Harikaydın перевод на английский
2,877 параллельный перевод
Harikaydın.
You were great.
Tebrikler, harikaydın.
Congratulations. You were great!
- Harikaydın, Pedro.
- Well done, Pedro.
Harikaydınız ;
You were great as well ;
Ama sizler harikaydınız.
But you guys have been amazing.
İkinize de harikaydınız ve çok sabırlıydınız, sizinle çok iyi vakit geçirdim.
You've both been wonderful, and very patient, and I've had a great time with you.
Harikaydınız!
You've been amazing!
Hepiniz harikaydınız.
You were all great.
Harikaydın.
You are amazing.
- Evet, Harikaydın.
- Yeah, you were awesome.
- Lili. Çok güzel atladın. Harikaydın.
- Great, you too, Anna!
Harikaydın.
You were awesome.
Bina, birkaç tuhaf kasılmadan sonra yıkılmış gibi yapacak ve "Harikaydın, bebeğim" deyip uykuya dalacaktır.
After some awkward pawing around, that building's going to fake an implosion, say, "Baby, that was great" " and go to sleep.
harikaydın.
You were great.
Yani, tiyatroyla çok ilgilenmiyorum ama bence sen harikaydın.
OK, I'm not that into theatre, but I think you were fantastic.
Bize yemek yap, acıktık. Harikaydın!
Make us some food, we are hungry.
Harikaydın.
You were amazing.
Vay be, baba, harikaydın.
Wow, Dad, that was pretty cool.
Neden harikaydın
The film posters, you made but were..... Is miserable, I know.
- Televizyonda harikaydın Daniel.
- You did well on TV today.
Sen harikaydın.
You were terrific.
Harikaydınız, harikaydınız.
You all did well
Harikaydın.
You did well
Hepiniz harikaydınız.
You did really well, everyone
Harikaydınız, bugün en iyisiydiniz.
You really blew everyone away
Harikaydınız evlat niye ağlıyorsunuz.
You did well, don't cry
Harikaydınız!
You did great!
Harikaydın.
I'm really proud of you
- Harikaydın.
You did great.
Harikaydın!
You did great!
Harikaydın!
You were great!
Harikaydın.
That's right. I did it.
- Evet, The Office'de harikaydın çünkü.
Yeah, cos you were brilliant in The Office.
Harikaydın.
That was lovely.
Harikaydın!
You were so good!
Harikaydınız.
- That was great. - You know what?
Dün gece harikaydın, Fujimoto-san.
You were incredible, Fujimoto-san.
Düşünüyordum da bizim baktığımız... yanmış bir bedenin kalıntıları, Renton'ın kurbanlarından biri... fakat yıkımın termal derecesi harikaydı. Ve burada da sıcaklık çok önemliydi.
I was thinking we were looking at the remains of a burned body, another one of Renton's victims, but the degree of thermal destruction was so great that it would take a significant amount of heat.
Bakın, şu ana kadar birlikte olduğum bakirler harikaydı.
Look, every virgin I've ever had has been great.
Bence Bam ilk seferinde harikaydı ama şimdi Dunn başarısızlık oranını tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarmak için kolları sıvadı.
I think Bam was great at it the first time, and now Dunn's stepped in to up the failure rate to an all-time high.
Aslında, olmasını ben sağladım, harikaydı.
Actually, I kind of made it happen, which was kind of even cooler.
Bakın sizlere ne diyeceğim, Çinli dansçılar bir harikaydı.
I'm telling you what, these dancers from China were awesome.
Dün gece harikaydı, ve sen mükemmelsin, ama artık beraber çalışıyoruz, bu nedenle belki de öyle bırakalım kalsın.
Well, last night was great, and you are terrific, but we work together now, so maybe we should just leave it at that.
Kıyafetleri harikaydı. Ben, Maw Maw'ın yaptığı boktan şeyleri giyerdim.
And she had the best outfits, while I had to wear crap Maw Maw made.
Yaşadığın yeri görmek harikaydı.
It was great to see where you live.
Lütfen Şef'e bunu söylediğimi anlatmayın ama bence yaptığınız şey harikaydı.
Please don't tell the chief I said this, but I think what you did was awesome.
Her şey harikaydı ve odanın manzarası da inanılmazdı.
It was wonderful and the view from the room was amazing.
Harikaydın dostum!
Great, my friend.
Bunun gerçek olduğuna inanmıyorum, ama Doktor Brown'ın yaptığı şey harikaydı.
I don't believe for a second this is real, but Doc Brown here's the greatest show on Earth.
Onu göreceğim yerin düğünü olacağını düşünmezdim ama bu arada harikaydı.
I never thought it'd be at her wedding, but, by the way, it was so beautiful.
Bugün buradasın çünkü harikaydın.
I'm not the kind of guy who kind of cracks under pressure.
harikaydınız 54
harika 10247
harikasın 412
harikulade 158
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir gün 57
harika 10247
harikasın 412
harikulade 158
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir gün 57