wrong.
Gene de teşekkürler.
Thank you, though. It's...
Gülünç olan şey, o kadar iri adam, elinde silah vardı ama gene de çok korkmuştu.
Now, funny thing was, big guy like that with a gun and all he still looked awful scared.
Gene de iyi bilgi.
That's real good information, though.
Ben daha çok Avrupa falan diye düşünmüştüm ya da benzer birşey, .. ama gene de iyi bir ikinci seçim. Amsterdam'a gitmiştim ben.
I was thinking more like Europe or something like that, but good second choice.
Pekala bak, bugünkü konuşmayı tek başına yapacağını biliyorum, .. ama gene de sana gözden geçirmen için.. .. bir kaç nutuk tüyosu hazırladım.
Okay, look, I know you're giving this speech on your own, but I wrote up a few talking points for you to take a look at.
Gene de iyi gider.
It's still good.
Birileri kemigin virüslü oldugunu bildigi halde gene de ona verdiler.
Someone knew that bone was infected, and they gave it to her, anyway.
ailesinin Kincaidde mezarlık arsası vardı ve gene de onu yaktınız.
Well, his family has a cemetery plot in kincaid, yet you cremated him.
Bence var. Bence sen ve ortakların biliyorlardı o kemiklerin kanserli olduklarını ve gene de umursamadınız!
I think you do.I think you and your partners knew that the bones were cancerous, and you didn't care!
Gene de aşagıdaki eczane fbi a size öksürük için balgam sökücü yazdıgını söyledi.
Yet the pharmacy downstairs told the fbi that he wrote you a script for an expectorant for a cough.
Bu davayı pijamalarımda bile deneyebilirdim ve gene de bir suçlama kapardım.
I could try this case in my pjs and still get a conviction.
gene de annesi 2 yıl sonrasında Harrison Ford filmine gitmiş.
Yet mom's going to Harrison Ford movies almost two years later.
Annemin kemikleri ortaya çıkmasaydı gene de benle konuşmazdın.
You still wouldn't be talking to me if mom's bones hadn't showed up.
Her şeyin var ama gene de beni rahatsız etmek istiyorsun?
You got all of this, and you still want to harass me?
"Onun tacizci olup olmadığını bilmiyorum fakat gene de şüpheli."
"I don't know if he is a groper or not, but suspicious"
Gene de sonuçta davetiyemi aldım.
But I did get a Save-the-Date after all.
Gene de öğrenmek istiyorum.
I still want to know how he died.
Şu an için romantizmi biraz durdurduk ama gene de çok iyi arkadaşız.
The romance thing is sort of on hold for the time being, but we've remained good friends.
Aslında hiç kart oynamam. Gene de size yalan söylemeyeceğim.
I don't really play cards, but I'm not gonna lie to you.
İsrail yanlısı olabilirsiniz ama gene de, eğer gerçekleri gördüyseniz, bizle aynı yargılara varmamanız için büsbütün dar kafalı olmanız gerekir.
You could be pro-lsraeli and still, if you saw these realities, you'd have to have a completely closed mind not to come to the same conclusions that we reached.
Sempatik çocuk. Ama gene de emin değilim.
It's certainly nice, but I don't know...
- Evet. Eğer seni canlı gömersek, seni toprağın ağırlığından koruyacaktır ama gene de boğulursun.
If we were to bury you alive, it would protect you from the weight of the soil, but you would still suffocate.
Hey, düğün iptal olmasına rağmen... gene de güzel smokinimi giyebilir miyim?
Hey, even though the wedding's off, can I still wear the pretty tux today?
Bazı şeyleri çok iyi bilebiliriz fakat onlara gerçekten inanmayız. Birşeylerin olabileceğini bilsek bile oldukları zaman gene de şaşırırız.
We know very well some things, but we don't really believe in them, so although we know they will happen, we are no less surprised when they happen.
Bahse girerim o bir sandviç yaptı ve de berbattı ama o gene de sandviçi yedi.
I bet you she made a sandwich that wasn't very good, but he ate it anyway.
Gene de kötü sayılmaz.
Don't sound so disappointed.
Eğer ki Maia bu tahmini hiç yapmasaydı... gene de birlikte olacağımızı düşünürdüm.
Even if Maia never made any prediction I'd still think we're meant for each other.
Gene de, Baldwin iki federal ajana saldırmış bulunuyor.
Well, Mr. Baldwin still assaulted two federal agents.
Gene de insanlar.
- They were still human.
Gene de soruyorum.
Asking away.
ama gene de sıkı çarptı. oksijen tüketim miktarın da tavan yapar.
but it still hit me hard. your O2 extraction rate's gonna take a hit.
Gene de sağ ol.
Thanks anyhow.
Ne, şimdi de savaşa kuşları mı gönderiyorsun, Gene?
What, you're sending the birds into battle now, Gene?
Kızın durumunun değişmesine sebep olarak beni gösterebilmesi de gene şanslı olmasından kaynaklı.
Likely, she fell victim as he did to imagining me responsible for the change in her situation.
Hey, onlara de ki ; eğer biberli olmazsa gene seni öldürüz.
Hey, tell them we'll still kill you if it's not pepperoni.
Evet... sen de olmayan bütün genlere sahip bir kardeş, ve karşılıklı olarak.
Aye... a brother who got every gene you didn't, and vice-versa.
Bir su bükücü savunmasını, atak yapmak için de kullanır. Rakibinin enerjisini gene kendi rakibine karşı kullanır.
A waterbender lets their defense become their offense, turning their opponents'energy against them.
Sevgili öğrenciler, örnekte de gördüğümüz gibi iki polinomun toplamı da gene bir polinom olmaktadır.
Now students, as you can see in the example the sum of two polynomials is again a polynomial.
Ya değilse, onu serbest bırakmak gene de doğru hareket olacaktır.
If he's not, letting him out is still the right move.
Bak dostum, Purdy'yi bütün hayatım boyunca tanıyordum, ve şimdi de, o adamı hiç tanımadığımı düşünmeye başlıyorum.
Look, man, I've known Gene Purdy all my life, and now I'm starting to think that I never knew the man at all.
dede 298
deli 209
denise 139
deme 332
dean 111
detroit 189
dennis 260
dell 45
delia 49
denis 42
demiş 290

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]