Isteriz перевод на английский
2,854 параллельный перевод
Hepimiz kendimizle yüzleşmek isteriz.
We all need to face ourselves sometime.
Ama, Bir yıl bile olsa hep genç görünmeyi isteriz.
But, we all wish to look younger, even if it's only a year.
Bilgisayarını görmek isteriz.
Hmm. We'd love to see his computer.
- Yaptığınız işlemi öğrenmek isteriz.
Maybe you better tell us about your process.
Peki Ay Çimenliği'ni nerede bulabileceğimizi biliyor musun? Onu görmek isteriz.
Uh, do you know where we could find Moon Meadow?
Demem o ki seni aramızda görmeyi çok isteriz.
Oh, I... Bottom line- - we'd love to have you on board.
Elimizden geldiğince destek olmak isteriz?
We're very sorry, Sheriff, and we want to cooperate to the fullest extent possible.
Yaşlı kadına yardım etmek için perdeye uzanmak isteriz.
We want to reach into the screen to help the old lady.
Ekstra büyük bir pizza isteriz.
We'll order the extra large.
- Uyumluysanız olur. Ama ihtimali artırmak için arkadaşlarınız ve ailenizi de test etmek isteriz.
If you're a match, but to increase our odds, we'd like to get your friends and family tested as well.
Hediye isteriz, hediye isteriz, hediye isteriz...
CHANTING : Presents, presents, presents, presents, presents...
Sana da uyarsa kardeşim Elton, Andrew, hepimiz sana müzikalinde yardım etmek isteriz.
If it's cool with you, bro, Elton and Andrew and all of us wanna help you with your musical.
Orada olmak isteriz.
Uh, we'd like to be there.
Burada kayıt yapmanı çok isteriz, bu bizi çok mutlu eder.
Yeah, we'd love to have you record here, and I think you'd be really happy with it.
Olmaz. - Çok isteriz.
- We'd love to.
Bunu çok isteriz.
And we'd love to.
Şartlarda birtakım değişiklikler yapmak isteriz.
We'd like to change some of the terms.
- Çok isteriz.
- We'd love to.
Uzmanlar der ya hani, hasta tipler benim gibi insanlar en nihayetinde yakalanmak mı isteriz?
You know how some experts say that sick people... people like me, you know, that ultimately, we want to be caught?
Çok özür dilerim, yüzbaşı, yardım etmeyi çok isteriz.
I am so sorry, Captain, we would love to help.
Glee Kulübü olarak size Noel gösterimizin yaklaştığını hatırlatmak isteriz.
Glee club here, reminding you that our Christmas pageant is coming.
Gördükleri şeyi görmek isteriz, ama Spielberg kesme yapmaz.
We want to see what they see but Spielberg doesn't cut to it.
Bazen sabaha kadar çalışmak isteriz.
Sometimes, we might wanna work until the wee hours of the morning.
Gelmeni çok isteriz.
Hey, we'd love to have you.
70'ler sinemasında, gösterilenleri görmek isteriz :
Seventies cinema had been about what we wanted to see :
Evet, öyleyse, bir tane daha isteriz.
Yes, well, we'll get another.
Ne kadar sağlıklı olduğunu hayranların görsün isteriz.
- She's not picking up again. In any case, you're out.
Bu proje başarılı olursa bunu manşetler dışında da kullanmak isteriz.
If this project of yours comes through, we'd like to see it used for something other than headlines.
Zaman zaman anayasanın özgürlük alanlarımızı genişletmesini, daha da önemlisi yeniden tanımlamasını isteriz.
So every once in a while we add amendments to the Constitution... to expand, or more importantly, define, the parameters of our rights.
Çok isteriz.
We'd love to!
Size programda ufak bir değişikliği haber vermek isteriz.
We regret to inform you of a slight change in our program.
Hepimiz diğerlerinin bizim için karar vermesini isteriz di mi?
We all want other people to make our decisions for us, don't we?
Eğer yakında iyi çalabileceksen, ki hepimiz buna inanıyoruz mümkün olduğu kadar bizimle çalmaya devam etmeni isteriz.
If you'll be able to play well soon, we're all confident you will, we would love for you to continue playing with us for as long as you can.
Albay, sizi yarın Başkan'la görüştürmek isteriz.
Colonel, we'd like to set up a call for you with the President tomorrow.
Sanırım şunu demek istiyorlar, haftaya cumartesi havuz başı partisi veriyoruz ve Timothy'nin gelmesini çok isteriz.
I think what the boys are trying to say is next Saturday we're having a birthday party pool bash, and we'd love it if Timothy would come.
Eğer sorun olmazsa, sağlık kayıtlarını görmeyi isteriz.
We'd like to see her medical records, if that's all right.
Derek ve ben kampinge gidiyoruz, ve senin gelmeni de isteriz..
Derek and I are going camping, and we want you to go.
Hepimiz birkaç kere vurmak isteriz...
We all want to hit it fewer times...
20 Euro ile de olsa, başarına katkıda bulunmak isteriz.
We want to contribute to your success, even it's only 20 euro.
Demek istiyor ki gece ailemiz olmadan siz kızlarla dolaşmayı çok isteriz.
What he was trying to say is we would love to drive around with you girls at night with no parents.
- Tamam, bunu da görmek isteriz.
Okay, we're gonna wanna see that at some point.
Noldeyiz ve size yardım etmek isteriz.
It's Christmas and we'd love to help you.
Gözlerinize şahit olmak isteriz.
We'd love to witness your eyes.
Cumartesi, Olaya'nın doğum günü partisi var. Sizinde gelmenizi isteriz.
Olaya's birthday party is on Saturday We'd love you to come.
Hepimiz güvende olmak isteriz, değil mi?
We all want to be safe, don't we?
Bilmeni isteriz ki Ned Grodzinski'nin harika biri olduğunu düşünüyoruz. Senin adına daha fazla sevinemezdik.
We want you to know, we think Ned Grodzinski is a wonderful man, and we couldn't be happier for you.
Sizi burada daha çok görmek isteriz.
We'd like to see more of you.
Hepimiz isteriz tabii.
- Yeah, we all want that.
- İsteriz.
Yeah, we want drinks.
Bize katılmanı çok isteriz.
We'd love for you to join us.
- İsteriz.
- Yeah.
ister 23
istersen 241
isterim 243
ister misin 572
isterdim 117
isterseniz 150
ister misiniz 95
ister inan ister inanma 68
ister miydin 18
istersem 17
istersen 241
isterim 243
ister misin 572
isterdim 117
isterseniz 150
ister misiniz 95
ister inan ister inanma 68
ister miydin 18
istersem 17