Memnun musun перевод на английский
758 параллельный перевод
Memnun musun Alwa?
Satisfied, Alwa?
- Şimdi memnun musun Concha?
- Will you be content now, Concha?
Buraya geldiğimiz için memnun musun büyükanne?
Are you happy now you're here, grandmother?
Sakin hafta sonundan memnun musun?
How do you like your quiet weekend?
Benim için çalışmaktan memnun musun?
Are you glad to work for me?
Bana rastladığına memnun musun?
Are you glad you ran onto me?
Hey, Pete, Seni Chickenfoot'tan aldığıma memnun musun?
Hey, Pete, are you glad I won you from Chickenfoot?
- Bu işe girdiğin için memnun musun halâ? - Elbete.
- Well, are you still glad you came along?
Beni bulduğuna memnun musun?
Are you glad you did?
Memnun musun?
Are you glad?
Verdiğin karardan memnun musun?
Are you happy with your decision?
Memnun musun küçük hanım?
Are you happy, miss?
- Bu görevden memnun musun?
- You like this detail?
Geldiğine memnun musun?
Glad you came?
Tüm bunlardan memnun musun?
Are you satisfied with all this?
Sen memnun musun?
You're satisfiied?
Karının bu duruma düşmesinden memnun musun?
Satisfied now, seeing your wife reduced to this?
Söylesene, memnun musun?
Tell me, are you happy?
Memnun musun?
Are you pleased?
Söyle bana Morten, Tanrı inancın konusunda tamamen memnun musun?
Tell me, Morten, do you feel completely content with your God?
Futbol oynayış şeklinden memnun musun?
Are you satisfied with the way you play football?
Peki bundan memnun musun?
And you are glad of this?
Memnun musun?
You satisfied?
Gelmemi istediğinden memnun musun?
Are you glad you asked me to come?
- Kaldığına memnun musun Joseph?
- Glad you stayed, Joseph?
Okuldan memnun musun Milly?
Are you happy at school, Milly?
Memnun musun?
Glad?
- Neden? Sen memnun musun?
- Why, do you like it?
- Bunlar hariç, memnun musun? - Evet.
Apart from that, you are content Yes.
Bu geceden memnun musun?
Happy about tonight?
Ama söyle Illia hayatından memnun musun?
But tell me, lllia... you like your life?
- Hayatından memnun musun?
- You like your life?
- Elektrikli süpürgeden memnun musun?
How about this? A cleaner.
- Buraya gelmekten memnun musun?
- Are you glad you came here?
Memnun musun?
Satisfied?
- Bundan memnun musun?
- Are you comfortable?
Memnun musun Pickering?
Are you satisfied, Pickering?
- Memnun musun?
- Are you satisfied?
Sen de sonuçtan memnun musun?
Are you content, my son?
Şehirden memnun musun?
How the town treating you?
- Memnun musun?
- Do you like it?
- kapalı olmaktan memnun musun?
-... when you might be home with us?
- Burada öğretmenlikten memnun musun?
- Do you like your teaching here? - Oh, yes.
- Hayır, çok memnunum. - Memnun musun?
Delighted.
Tanrının bize gönderdiği ilk misafire yardım etmenin beni nasıl memnun ettiğini anlamıyor musun Maria?
"Don't you realise, Maria, how it pleases me to help the first guest God sent us?"
Hayatının geri kalanını benimle beraber uzak bir yerlerde geçirmekten memnun olur musun?
Would you be content to spend the rest of your life with me in some... - faraway place?
Memnun musun?
It's wonderful.
Dr. Cristo'nun çok memnun olacağını anlamıyor musun, Cathy?
Dr. Cristo will be delighted. Don't you see, Cathy?
Şerefine bağlı bir samuray olarak kaldığına memnun musun?
You're satisfied to be a good Samaritan?
Memnun musun?
I just feel tired.
Beni gerçekten memnun etmek istiyor musun?
Would you like to make me really happy?
memnun oldum 1967
memnun 37
memnunum 47
memnun oldum efendim 26
memnuniyetle 532
memnun olurum 143
memnun oldun mu 34
memnuniyetle efendim 17
memnun oluruz 17
memnun olmalısın 20
memnun 37
memnunum 47
memnun oldum efendim 26
memnuniyetle 532
memnun olurum 143
memnun oldun mu 34
memnuniyetle efendim 17
memnun oluruz 17
memnun olmalısın 20