Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ K ] / Kapı açıldı

Kapı açıldı перевод на английский

833 параллельный перевод
Aynanın karşısında duruyordum kapı açıldı ve korkunç görünümlü bir adam içeri girdi.
I was standing in my room looking in the mirror when the door opened and an awful looking man came in.
Her kapı açıldığında kimin gireceğini bilmiyorum.
Every time the door opens, not knowing who's coming in.
- Bu kapı açıldı.
- That door it opened.
Kapı açıldı ve bir adam sandaldan dışarı çıkmıştı.
The door opened and a man stepped out of a rowboat.
Bir gece kapı açıldı.
Then one night the door opened.
Kapı açıldı, ama insanlar nerede?
Open the door, and where's the people?
Kapı açıldı.
The door opened.
Kapı açıldı ve Subay ortaya çıktı.
The door opened and the officer appeared
Kapı açıldığında çın çın çalacak... ve dostların geldiğini anlayacaktım.
We're gonna hang that right over the front door, on the inside... so as when you open the door, the bell jingles, you see? On account I'd like to know when my friends come... so I can put on another pot of coffee.
Kapı açıldığında, işaretimle beraber bütün hortumların olağanca gücüyle girişe su püskürtmesini istiyorum.
When the door opens, when I give you the signal. I want every hose turned full force around that entrance.
Sence kapı açıldı ve onlar da uçup gittiler mi?
Do you think the door opened and they were swept away?
Sevgili anne, bu kapı açıldı.
Mother dear, this door is open.
Söyleyin kapı açıldı.
Go ahead. It's open.
Kapı açıldı ama Tanrı yalnızca bir örümcekti.
The door opened but the god was a spider.
Sanırım bir kapı açıldı.
I think a door has been opened.
Elbisesini yırttı. İşte tam o anda kapı açıldı ve biri... biri onu vurdu.
He tore her dress off, and at that precise moment, the door opened... and somebody...
Sonra aniden kapı açıldı ve ben çığlık attım.
And then the door burst open and I screamed.
Kapı açıldı.
Right. Door.
Bu gece şu kapı açıldığında benim yanımdan ayrılma.
When they open that gate tonight, stick as close to me as a flea on a hound dog.
Bu çok garip. Zili çalmadan kapı açıldı.
Funny, I was just going to ring.
Karanlığın kapıları açıldı ve ölümün gölgeleri, yeryüzünde av peşine düştü.
The portals of darkness are open, and the shadows of the dead hunt over the Earth...
Ama yarın sabah... rüyandan uyanacak olursan... ve kapının çalınıp açıldığını görürsen... orada elinde bir kahvaltı tepsisi tutan hizmetçi yerine... tutuklama emriyle bir polis olursa... yalnız olduğuna sevineceksin.
But tomorrow morning, if you should wake out of your dreams... and hear a knock and the door opens, and there, instead of a maid with a breakfast tray... stands a policeman with a warrant, then you'll be glad you are alone.
Triana'dan ayrıldığımızda, Francisco'dan bana iş için kapıyı açık bırakmasını istedim.
When we left Triana, I asked Francisco to keep my old job open for me.
Arkamdaki kapının açıldığını duydum.
Just then I heard a door open behind me.
Kapılar açıldığından beri doluyuz.
We've been jammed ever since the doors opened. Here you are.
Konu paradan açıldığında korkuya kapılıyor gibi.
He seems to get scared when I talk about money.
Franz, bana bütün kapılar açıldı.
Franz, Franz, all doors were opened to me.
Kapılar açıldığında herkes kaçacak.
When those gates open, the whole population'll break out.
Bir kapı kapandı başka bir kapı sonuna kadar açıldı ve o kapıdan girdim ve arkama hiç bakmadım. Çünkü orada rüzgar, açıklık, güneş ve fırtınalar vardı. Her şey o kapının ötesindeydi.
One door closed and another opened wide and I went through and never looked behind because wind was there, and space and sun and storms... everything was beyond that door.
- Kapıyı aç, takıldık.
- Open the door! It's stuck.
Kapısı açıldı ve o içeriye yürüdü.
It opened up and he walked in.
Ama kamyonun arka kapısı 2 kilometre ötede açıldı Prew... ve yola yuvarlandım.
Only the tailgate opened up, Prew, about a mile back and I fell out in the road.
Halıya ayağı takıldı, sandalye yoktu, kapı açılmadı.
He trips on a rug, there's no chair, the door won't open.
Hipodrom kapıları açıldı ve bu önemli yarış başlamak üzere.
The field is out of the gate headed straightaway for this feature race,
Vagon kapıları açıldığında yere düşen cesetlerin izlerini mi?
Traces of the corpses that fell to the ground when the car doors opened?
Üst katın kapısının açıldığını, ayak seslerinin aşağı doğru gelmeye başladığını duydu.
Heard the upstairs door open, the footsteps start down.
Televizyon programından sonra kapılar ardına kadar açıldı.
After the television show, the floodgates opened wide.
Kapının açıldığını duymadım.
I didn't hear the door open.
... onu kilitli kapını tekmeyle açıp seni öldürmeye çalışacak kadar çıldırtacak ve saldırganlaştıracak şekilde tahrik etmek.
To goad him to such a fury of drink and rage that he'd kick open the locked door of your bedroom and damn near kill you.
Kapının açıldığı ve tüm yüzlerin gelmesi gerekene doğru...
I yearn for that moment when the door will open...
... Pencereler açıldığında, kapılar kapandığında ve müzik...
... with open windows, behind closed doors, and music...
Yakındaki bombalanmış evden bir direk bulduk ve sonunda kapı korkunç bir gürültüyle açıldı.
So we got a beam from a shelled house nearby, and finally the door gave way with a hellish din.
Saçmalama, kapılar açıldı be!
Mm? Oh don't be childish, they opened!
Uygun materyalize olmadan önce kapılar açıldı!
The doors opened before we had properly materialised!
Biz daha hala uygun materyalize olmadan kapılar açıldı işte bu!
Oh we were just about to materialise when the doors opened and we hadn't properly adjusted!
Demekki tehlike bu Büyükbabam kapılar açıldığında bundan korkmuş olmalı.
He wouldn't admit it was possible that's all.
Oh Ian, kafanı çalıştır biraz! TARDIS'in kapıları açıldı, bu alan basıncını düşürmek zorunda olduğunu gösterir!
The doors of TARDIS opened, that means the space pressure forced us to reduce!
Doktor, kapıların nasıl açıldığını neden bana göstermiyorsun?
Doctor, why don't you show me how to open the doors?
Son hatırladığım şey : Gemideydim ve kapılar kendiliğinden açıldı ve sonra siz karşıma çıktınız.
The last thing I remember was being in the ship, the doors opening and then, well, then you came.
Yeni kapılar açıldı.
This does open some intriguing prospects, captain.
Dünyanın kapıları önümde ardına kadar açıldı. Arkasında sakladığı tüm o güzel ihtimallerle birlikte.
Gates to the world stood open in front of me, with all the gorgeous possibilities behind.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]