Sen öldün перевод на английский
1,782 параллельный перевод
Sen öldün. Gerçekten öldün.
You are dead, really freaking dead,
Bak pis Alman, sen öldün artık.
There, German. Now you're dead!
Sen öldün.
You're dead.
Seni durdurdular, ve sen öldün. Bunu da çizdin mi?
They stop you... and you die.
Tara, sanırım sen öldün.
Okay Tara, well I guess you're dead.
Sen öldün Kiryu!
You're dead Kiryu!
Sen öldün, kaltak!
I'll kill you, bitch.
Hey, uyan. Sen öldün!
Hey. hey. wake up. you're dead!
Sen öldün. Mary öldü.
You're dead.
Sen öldün!
You dead!
Sen öldün. Tamam mı?
You was dead.
Sen öldün.
You're a fuckin'dead man!
Eğer bir daha çocuklardan birine bulaşırsan, sen öldün.
If you ever lay a finger on one of my kids again, you're dead.
Yani en küçük bir şey olursa... sen öldün.
I mean anything, you're dead.
Sen öldün.
- You're dead.
Sen öldün.
You're a dead man!
Sen öldün!
You're a dead man!
Sen öldün.
You are fuckin'dead.
Sen öldün Neela.
Neela, you're dead.
Sen öldün!
He's so dead!
Sen öldün.
He's dead.
Çünkü sen öldün ve yardıma ihtiyacın var.
Because you died, and because you need help.
Sen öldün, ahbap! Sonuçlarına katlan!
You're dead, dude.
O zaman niye sen öldün?
Then why are you dead?
- Öldün sen.
- You're dead.
Aynı şekilde sen de benim için öldün.
As far as I'm concerned, so are you.
Öldün sen!
You're wet!
Öldün sen, dostum!
You're wet, man!
Öldün oğlum sen!
You're a fucking dead man!
Keith'in öldüğü gün, sen de öldün.
The day Keith died, you died.
Kung fu Ustası Kim, öldün sen.
Master Kim of Kungfu, You're dead.
Sen... öldün.
You're... dead.
Sen zaten öldün pislik.
- You're already dead.
Sen öldün!
You're fucking dead!
Öldün sen.
Fuckin'deadbeat.
Öldün sen.
You're gonna die for this!
Öldün sen!
You!
Pazar gününe kadar üç bin. Yoksa öldün sen.
Fuck, three grand by Sunday, or you're dead.
Öldün sen Leonidas.
You dead, Leonidas.
Öldün sen, orospu çocuğu.
You're dead, motherfucker.
Öldün sen.
You're so dead.
- Öldün sen psiko-bakire!
- You are dead, psycho-virgin!
Öldün sen! Kore'nin mutlak bağımsızlığı için savaşırız!
Till the bell of freedom rings!
- Öldün sen!
- You're dead!
Öldün sen!
You're dead!
Öldün sen.
You're dead meat.
Öldün sen McGee.
You're a dead man, McGee.
Öldün sen.
You're dead.
Sen artık öldün!
You're dead now!
- Öldün artık sen.
- You're dead.
- Sen öldün.
- You're down!
öldün 58
öldün mü 25
öldün sen 47
sen öyle san 131
sen osun 16
sen öyle diyorsan 53
sen oku 28
sen olmasaydın 39
sen öldürdün 24
sen orada kal 30
öldün mü 25
öldün sen 47
sen öyle san 131
sen osun 16
sen öyle diyorsan 53
sen oku 28
sen olmasaydın 39
sen öldürdün 24
sen orada kal 30